Üsküdar Belediyesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve TOKİ işbirliğiyle Cumartesi günü başlayacak olan kentsel dönüşüm çalışmaları Üsküdar’da 4 mahallede 186 bin metrekarelik alanda yapılacak. 1.5 yıl içinde tamamlanması öngörülen dönüşüm yaklaşık 600 milyon liraya mal olacak.
Üsküdar Belediyesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, TOKİ ve vatandaşlar arasında yapılan görüşmeler neticesinde varılan anlaşma sonucunda Üsküdar’da 4 mahalleyi kapsayan büyük kentsel dönüşüm atağı başlıyor. İstanbul’un önemli deprem noktalarından biri olması nedeniyle harekete geçen Üsküdar Belediyesi, ilk etapta Yavuztürk, Güzeltepe, Kirazlıtepe ve Sultan Murat Mahallelerini kapsayacak büyük bir adım attı. Uzun süredir vatandaşlar, belediye ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve TOKİ arasında yapılan görüşmeler sonuçlandırıldı. 4 mahalle için kentsel dönüşüm gönüllü olan ve anlaşmaya varılan vatandaşlarla cumartesi günü düzenlenen törenle başlayacak.
Çamlıca Camii’nin eteklerini hem camiyle uyumlu estetik bir görünüme hem de sağlam yaşam alanlarına kavuşturacak proje toplamda 750 haneyi ilgilendiriyor. Belediye ve ilgili kuruluşlar tarafından yapılan görüşmelerde 750 haneden 400’u ikna edildi. 1.5 yıl gibi bir sürede tamamlanması planlanan dönüşümün maliyeti 500-600 milyon lira civarında olması planlanıyor. Dönüşümün maliyetinin yüzde 80’ini Üsküdar Belediyesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve TOKİ karşılayacak kalan yüzde 20’lik kısmı ise 180 aya varan vadelerle vatandaş borçlanmasıyla karşılanacak.
Kentsel dönüşüm toplamda Cumartesi günü anlaşmaya varılan vatandaşların binalarının yıkılmasıyla başlayacak olan kentsel dönüşüm çalışmaları hakkında bilgi veren Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, “4 mahallede başlayan sürecin bize göre en önemlisi Çamlıca Camimizin eteklerindeki Kirazlıtepe Mahallemiz. Şuan arkamızda görünen bölgeler. Bu bölgedeki çalışmamız değil Üsküdar’a Türkiye’ye örnek bir proje olacak. çok güze bir mimariyle yeni bir yerleşim yeri planı yapıyoruz. Öyle hazırlandık. Burada önceliğimiz depremsellik açısından biran önce bu dönüşümü gerçekleştirmek. Çünkü İstanbul, Türkiye’de önemli deprem riski taşıyan bölgeler. Bu binalar 30- 40 senelik binalar. O günün şartlarına göre yapılmış binalar. Artık bu binalarla hayatımızı devam ettiremeyiz. İnsanlar buradaki riskli yapılarda otursun istemiyoruz. Hem riskten kurtarmak hem de Çamlıca Camimizin etrafında güzel bir mimariyle camiye yakışacak, bizim İslam medeniyetimizin merkezi olan bu bölgenin yeniden şekillenmesine hizmet edecek anlayışla burada ilk hamlemizi gerçekleştiriyoruz” dedi.
İlk etapta dönüşümün 186 bin metrekarelik alanda olacağını söyleyen Başkan Türkmen, “Burada ilk etapta 186 bin metrekarelik alanda başlıyoruz dönüşüme. Bu projenin maliyeti 500- 600 milyon civarında bir maliyeti var. Bu maliyetin yüzde 80’ini kamu olarak biz üstleniyoruz. TOKİ, Üsküdar Belediyesi ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı. Burada en önemli bu işin yükünü çekecek olan kurum TOKİ’dir. Yüzde 20’lik kısmını da vatandaşımızı 180 aya varan borçlandırma suretiyle tahsil edeceğiz. Herkesin gücüne kesesine göre bir planla burada kimseyi üzmeden yerinden yurdundan etmeden ve gönüllülük esasıyla çok güzel bir dönüşümü başlatacağız” açıklamasında bulundu.
Başkan Türkmen, “Bu bölgede 750 hissedar var. Onların 400’e yakınıyla görüştük. Görüştüklerimizin yüzde 80’i bu projeye sıcak bakıyor. Kafasındaki soru işaretlerini gideremediklerimiz de var. Genel itibarıyla vatandaşımız proje ve sunulan önerilerden memnun. Projeye başladığımızda işin artık dönülmez bir noktaya doğru gittiğini görünce kendilerine önerilen teklife evet diyecekler. Ama altını çizerek söylüyorum biz burada hiçbir vatandaşımızı üzmeyeceğiz. Vatandaşımıza rağmen bir şey yapmayacağız. Vatandaşlarımız tapuları ve binaları itibarıyla neyi hak ediyorlarsa onları fazlasıyla kazandırmış olacağız. Cumartesi günü ilk kazmayı vuracağız. 3 ay içinde tahliye işlemlerinin tamamlanmasıyla proje başlayacak ve 1.5 yıl içinde yeni bir estetik görünüme kavuşturacağız burayı” diye konuştu.
İki katlı binasını anlaşarak dönüştürmek için anlaşan Mustafa Atalar ise, “27 yıldır burada oturuyorum. O zamanki binaların çoğu elle ve deniz kumuyla yapılmış. Zamanla ufalanıyor. Verilen fırsatı değerlendirmeye çalıyoruz” diye konuştu.
