Kütahya’nın Aslanapa ilçesinde, 38 yaşındaki Hasan Hüseyin Çalışkan ortaokulu bitirip baba mesleği tenekeciliğe başladığını söyledi.

Yıllar önce çok sayıda tenekecinin var olduğu ilçede ayakta kalabilen tek tenekeci 3 çocuk babası Çalışkan, teknolojiyle savaşıyor.

Son zamanlarda cam değiştirme,plastik çerçeve değiştirme işi yaparak geçimini sağladığını söyleyen Çalışkan,

çocukluğundan beri tenekecilik mesleği ile uğraştığını, ancak artık teknolojinin ilerlemesi ile birlikte el emeği tenekeciliğin unutulmaya yüz tuttuğunu söyledi.

Tenekeciliğin Aslanapa’daki tek adresi haline gelen 39 yaşındaki Hasan Hüseyin Çalışkan, “Tenekecilik mesleği ile tanışmam 5 yaşında oldu. Babamın yanında çırak olarak başladım bu mesleğe. Ortaokulu bitirdim. Meslekteki ilk eserim bir soba idi. Babam sobayı beğenmedi bana ne laf söyledi ne de dövdü. Yaptığım sobayı eze eze çiğnedi. Oymuş o an mesleği en iyi şekilde öğrenmeyi kafama koydum. O günden bu güne dek tenekecilik mesleği ile uğraşıyor, hayatımı bu meslekten kazanıyorum. Önceleri bu işle uğraşanlar çoktu. 30 yıldır ayakta kalmayı baba mesleğini sürdürmeyi başardım. 90’ lı yıllarda bizim bölgemizde hala kullanılan ’’Kuzine’ denen bir çeşit fırın görevi de gören sobayı tamir ederek hayatımı sürdürdüm. ’Kuzine’ evi ısıtır üzerinde yemek yapılır, ayrıca şimdiki mutfak fırınları gibi içerisinde börek veya göveç yapılan bir ev malzemesidir. Halan ihtiyacı olanlara temin edip satıyorum" diye konuştu.

“Plastik çıktı mertlik öldü”

“Teknoloji gelişti, plastik çıktı, mertlik öldü” diyen Çalışkan, eskiden her yerde emeklerinin görülebildiğini, her işte payları olduğunu ifade etti. Eskiden saygı sevginin daha çok olduğunu hatırlatan Çalışkan, “Büyüklerin elleri, yüzlerini yıkamaları için su doldurulacak ıbrıklar, tel leğeni, çamaşır leğeni, maşrapa, biberci ve tütüncülerin kullandığı süzgeçler, bardaklar yapardık. Şimdi kala kala cam takma,plastik tamiri kaldı” dedi.

Çalışkan, “Ben tenekeden bir şey yapsam müşteriye fiyatı pahalı geliyor. Plastik fabrikaları benim 10 günde bitirdiğim işi bir günde bitiriyor. Plastikler çok faydalı değil, ama sağlığını kim düşünüyor ki’’ifadelerini kullandı.

Mesleğinin inceliklerini anlatırken babasının kendisine anlattıklarını hiç bir zaman unutmadığını söyleyen Çalışkan ’’Tenekecilik zor bir sanattır. İnce galvenizli saçların işlenmesi işidir. Bu meslek dalına mensup ustalar, lamba, idare lambası, fener, çıra, soba, et, kestane ve mısır mangalı, çeşitli güğümler, kahveci yedeği, kahve tepsisi, semaver, güvercin yemliği, yoğurt kabı, yuvarlak gövdeli yoğurt tepsisi, sandık gibi gündelik kullanım araçlarını yapardı. Bugün gündelik kullanıma yönelik bu tür araç-gereçlerin başka maddelerden sanayi olarak yapılmaya başlanmasıyla ya da bunlara ihtiyacı ortadan kaldıran yeni kültürel eğilimlerin ve kullanım biçimlerinin devreye girmesiyle birlikte, tenekecilerin üretim sahası kısıtlanmış ya da ustalar başka işlere yoğunlaşmak zorunda kalmıştır’’ ifadelerini kullandı.(YD-EFE)