Altun, Ekonomi Gazetecileri Derneğinin (EGD) bu yıl 12'ncisini düzenlediği Kartepe Ekonomi Zirvesinde basın mensuplarıyla kahvaltıda bir araya geldi.

Burada süs bitkileri sektörüyle ilgili açıklamalarda bulunan Altun, SÜSBİR'in 5553 sayılı Tohumculuk Kanuna istinaden Türkiye Tohumcular Birliğine bağlı yedi alt birlikten birisi olduğunu belirterek, 2008'de kurulan birliğin 452 üyesi bulunduğunu söyledi.



Üyelerin ağırlıkla Marmara ve Ege bölgelerinden olduğunu dile getiren Altun, Birliğin çalışmalarından bahsetti. Sektörün ilk çalıştayını 2015'in sonlarına doğru Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı iş birliğiyle düzenlediklerini anımsatan Altun, üyeleri ve ilgilileri bilgilendirmek için dergi hazırladıklarını aktardı.

Altun, süs bitkileri sektörünün tarımsal olduğu kadar toplumsal, sosyal ve ekonomik açıdan da ele alınması gerektiğini kaydederek, bu sektörün sevk ve idaresinin küresel bir vizyonla ele alınmasının önemini vurguladı.

Temsilciler olarak sektörü ileriye götürmek için var güçleriyle çalıştıklarının altını çizen Altun, şöyle devam etti:

"Süs bitkileri üretiminde hızlı bir gelişme gösteren ülkemizin uygun iklim koşulları, bulunduğu jeopolitik nokta ve üretim alanlarının uygunluğu sebebiyle bugün dünyada süs bitkileri sektöründe ciddi bir noktaya gelmek üzereyiz. Avrupa ülkelerinde üretim ve pazar alanlarına baktığımızda ve bunu Türkiye ile kıyasladığımızda, Akdeniz, Karadeniz, Ege ve Marmara'yı ele aldığımızda buradaki iklimsel veriler süs bitkileri sektörünün çok daha verimli, özelikle pazar ülkelerine yakınlığından dolayı, artı dinamik ve ucuz iş gücüne sahip olmamızdan dolayı Avrupa'daki meslektaşlarımızdan daha avantajlıyız. Bunu ekonomiye kazanmak için hem gazeteci dostlarımızdan hem de devleten beklentilerimiz oldukça yüksektir."

Altun, dünyada doğaya verilen önemle birlikte Türkiye'de ve buradaki şehirlerde peyzaja verilen önemin her geçen gün arttığını belirterek, düzenlemeler geliştikçe sektöre olan ilginin daha da artacağını söyledi.

"Süs bitkileri sektörünün uzun vadede önü açık" diyen Altun, süs bitkilerinin katma değeri ve istihdamı en yüksek olan sektörlerden birisi olduğunu bildirdi.

Altun, sektörün yeterince tanınmadığını ifade ederek, bu konuda daha fazla çalışmaları gerektiğini aktardı.

'BUĞDAYDA 20 BİN, SÜS BİTKİSİNDE 2 MİLYON LİRALIK GELİR'

TÜİK verilerine göre 2015'te 3 milyar lira civarında bir hasılatları olduğunu dile getiren Altun, "Sektörde ciddi bir kayıt dışılık var. Bu 3 milyar lira eminim ki en az 8-10 milyar lira civarındadır" yorumunu yaptı.

Altun, "Bugün Türkiye'de 70 milyon dekar alanda buğday üretimi yapılıyor. Biz ise 50 bin hektarda üretim yapıyoruz. 70 milyon dekarda buğdaydan elde edilen hasılanın 3'te birini 50 bin hektarlık alandan elde ediyoruz. Bu korkunç bir rakam" ifadelerini kullandı.

Başkan Altun, bir kişinin tek başına 50 dekarlık bir buğday arazisini 10 günde sürdüğünü, gübrelediğini, tohum saçtığını ve hasat yaptığını belirterek, buradan 17 bin liralık buğday elde edildiğini anlattı.

Söz konusu 50 dekarlık bir arazide süs bitkileri ekildiği zaman çok farklı rakamın ortaya çıktığını bildiren Altun, "50 dekarlık alana 1 milyon adet çalı bitkisi koyabiliyorum. Ve bir yılda bunu satışa sunuyorum. Bugün onu en ucuz fiyat olarak 2 liradan satıyorum. Dolayısıyla 2 milyon lira ben ürün değeri elde ediyorum. Aradaki bu kadar fark var. Bir yerde 20 bin lira diğer yerde 2 milyon lira elde ediyorum. Ve buğday üretiminde yüzde 12, süs bitkilerinde binde 3'e gelmeyen bir destek var. İstihdam rakamı buğdayın 365 katı, üretim değeri destekleme olmadığı halde 118 katıdır." dedi.

'SEKTÖR 10 KAT BÜYÜDÜ'

Altun, 50 dekarlık bir alanda yıl boyunca en az 10 kişi çalıştırılması gerektiğini kaydederek, aynı alanda buğday üretimi için 1 kişinin sadece 10 gün çalıştığını söyledi.

"Tarımda istihdamı en yüksek sektörlerden birisiyiz. Sürekli iş var" diyen Altun, son 10 yılda sektörün 10 kat büyüdüğünü, 2007 yılında toplam 680 milyon adet süs bitkisi üretilirken bugün TÜİK verilerine göre bu rakamın 1,6 milyar adedi bulduğunu, bunun kayıt dışı ile birlikte 5 milyar adet olduğunun tahmin edildiğini aktardı.

Altun, sektörün son 5-6 yılda ciddi ivme kazandığını, Yalova, Samsun, Adapazarı, Adana ve Antalya bölgelerinde ciddi gelişmeler yaşandığını, sektörde başı çeken yerlerden birisinin Ödemiş olduğunu söyledi.

Başkan Altun, "36 ilimizde kayda değer üretim yapılmaktadır. Sektörün doğrudan istihdamı 75 bin, dolaylı istihdam ise 750 bin kişidir" bilgilerini verdi.

'DEKAR BAŞINA DESTEK 500 LİRA OLMALI'

Altun, devletin ve halkın kendilerini yeterince görmediğini belirterek, yeterli destek almadıklarını bildirdi.

Dekar başına 110 lira destek aldıklarını anımsatan Altun, bunun en az 500 lira olması gerektiğini, böylece kayıt dışılığın azalacağını, ürün miktarının, istihdamın, katma değerin ortaya çıkacağını vurguladı. Altun, "Bize destek verirseniz kayıt dışılık azalır ve istihdam artar" diye konuştu.

Süs bitkilerinde yüzde 18 KDV ödendiğini aktaran Altun, KDV'nin düşürülmesi halinde de üreticilerin kayıt altına alınabileceğini vurguladı. Altun, Avrupa'da kendilerine rakip gördükleri Hollanda gibi ülkelerde bu alandaki KDV'nin yüzde 8 olduğunun altını çizdi.

'DESTEKLE YILDA YÜZDE 15 BÜYÜRÜZ'

Altun, "Bir tarafımızda Orta Doğu, bir tarafımızda Türk Cumhuriyetleri var. Buralarda süs bitkileri yok denecek kadar az. Bu alanlara yatırım yapmalıyız. Uzun vadeli kredi alırsak buralarda yatırım yaparız" dedi.

Hiçbir destek almadan büyümeye devam ettiklerini ve yıllık ortalama yüzde 10 büyüdüklerini bildiren Altun, "Bu destekler sağlanırsa yılda ortalama yüzde 15 büyürüz. Gerçek anlamda, doğru bir şekilde destekleme ve kredilendirme olursa." ifadelerini kullandı. Altun, sektör ihracatının her yıl artış gösterdiğini kaydederek, ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 95 olduğu bilgisini verdi.

Altun, bugün 80 milyon dolar olan ihracatlarını 2023 yılında 500 milyon dolara çıkarmayı hedeflediklerini vurgulayarak, bunu yapacak güçte olduklarını hatırlattı.

Belediyelerin fidan ve süs bitkisi alımında SÜSBİR üyesi yerli üreticileri tercih etmesini isteyen Altun, büyüyen ve gelişen şehirlerde ithal ağaçların olmaması gerektiğini, daha çok üretmek, ihraç etmek, katma değer yaratmak ve istihdam sağlamak için bu talepte bulunduklarını sözlerine ekledi.