Taylan YILDIRIM/İZMİR, () - İZMİR'in Ödemiş İlçesi'ndeki Bozdağ'da, mahsur kalan 19 dağcının bağlı olduğu Mevsim Dağcılık Derneği Başkanı Haktan Aslan dernek olarak bir kusurları olmadığını savunurken "Orada olsam ve havanın kapandığını görsem,  dönebilirdim" dedi.
Bozdağ'da, hafta sonu düzenlenen Dağcılık Şenliği'ne katılan ve zirveye tırmanan Rehber Şerif Ağlıç, Tuğba Çopur, Onur İnalpolat, Cemile Kuralay, İbrahim Bedir, Serdar Türkoğlu, Şirin Pala, Serdar Tuncel, Ali Rıza Aslan, Eren Tuncay, Berna Dişçi, Osman Yüksel, Mehmet Yapıcı, Yeşim Uğur, Ahmet Öztürk, Hayriye Öztürk, Mehmet Turan, Murat Gümüşsu, Erdinç Işıklıgün, mahsur kalmış, çok sayıda kurtarma ekibsinin yoğun çabasıya 15 saat sonra kurtarıldı. 19 dağcının bağlı olduğu Mevsim Dağcılık Derneği Başkanı Haktan Aslan, o gün yaşananları anlattı. Aslan, şöyle dedi:
"Ben İzmir'de bulunduğum sırada yağmur yağıyordu. Dağcılarımızı aradım. İzmir'de havanın yağmurlu olduğunu, Bozdağ'da da havanın kapatabileceğini söyledim. Ama onlar, havanın güzel olduğunu bana aktardılar. Sonra yürüyüşe geçmişler. Bu tırmanışlarda, yürüyüşlerde sorumluluk, rehberdedir. O neye karar verirse yapılır. Bizim rehberimiz de devam etmeye karar vermiş. O bölgeyi iyi bilen birisidir. Ama ben olsaydım ve havanın kapattığını ya da kapatacağını gördüğüm an dönebilirdim. Hava durumu neye el veriyorsa onu yapardım."
Dağcılarını mahsur kalması ardından hemen yetkililerle bağlantıya geçtiğini ifade eden Haktan Aslan, irtibat numaralarını hemen yetkililere ulaştırdığını anlatırken "Onlarla sürekli bağlantıda kalmalarını sağladım. Dağcılara sürekli zıplamaları ve dans etmeleri tavsiyesinde bulundum. Sevindirici olan başlarına kötü bir olayın gelmemiş olması" dedi. Haktan Aslan, olayda bir kusurlarının olduğuna inanmadığını söyledi.
"GİYSİLERİYLE, KIŞ DEĞİL NORMAL DAĞCILIK YAPILMAZ"
Bozdağ'da mahsur kalan 19 dağcının kurtarma çalışmalarına katılan AKUT Kuşadası Sorumlusu Dr. Tunç Tuncer, dağcıların bu olayda yanlış yönlendirildiklerini, bulunduklarında üzerlerindeki giysilerle kış değil, normal dağ sporunun bile yapılamayacağını, çok korunaksız olduklarını söyledi. Dağcılıkda dikkat edilmesi gerekenleri de anlatan Tuncer, şöyle devam etti;
"Bir kez dağa çıkarken mutlaka jandarmaya, ailelerine haber vermeleri lazım. Biz jandarmaya haber veriririz. Nereye çıkacağımızı söyleriz. Hangi saatte dönmeyi planladığımızı bile söyleriz ki, bir olay olduğu zaman hemen bulunalım. Bir de bu olayın eğitim kısmı, hazırlık kısmı var. Mutlaka bir eğitim olmalı. Yanlarında rehberle çıkıyorlarsa, o rehberlerin gerçekten kalifiye olması lazım. İşin lojistik kısmı da çok önemli. Yiyecekten, içeceğe, kıyafet ve yedeklerine kadar yanlarında bulundurmaları gerekiyor. O yürüyüşün sorumlusu tek tek herkesi kontrol etmeli. Hava şartlarını birebir takip edilmeli, hele ki kış sporunda saatlik takip edilmeli. Bir de dağda bulundukları sırada beklenmedik bir olayla karşılaştıklarında ne yapmalarını bilmeleri lazım. Bu alayda mesela, kar mağarası yada kar duvarı yapmayı bilmeleri lazımdı. Yön bulmalarını sağlayan cihazları olmalıydı."

FOTOĞRAFLI