Diyetisyen Mustafa Tilekli, kilolu bir vatandaşın süt içerek kilo vermesinin mümkün olduğunu söyledi.
Son zamanlarda yapılan çalışmalarla kalsiyumun obezite tedavisinde ve kilo kaybında büyük rol oynadığı belirten Özel FBM Tıp Merkezi Estetik Kliniği Diyetisyeni Mustafa Tilekli, “Diyet sürecinde alınan kalsiyum, bağırsaklarda yağlarla birleşerek onların emilimini azaltır ve vücuttan atımını arttırır. Ayrıca yeterli miktarlarda ve düzenli olarak kalsiyum tüketmek, yağ dokusunda yağ sentezini baskılayarak kilo artışının önüne geçer ve doğal olarak kilo kaybına yardımcı olur” dedi.
Düşük kalsiyumlu diyetlerle beslenmek, yağ hücrelerinde yağ yapımında görevli enzimlerin etkinliğinin artmasına sebep olduğunun altını çizen Diyetisyen Tilekli, “Bunlara ek olarak kalsiyumun kas aktivitesini artırması özellikle düzenli egzersiz ile birlikte kasların daha çok enerji harcamasını sağlar ve yağ kütlesinin azalmasına yardımcı olur. Kalsiyumdan zengin beslenen kişilerin vücut kitle indekslerinin daha düşük olduğu tespit edilmiştir. Beslenmeyle yeterli miktarda kalsiyum almak kadar, onun bağırsaklardan emilimini en yüksek seviyeye çıkarmak da çok önemlidir. Eğer emilim bozukluğu var ise alınan kalsiyumun biyoyararlılığı düşecektir” diye konuştu.
KALSİYUM İHTİYACINI HANGİ BESİNLERLE KARŞILARIZ?
Kalsiyumun en çok süt ürünlerinde yani süt, yoğurt ve peynirde bulunduğunu belirten Tilekli, "Bunlara ek olarak kuru incir, lahana, yumurta, badem, brokoli, ıspanak ve maydanoz gibi besinler de birer kalsiyum kaynağıdır. Bir bardak sütte yaklaşık 300 mg kalsiyum bulunur. Eğer süt tüketimine engel olacak rahatsızlıklar mevcutsa, süt yerine 1 bardak yoğurt ya da 50 gram peynir veya 100 gram brokoli tüketilebilir. Son yıllarda, özellikle de çocuklarda süt yerine asitli içecekler veya meyve suları gibi son derece sağlıksız ve çocukların gelişimini kısıtlayacak besinler daha sık tüketilmeye başlanmıştır” şeklinde konuştu.
KALSİYUM EMİLİMİNİ ARTIRAN VEYA AZALTAN SEBEPLER NELERDİR?
Kalsiyumum bağırsaklardan emilimi vücuttaki D vitamini miktarı, yaş, gebelik durumu ve kişinin besinlerle aldığı kalsiyum miktarına göre değiştiğini ifade eden Tilekli, şu bilgileri verdi: “Özellikle bebeklik ve çocukluk döneminde bu oranın artmasına karşılık, yetişkinlik ve yaşlılık dönemlerinde emilim azalır. Günlük beslenmede çok az veya çok fazla protein tüketimi de kalsiyum emilim bozukluğu oluşturacağından, vücudun ihtiyacı kadarının alınması çok önemlidir. asitli içecekler hem emilimi azalttığından hem de kemiklerden kalsiyum çekilmesine sebep olduğundan, bu içecekleri çok fazla tüketmek özellikle kadınlarda osteoporoz riskini arttırır. Posalı gıdaları günlük ihtiyacın üzerinde tüketmek bağırsaklarda birçok mineralin olduğu gibi kalsiyumda emilimini azaltır. Sonuç olarak zayıflama sürecinde her besin grubuna ihtiyacımız vardır. Önemli olan hangisinden ne ölçüde tüketmemiz gerektiğidir. Hiçbir besin tek başına sağlıklı bir şekilde kilo kaybı sağlayamaz. Hepsi bu zincirin birer halkasıdır. Süt ve süt ürünleri ise bu zincirin en güçlü halkalarından biridir.”