İran ile geçmiş yıllarda da ticari ilişkiler yapıldığını anlatan Gürdoğan, "İran ile daha önce yaşanmış tecrübelerimiz var. İhracatçılar olarak Türkiye'nin İran'daki pazarlardan da pay almasını istiyoruz. Bu nedenle heyet oluşturarak, önümüzdeki iki ay içerisinde İran'a ikili ilişkiler için gitmeyi düşünüyoruz. İran'da Tahran ve Tebriz'in yanı sıra özellikle Zencan ve diğer bölgelere de gideceğiz. Daha çok keşfedilmemiş, ticaretin yoğun olduğu yerlere gitmek istiyoruz" diye konuştu.



TAKAS USULÜ TİCARET

Gürdoğan, İran yetkilileri ile Trabzon'dan yeni hatların kurulması noktasında görüşmeyi planladıklarını belirterek, "İran yetkilileriyle geçiş parası alma noktasında da görüşerek takas usulü ticareti ön plana çıkarmayı planlıyoruz. İran'ın kendi ürünlerini koruma noktasında bir politikası var. Bu kapsamda onların uyguladığı politikaları da göz önüne alacağız" ifadelerini kullandı.

TÜRK EKONOMİSİ İÇİN FIRSAT


Gürdoğan, "İran'da ambargodan dolayı modernize olması gereken bir sanayi var. İran'da modernizede de Türkiye'nin tecrübesi çok önemli. İş adamları olarak gerek yatırım gerekse modernize anlamında olsun, İranlı sanayicilerimizin yanlarında olmamız gerektiğinin, İran ve Türk ekonomisi için bir fırsat olduğunu düşürüyoruz" diye konuştu.



'HIZLI HAREKET EDİLMELİ'

Gürdoğan, İran'a dönük ticarette kesinlikle planlama yapılması gerektiğini anlatarak, Türkiye İhracatçılar Meclisi olarak da Tahran'da, Türk ürünlerinin sergilenme, satılma ve depo olarak tutulması konusunda bir çalışma başlattıklarını da kaydetti. Hızlı hareket edilmesi gerektiğini vurgulayan Gürdoğan, "İran'ın kendi sanayisini korumakla ilgili politikası var. O politikaya göre bizim de politika geliştirmemiz gerekiyor. O nedenle İran pazarında takas usulüne ağırlık vermek istiyoruz. İran pazarına paldır güldür değil, altyapıyı geliştirerek, her şeyden önce Ar-Ge yaparak takas ticaretini ve İran'ın korumacı kanunlarını iyi bilerek pazara girmemiz gerekiyor." dedi.