Baba Mustafa A., Meclis’e yaptığı başvuruda, kızının ilk felaketin şokunu atlatamadan ikinci kez kaçırılarak erkeklere pazarlanmak istendiğini, kaçıranların kimlik ve adreslerinin belli olmasına rağmen polisin hiçbir işlem yapmadığını anlattı.
Mustafa A., kızını kaçıranların “Git istediğin yere şikayet et, bizim arkamız sağlam bize bir şey olmaz” diyerek kendisini tehdit ettiklerini bu bilgilerin tamamını polise aktarmasına rağmen sonuç alamadığını kaydetti. Mustafa A., TBMM’den devreye girerek yardımcı olmasını istedi. Olaya el koyan TBMM ise, konuyu adıyaman Valiliği’ne sordu. Valilik, “polis gereğini yaptı” derken, Cumhuriyet Başsavcılığı, Adıyaman gibi muhafazakâr bir çevrede kızın başına bir iş gelmemesi için küçük M.A.’yı Aile Bakanlığı Bakım Sosyal Rehabilitasyon Merkezi yurduna yerleştirdi.
Tehdit edildi iddiası
Bu arada bir diğer akraba Sadullah A. ise Çocuk Şube Müdürlüğü, savcılık, Bakım Sosyal ve Rehabilitasyon Merkezi Yurdu ile Hastane sürecinde M.A.’nın şikâyetçi olmaması için tehdit edildiğini savunarak Başbakanlık’a başvurdu. Başbakanlık, konuya ilişkin inceleme başlatırken, Adıyaman Valiliği bu iddiaya ilişkin de TBMM’ye bilgi vererek, böyle bir tehdidin olmadığını ifade etti.
