BOĞAZİÇİ Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü, 17 Ağustos Depremi'nin 21. yıldönümü nedeniyle basın toplantısı düzenledi. 

"456 KAYIT İSTASYONU İLE TÜM TÜRKİYE'Yİ İZLİYORUZ"
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, “Depremler tabii ki yaşanacak ama kayıplarımız en az olsun istiyoruz. 1999 yılında Türkiye'deki tüm depremleri 30 istasyondan takip edebiliyorduk. Şu an ise 456 kayıt istasyonu ile tüm Türkiye'yi izliyoruz. 1999'da deprem çözümlemelerini 30 dakika da yapabilirken şu an 30 saniyede yapabiliyoruz" dedi. 
Prof. Dr. Haluk Özener, "Kuzey Anadolu Fayı üzerinde, uzun yıllardır deprem olmamış bir yer olan, sismik boşluk olarak adlandırdığımız Marmara Denizi içinde de, 1900 yılından bugüne kadar olan depremleri görüyorsunuz. 1912 Şarköy depremi ve 1999 Marmara Gölcük depremi. 1900 yılından günümüze kadar, bu coğrafya 6'nın üzerinde bir deprem görmedi. Fakat 3 bin 405 tane 3'ün üzerinde deprem yaşadık. Yine 1 yıl içinde, 0.2'den büyük olan depremlere baktığımızda da Marmara denizinde bin 306 deprem kaydettik" diye konuştu.

"DENİZ TABANINDA CİHAZLARIMIZ VAR" 
Özener, "Hep tartışılan konular, sadece deprem Marmara'da mı oluyor, ülkemizin nerelerinde deprem tehlikesi var diye baktığımız zaman, Karlıova'dan başlayıp yaklaşık bin 500 kilometre batıya doğru devam eden Kuzey Anadolu Fayı'nı görüyorsunuz. Bu fay üzerinde geçen yüzyıldan itibaren deprem olmayan, 1939 Erzincan depremiyle başlayan bir silsile var ve deprem olmayan yerler sadece Marmara Denizi ve Erzincan'ın doğusu Karlıova. Bu gözlemleri neden yapıyoruz? Buralar sismik boşluk olarak adlandırdığımız yer, bu fay tek parçalı bir yapıya sahip değil, kırıklı bir yapıya sahip. Buralarda çalışan deniz tabanındaki cihazlarımız var. Doğu Anadolu Fayı boyunca da sismik boşluklar var. Karlıova-Bingöl segmenti gibi farklı segmentler var.  Ve buralarda olan depremlerin üzerinden geçen süreler de yazılı. Bu segmentler yıllardır deprem üretmemişler fakat enerji biriktirmeye de devam ediyorlar. Dolayısıyla bugün 2020 yılında, Sivrice'de yaşadığımız depremle Doğu Anadolu Fayı üzerinde bir parça kırıldı ama burada kırılacak daha çok parça var" ifadesini kullandı
Toplantıda “17 Ağustos'tan bu yana ne değişti, ne değişmedi?", “Türkiye'nin depremselliği", “Beklenen Marmara Depremi" başlıkları ele alındı. Prof. Dr. Haluk Özener'in yanı sıra Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Ali Pınar ve Bölgesel Deprem Tsunami İzleme ve Değerlendirme Merkezi Müdürü Dr. Doğan Kalafat toplantıda söz aldı. 

Görüntü dökümü: 
--------------------------- 
-Basın açıklaması
-Açıklamadan görüntüler 
-Genel ve detay