Dünya Ekonomik ve Stratejik Araştırmalar Vakfı Başkanı (DESAV) Prof.Dr. Ünsal Ban, küresel ekonomiyi en fazla ABD Merkez Bankası FED’in uygulayacağı politikaların etkileyeceğini söyledi.
Ban, “Durum böyle olunca da, FED tarafından gelecek her açıklama pür dikkat takip ediliyor.İçinde bulunduğumuz süreçte, Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantıları ile sonrasında yayınlanan toplantı tutanakları ön plana çıkarken, faiz artışına yönelik tartışmalar da olanca hızıyla sürüyor”dedi.
FED FAİZLERİ NE ZAMAN ARTIRACAK?
Prof.Dr. Ban, tutanaklardaki ifadeler hakkında bilgiler vererek, “Mart dönemi toplantısına ilişkin tutanakları incelediğimizde, ilk etapta faiz artışına yönelik kesin bir ifadenin kullanılmamış olduğu dikkatimizi çekiyor. Piyasalarda faizlerin yıl ortasında artırılacağına ilişkin beklentiler ağır basıyor olsa da, FED yetkililerinin zaman vermekten kaçındığını görüyoruz. 2015 yılı büyüme beklentilerini yüzde 2,6-3,0 aralığından yüzde 2,3-2,7 aralığına çeken ve gösterge faiz oranı beklentilerini yüzde 1,125’ten yüzde 0,625’e düşüren FED yetkililerinin faiz artışı konusunda çok da hevesli olmadıklarını görüyoruz.Dahası, Komite’de borçlanma maliyetlerinin Haziran ayında artırılmasını destekleyen bir gruba karşı düşen enerji fiyatları ve güçlenen doların enflasyonu engellemeye devam edeceğini söyleyen diğer bir grubun bulunması, faiz artırımı konusundaki fikir ayrılığının derinleştiğine de işaret ediyor” ifadesini kullandı.
"FED KARARLARI FİNANSAL PİYASALAR ÜZERİNDE DOĞRUDAN ETKİLİ"
Prof.Dr. Ünal Ban, ABD ekonomisine ilişkin makroekonomik verilerin yönünü dikkate alındığında, faiz artışına yönelik görüş ayrılıklarının olmasının doğal olduğunu vurgulayarak şunları dedi:
“Zira başta tarım-dışı istihdam verisi olmak üzere, imalat sanayiden kişisel harcamalara, perakende satışlardan dayanıklı mal siparişlerine kadar, ekonominin yönüne ilişkin verilerin beklentilerin çok altında kaldığını görüyoruz.
Bu durum da ABD ekonomisinde arzu edilen iyileşme eğiliminin yakalanamadığına ve dolayısıyla faizlerin 2015 yılı içerisinde artırılmasının mümkün olmadığına işaret ediyor. FED’in aldığı kararların finansal piyasalar üzerinde doğrudan etkili olduğunu biliyoruz.”
"FONLAR BİZE YÖNELMEYE DEVAM EDECEK"
Prof.Dr. Ünsal Ban, FED’in faiz artışınıötelemesinin piyasalar açısından ne anlama geldiğini şöyle aeçıkladı:
“FED’in faiz oranlarını mevcut seviyelerde sabit tutmasının yanında, Avrupa, Çin ve Japonya’nın genişleyici politikalar izleyecek olması piyasalar açısından borçlanma maliyetlerinin düşük seyretmeye devam etmesi anlamına geliyor.”
"GÜVENLİ LİMAN ARAYIŞINDAKİ FONLAR ÜLKEMİZİ TERCİH ETMEYE DEVAM EDECEK"
“Bu durumu yurtiçi piyasalar açısından ele aldığımızda ise güvenli liman arayışındaki fonların ülkemizi tercih etmeye devam edeceğini ifade edebiliyoruz” diyen Prof. Dr. Ban şunları kaydetti:
“Ancak bu noktada seçim sürecini de dikkate almamız gerekiyor. Bu kapsamda, Haziran’a kadar yurtiçi piyasalardaki oynaklığın yüksek seyredebileceğini öngörüyor, öte yandan seçimin sonuçlanması ile birlikte olumlu yöndeki ayrışmanın hız kazanacağını düşünüyoruz.Dolayısıyla, Haziran ayı ile birlikte Borsa İstanbul’da yeni yükseliş eğilimine girileceği karşımıza çıktığı gibi dolar kurunda ise gevşeme sürecinin hızlanacağı görülüyor. Bu süreçte, altın tarafındaki hafif dalgalı seyrin ise devam edeceğini belirtmek gerekiyor.”
"ANLIK KARALARDAN KAÇINMALIYIZ"
Prof.Dr. Ünsal Ban, bu süreçte çok dikkatli olunması gerektiğinin altını çizerek; şöyle devam etti:
“Sonuç itibariyle, FED kaynaklı gelişmelerin yurtiçi piyasalar üzerindeki etkilerinin yanı sıra seçim sürecinin de göz önünde bulundurulması gerekiyor. Geçici nitelikte olan fakat oynaklığın artabileceği bu süreçte ise her zaman olduğu gibi düşünerek hareket etmemiz ve anlık kararlardan kaçınmamız zarara uğramamamız açısından büyük önem taşıyor.”