EZO GELİN ÇORBA

Abone Ol

Ne güzeldir, evde yapılmış mis gibi ezo gelin çorbası. Ne güzeldir anamızın yaptığı sebze yemeği. Magazin basınında yüzlerce sağlıklı beslenme tarifi, yüzlerce mucize besin tarifi arasında belki de en doğru olanı bu! Evde yapılmış ev yemekleri, dünyanın en sağlıklı beslenme önerileridir.

Sağlıkla ilgili haberler çok okunuyor, ilgi çekiyor, onun için süslenmiş, gerçek olmayan birçok, çok uydurulmuş, kanıtlanmamış bilgi yazılıp çiziliyor, TV programları yapılıyor. Bu mucize bilgiyi sunan hiçbir profesörün kendi yaptığı araştırması, özgün yayını yok inanın… Evde oturup, oradan buradan devşirdiklerini satıyor, ilgi de görüyor. Oysa şu çok iyi biliniyor ki; mucize beslenme önerisi yok! Mucize gıda yok! Bağışıklık sisteminiz; şunu yiyip, şunu yemediğinizde ne çöker ne de yükselir!

Geçen günlerde uluslararası bir araştırmada, aşırı işlenmiş gıdaların insan sağlığı üzerindeki tehlikelerini gözler önüne seren bir yayından bahsediliyordu. The Lancet’te yayımlanan üç makalelik seriye göre, bu gıdalar taze ve doğal besinlerin yerini hızla alıyor ve vücudun biyolojik olarak sindirmesine uygun değiller.

Araştırmada, aşırı işlenmiş gıdaların fazla yemeyi tetiklediği, dengesiz beslenmeye yol açtığı ve katkı maddeleri ile zararlı kimyasallara maruziyeti artırdığı vurgulandı. Sao Paulo Üniversitesi’nden Prof. Dr. Carlos Monteiro, “Bulgular, bu gıdaları tüketmeye biyolojik olarak uyum sağlayamadığımızı gösteriyor. Aşırı işlenmiş gıdalar tüketilmemelidir. Bu konuda önlem alınmalıdır.” diyordu.

Araştırmada, işlenmiş gıdaların pazarlama stratejilerinin küresel şirketler tarafından yönlendirildiği, tüketim alışkanlıklarının bireysel tercihlerden çok bu şirketlerin etkisiyle şekillendiğinden bahsediliyor. North Carolina Üniversitesi’nden Prof. Dr. Barry Popkin ise aşırı doymuş yağın, şeker ve tuz gibi içeriklerin dikkatle izlenmesi gerektiğini, aksi halde bunların birçok kronik hastalığı tetikleyen zararlılar olabileceğine dikkat çekiyordu.

Halk sağlığında birçok hastalığın sebebinin endüstrileşme olduğu, şehir hayatının tip 2 diyabet, obezite, yüksek tansiyon ve birçok kalp hastalığının sebebi olduğu biliniyor. Günümüz toplumlarında çalışan nüfusun dar vakitlerde ve dışarıda yemek yediği ve çoğu kez çok sağlıklı olmayan gıdalar ile karşılaştığı, fast food, yüksek kolesterollü, katı yağ ile yapılmış, aşırı tuzlu, şeker içeren, birçok katkı maddesi ve MSG katılmış gıdalar ile beslendiği ve bunun sonucu olarak sağlıklarının tehdit altında olduğu biliniyor. Yine, denetimin zayıf olduğu ve hijyen kurallarına çok dikkat edilmediği işletmelerde, gıda zehirlenmesi ve sağlıksız durumlar ortaya çıkabilmektedir.

Bu sorunların giderilebilmesi, kurumların kendi yiyeceğini hazırlayabildiği, denetimli, hijyenik işletmelerin oluşturulması ve çalışan sağlığı yönünden bu hizmetin gerekli olduğuna inanabilmesidir. İnsan sağlığı, çalışan sağlığı üretimden ayrı düşünülemez. Maliyeti de öncelenmemelidir. Aksi halde, sağlıksız beslenmenin maliyeti ve yaratacağı hasarlar para ile telafi edilemeyecek kadar büyük olabilir.

Çok tuzlu beslendiği için ömür boyu tansiyon ilacı kullanan bir çalışan ile diyabete yakalanmış, obez bir vatandaşın tedavi masraflarını yine bu toplum ödeyecektir. Evde yapılmış yemeklerin değerini ve sağlık konusundaki faydalarını çocuklarımıza anlatalım. Mercimek çorba hepsinden üstündür.