Giresun’da arkadaşıyla gittiği balık avından dönüşte Sis Dağı’nda kayalıklardan düşerek yaralanan ve mahsur kaldığı yerden 24 saat sonra kurtarılabilen Mustafa Kargün’ün tedavisi sürüyor. Ölümün soğukluğunu hissettiğini anlatan Kargün, “Gece boyu kurtarma ekipleri ve daha sonra yanıma inen köylülerimiz beni yalnız bırakmadı. Sabaha kadar beni beklediler. Benim için her türlü fedakarlığı yaptılar. Fakat ben buna rağmen o kayalıklardan bir daha sağ çıkamayacağımı kabul etmiştim” dedi.
Giresun İlhan Özdemir Devlet Hastanesi’nde tedavisi süren ve sağlık durumu iyiye giden Mustafa Kargün, mahsur kaldığı dağdaki 24 saatlik yaşam mücadelesini anlattı. Ölümün soğukluğunu hissettiğini anlatan Kargün, “Sis Dağı yaylasından dönerken dere yatağına inerek alabalık avlamak istedik. Ancak dere yatağına indiğimizde sel sularının bulunduğunu görünce geri dönmek için tırmanmaya başladık. Tırmanırken tuttuğum dallar sökülerek elimde kaldı. Yuvarlanarak yaklaşık 100 metre aşağıya düştüm. Düştüğüm yerden kalkmak istediğimde ayaklarım tutmadı. Bacaklarımın kırıldığını hissettim. Yanımdakiler jandarmaya ve köylülere haber verdi. Seslerini duyuyorum ama yanıma inemiyorlardı. Daha sonra kurtarma ekipleri yanıma indi. Onlar da bir süre uğraştan sonra beni çıkartamayacaklarını söylediler. Çaresiz beklerken ben kan kaybından öleceğimi, ölmezsem gecikme nedeniyle kırılan belim ve bacaklarımın bir daha tutmayacağını, sakat kalacağımı düşündüm. Gece boyu kurtarma ekipleri ve daha sonra yanıma inen köylülerimiz beni yalnız bırakmadı. Sabaha kadar beni beklediler. Benim için her türlü fedakarlığı yaptılar. Fakat ben buna rağmen o kayalıklardan bir daha sağ çıkamayacağımı kabul etmiştim” dedi.
Eşinin öldüğünü düşünen Saadet Kargün ise, “Eşimin mahsur kaldığı söylendiğinde kurtarılamadığına inanmadım. Muhtemelen öldü ve beni oyalamak için söylediklerini sandım. Yanına gitme şansımız da olmadı. Yanına gidenler de 2 saatten fazla zamanda haber veriyordu. Sonunda telefonla kendisiyle görüşüp sesini duyduğumda büyük bir rahatlık hissettim. Nasıl olsa kurtarırlar, sağ olması yeter dedim. Köyden gece boyu kurtarmak için el fenerleri toplandı gidildi ama nafile ki kurtarılmadı. Ertesi gün kurtarma ekiplerinin, askerlerin ve köylülerimizin çalışmasıyla kurtarıldı. Allah devletimizden razı olsun. Köylülerimizden Allah razı olsun” diye konuştu.