1- İL JANDARMA KOMUTANLIĞI'NDA GÖREVLİ 41 ASKERE GÖZALTI KARARI  (2)

Haber: Müslim SARIYAR - Özden ATİK/İSTANBUL,() 
FETÖ'nün TSK'daki yapılanmasına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında İstanbul İl Jandarma Komutanlığı'nda görevli 41 asker hakkında gözaltı kararı verildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca , FETÖ'nün TSK içine sızmış mensuplarına yönelik yürütülen soruşturma kapsamında 41 asker hakkında gözaltı kararı verildi. İstanbul İl  Jandarma Komutanlığında aktif olarak çalışan 10 subay (1  binbaşı, 2 yüzbaşı, 5 üsteğmen, 2 teğmen),  29 astsubay ve 2 uzman çavuş için bugün sabah saatlerinde eşzamanlı operasyon düzenlendi. İstanbul İl  Jandarma Komutanlığının gözaltı ve yakalama çalışmaları devam ediyor.
Öte yandan 29 Kasım 2017'den bu yana yürütülen 5 soruşturma kapsamında, örgütsel hatlarla irtibat sağlayan 3313 asker olduğu, bunlardan 1973'u hakkında darbe girişimi veya örgüt üyeliğinden soruşturma açıldığı, diğer 1340 şüpheliden 1128'inin yakalandığı, 212'sinin firari olduğu, yakalananlardan 323'unun etkin pişmanlıktan faydalanıp yararlı bilgiler vermeleri nedeniyle serbest bırakıldığı, 684'unun ise tutuklandığı bildirildi.

Görüntü Dökümü:
--------
-Arşiv
07.12.2018 - 09.09 Haber Kodu : 181207009
=============================

 (ÖZEL) 
2- İSTANBUL'UN ARA SOKAKLARI HURDALIK GİBİ

* Kimi aylardır kimi yıllardır aynı noktada.

* İstanbul'da bir çok sokakta hurda araca rastlamak mümkün. Mahalle sakinleri, görüntü kirliliği ve güvenlik sıkıntısı nedeniyle hurda araçlardan şikayetçi.

* Sahipleri ise araçlarını koyacak yer bulamamaktan yakındı. 
* İBB'nin hurda araçları topladığı alan havadan da görüntülendi.

Haber - Kamera: Gökhan ÇELİK - İdris TİFTİKÇİ - Çağrı ÇALIŞKAN İSTANBUL,() İSTANBUL'UN ara sokakları, aynı yerde yıllardır bekleyen hurda araçlarla dolu. Plakası düşen, kaportası çürüyen ve lastikleri eriyen hurda araçların görüntü kirliliği ve asayiş sorunu yarattığını söyleyen mahalle sakinleri çözüm istiyor. Yurt dışında özellikle Avrupa'da bir aracın aynı yerde en fazla 72 saat park yapabildiğini belirten Şehir ve Bölge Planlamacısı Eda Beyazıt, Türkiye'de denetim zafiyetlerinin yaşandığını söyledi
Kimi 2 yıl, kimi de 6 ay… İstanbul'un dört bir yanı sahipleri tarafından terk edilmiş hurda araçlarla dolu.  Genellikle sokak aralarında bulunan hurda araçlar, özellikle nüfusu hızla artan Esenler, Başakşehir, Fatih, Sancaktepe, Tuzla gibi ilçelerde ciddi sorun yaratıyor. Bu sorunların başında park yeri, görüntü kirliliği ve genel asayiş sorunu geliyor. Hurda araçların yıllardır aynı yerde beklediğini söyleyen mahalle sakinleri, soruna bir çözüm bulunmasını istiyor.  O vatandaşlardan biri olan "Ben burada esnafım. Dükkanımın ön ve arka tarafı hurda araba ile dolu. 6 aydır şu araba burada yatıyor. Karşısı da dolu. Ama burada suçlu belediye. Bu araçlar burada aylarca kalıyor. Ben kendi arabama yer bulamıyorum. Dükkanım burada olmasına rağmen gidiyorum arka tarafa park ediyorum" dedi. 

"HURDAYI OTOPARKA KOYDUK BİZDEN AYDA 150 LİRA İSTEDİLER"
Hurdaya çıkmış araç sahipleri de mecbur kaldıkları için hurda araçlarını sokak aralarına park ettiğini söylüyor. Onlardan biri, "Aracımız 2 yıldır burada. Yeni bir araba alınca bu kaldı burada. Otoparka koyduk bir kere, o da bize çok maliyetli geldi. Aylık 150 milyon istediler, bizde oraya bırakmadık evimizin önüne koyduk işte böyle." dedi.

 "BENİM ARABAM BONZAİ İÇENLERİN MEKANI OLMUŞ"
Esenler'de oturan bir kişi ise, "Aracım en az 2 yıldır burada bekliyor. Çünkü aracımız eski ve bakıma ihtiyacı var. Bu bakımı da yapmak istemiyorum.  Aslında hurda yasasını bekliyordum, o yasa da çıktı. Şimdi bu ayın sonunda bu aracı vereceğiz. Bekleyen araç bölgede asayiş sorunu yaratıyor.  Benim arabam bonzai çekenlerin mekanı olmuş" ifadelerini kullandı.

İBB 5 AYDA 890 HURDA ARACI GERİ DÖNÜŞÜME GÖNDERDİ
Geçtiğimiz Mayıs ayında Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren ve kamuoyunda "Hurda Araç Teşviki" olarak bilinen uygulamaya rağmen artarak devam ediyor. Bu uygulamaya göre, 16 ve daha büyük yaştaki  araçların hurdaya çıkartılmasına bağlı olarak yeni araç alımında 10 bin liraya kadar Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) indiriminin sağlanıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanlığı Atık Yönetimi Müdürlüğü verilerine göre, uygulamanın başladığı tarihten Aralık ayı başına kadar toplam 890 adet hurda araç teslim alınarak geri dönüşüme gönderildi. Ancak sokak aralarında teslim alınmayı bekleyen daha nice araç geri dönüştürülmeyi bekliyor.

YURT DIŞINDA 72 SAAT PARK LİMİTİ VAR
Sokak aralarına park edilen hurda araçlar hakkında 'nın sorularını yanıtlayan  İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi Doçent Doktor Eda Beyazıt, uzun süreli araç parkının Amerika ve Avrupa ülkelerinde ağır cezai yaptırımlarının olduğunu söyledi. Beyazıt, "Türkiye'de sokaklara bırakılan araçlarla ilgili bir uygulama yok bildiğim kadarıyla. Ancak yurt dışındaki örneklere baktığımızda 72 saatten fazla park edilen araçlarla ilgili, hem vatandaşların bir şikayet mekanizmaları var hem de oralardaki yerel yönetimlerin bunlarla ilgili cezai yaptırımları var. Bu cezalar arasında yüksek para cezaları ve hatta hapis cezalarına kadar belirli ceza uygulamaları söz konusu. Bu araçlar sokaklarda uzun süre kaldığı sürece belli başlı güvenlik olaylarına da sebebiyet verebiliyor" dedi

"DENETİM ZAFİYETİ VAR"
Beyazıt, "Türkiye'de araçların uzun süre kalması konusunda denetim zafiyeti ve belli mekanizmaların henüz tam kurulmamış olmasını gerekçe olarak gösterebiliriz.  Bu sorunu tabi ki ilk fark edecekler orada yaşayanlar ve esnaflar. Bu insanların sorunlarını dile getirebileceği ortamlar gerekiyor.  Bunların başında da yerel yönetimler geliyor.  Böylesi bir düzen sağlanırsa denetim de sağlanmış olacak. Sokak bir kamusal alan, sokağın sahipleri biziz aslında. Bu yerlerin otomobiller tarafından kullanılmasıyla insanların hakimiyetinden çıkmış oluyor. Bu ortamda sokağın otomobillere bırakılmış olmasını yanlış buluyoruz. Sonuçta kamuya ait yerlerin kamu tarafından kullanılması gerekiyor" şeklinde konuştu.
 
Görüntü dökümü
---------------------------------
-Sokak aralarındaki hurda araçlar
-Hurda araca esnafın tepkisi
-Hurda araç sahipleri ile röportaj
-Doçent Doktor Eda Beyazıt ile röportaj
-İBB'nin geri dönüşüm için topladığı hurda araçlar
-Hurda araçların havadan görüntüsü
-Muhabir anonsları


07.12.2018 - 11.04 Haber Kodu : 181207045_

==============================

(ÖZEL)
3-  OKUL YOLUNDA TIR DEHŞETİ KAMERADA

*Sarıyer'de sürücüsünün kontrolünü kaybettiği TIR önce okul duvarına ardından da bir sitenin bahçe duvarına çarptı.

*O esnada kaldırımda yürüyen iki kadın  TIR'ın altında kalmaktan son anda kurtuldu.

*Korku dolu anlar güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı

Haber-Kamera: Hakan KAYA-Hasan YILDIRIM/İSTANBUL,()
Sarıyer'de yokuş aşağı inerken sürücüsünün kontrolünü kaybettiği TIR önce okul duvarına ardından da bir sitenin bahçe duvarına çarptı. Kaza sırasında kaldırımda yürüyen iki kadın ise TIR'ın altında kalmaktan son anda kurtuldu. O anlar güvenlik kameralarına yansıdı. Kaza,  Maden Mahallesi Yunus Emre Caddesi'nde meydana geldi. Hamza Dire'nin  yokuş aşağı indiği sırada henüz bilinmeyen bir nedenle TIR'ın kontrolünü kaybetti. Yokuş aşağı kaymaya başlayan TIR önce okul duvarına ardından da bir sitenin bahçe duvarına çarparak durabildi. Kazada TIR sürücüsü araç içerisinde sıkışırken, yol trafiğe kapandı. İhbar üzerine kaza yerine polis ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Sürücü Dire, çevredeki vatandaşların yardımıyla sıkıştığı yerden çıkarıldı. Kaza yapan TIR'ı yoldan çekmek için vinç çağırıldı. Yaklaşık yarım saat süren çalışmaların ardından TIR vinç yardımıyla yoldan çekildi.

BÜYÜK BİR FACİA OLABİLİRDİ
Kazanın gören Solmaz Sorakfan, "Burada dönerken sanırım tekerleği patladı. Sonra buradaki duvarlara çarptı. Burada bir çocuk olsaydı çok kötü olurdu. Normalde çocuğum servisle gidiyor. Bugün ben kendim almaya geldim. Burada büyük bir facia olabilirdi. İyi ki kaza sırasında kimse yoktu" dedi.

TIR'IN ALTINDA KALMAKTAN SANİYELERLE KURTURLDU
Kaza anı bir sitenin güvenlik kameralarına yansıdı. Görüntülerde kaldırımda yürüyen iki kadın TIR'ın üzerine geldiğini görünce koşarak, yolun karşısına geçiyor.

Görüntü Dökümü:
-----------------------
(GÜVENLİK KAMERASI)
-İki kadının kaldırımda yürümesi
-TIR'ın duvara çarpması
-İki kadının son anda TIR'dan kaçması

(AKTÜEL GÖRÜNTÜ)
-Kaza yapan TIR
-TIR'ın çarptığı okul duvarı
-Okuldan çıkan öğrenciler
-Velilerin çocukları okula götürmesi
-Bir veli ile röportaj
-TIR'ın sürücüsünün TIR'ın kupa bölümüne girmesi ve çıkması
-İtfaiye ekiplerinin çalışmaları
-Kurtarıcı aracının TIR'ı çekmesi
-Kapanan yoldan görüntü
-Genel ve detaylar

========================================

 (ÖZEL) 
4- BEYLİKDÜZÜ'NDE UYUŞTURUCU VİLLASINA NEFES KESEN OPERASYON

- Villanın odalarının uyuşturucu serasına çevrildiği görüldü.
- Bir odanın duvarındaki Baba (The Godfather) filminin posteri dikkat çekti.
- Gözaltına alınan şüpheli, polise 'Adam mı öldürdük?' diye tepki gösterdi.

Haber-Kamera: Ersan SAN-İSTANBUL
İstanbul Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Beylikdüzü'nde lüks bir villaya uyuşturucu operasyonu düzenledi. Nefes kesen operasyon, kameraları tarafından kaydedilirken, villada piyasa değeri 4 milyon lira olarak değerlendirilen hint keneviri ele geçirildi. Villada bulunan biri Alman uyruklu üç kişi gözaltına alındı.
İstanbul Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Kavaklı Mahallesi Marmara Caddesi'nde bulunan bir villada Hint keneviri yetiştirildiği ihbarını aldı. Harekete geçen ekipler belirlenen adrese operasyon yaptı. Villanın etrafını saran narkotik polisi villaya girdi. Bu esnada kameraları kayıttaydı. Kapıyı açan ekipler içerideki bir şüpheliyi yere yatırarak, gözaltına aldı. Gözaltına alınan şüphelinin, polise 'Adam mı öldürdük?' demesi dikkat çekti.

VİLLANIN İÇİNİ SERAYA ÇEVİRMİŞLER
Ekipler, içeride yaptıkları aramada üst katta ayrı ayrı  5 odada kurulmuş uyuşturucu seralarıyla karşılaştı. Şüphelilerin kenevir yetiştirmek için odalara ısı, ışık ve havalandırma düzeneği kurulması dikkat çekti. Bir odanın duvarındaki Baba (The Godfather) filminin posteri dikkat çekti. Villadaki operasyonda piyasa değeri 4 milyon lira olarak değerlendirilen 435 kök Hint keneviri ele geçirildi. Operasyonda A.S.D.,A.Ç. ve Alman uyruklu olduğu belirlenen D.G. isimli üç şüpheli gözaltına alındı.

Görüntü Dökümü:
----------------------
-Ekiplerin adrese girmeleri
-Bir şüpheliyi yere yatırmaları
-Şüphelinin polise 'Adam mı öldürdük?' demesi
-Odalarda kurulan kenevir bahçeleri
-Şüphelilerin villadan çıkarılması
-Villanın dışından görüntüler
-Genel ve detaylar

07.12.2018 - 10.24 Haber Kodu : 181207028_

=====================================

5 - BAYRAMPAŞA'DA 4 KATLI BİNADA YANGIN: 3'Ü AĞIR, 7 YARALI

Haber-Kamera: Soner HASIRCIOĞLU / İSTANBUL
Bayrampaşa'da gece saatlerinde 4 katlı bir binanın en üst katında henüz bilinmeyen bir nedenle çıkan yangın korku dolu anların yaşanmasına neden oldu. Alev alev yanan daireye itfaiye ekipleri sokakların hem dar hem de düzensiz park eden araçların olmasından dolayı ilerlemekte güçlük çekti. Yangın çıkan dairedeki 4'ü çocuk 7 kişi yaralanırken biri çocuk 3 kişinin durumunun ağır olduğu öğrenildi. 

Yangın Bayrampaşa, Vatan Mahallesi'nde gece saat 02:00 sıralarında çıktı. Edinilen bilgiye göre; Engin Sokak'ta bulunan 4 katlı bir binanın en üst katında henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Alevlerin yükseldiğini gören mahalle sakinleri durumu hemen polis, itfaiye ve sağlık ekiplerine haber verdi. Olay yerine gitmeye çalışan itfaiye ekipleri sokakların hem dar hem de düzensiz park eden araçların olmasından dolayı ilerlemekte güçlük çekti. 

4'Ü ÇOCUK 7 KİŞİ YARALANDI
Bu sırada aynı apartmanda oturan bir kişi çocuklardan birini kurtararak dışarı çıkardı. İtfaiye ekipleri yangın çıkan daireden 4'ü çocuk toplamda 7 kişiyi kurtardı. Olay yerine gelen sağlık ekipleri evden çıkarılan P.K, G.K, K.K, E.K isimli çocuklara ilk müdahaleleri ambulanslarda yaparak en yakın hastanelere kaldırdı. Ayrıca itfaiye ekipleri yangın çıkan daireden anne Nehir Kaşıkçı ve babaanne Fatma Kaşıkçı ile baba Dursun Kaşıkçı'yı çıkararak sağlık ekiplerine teslim etti. Sağlık ekiplerinin ilk müdahalelerinin ardından anne, baba ve babaanne çevre hastanelere kaldırıldı. Hastanelere kaldırılan yaralılardan Baba Dursun Kaşıkçı ve babaanne Fatma Kaşıkçı ile çocuklardan E.K'nin durumlarının ağır olduğu öğrenilirken, diğer yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi. 
İtfaiye ekipleri yangının çıkış sebebini araştırırken, olayla ilgili soruşturma sürüyor. 

"BALKONDAN ALDIK ÇOCUKLARI"
Vatan Mahallesi Muhtarı Hikmet Özbir, "Yangının nasıl çıktığını bilmiyorum. Alevler başlayınca biz de sokağa döküldük. Ambulansı ve diğer yerleri aradık. Tabi yolların dar oluşundan dolayı itfaiye biraz geç kaldı. Alevler yükselince telaşa kapıldı insanlar. Sokaklarda arabalar yan yana durmasından dolayı itfaiye giremedi. 7 kişi mahsur kaldı, 7 kişi de oradan çıkarıldı. Çıkarılan 6 kişinin durumu iyiydi fakat, birisi Dursun Beyin durumu çok ağırdı. Allah inşallah onlara şifa verir onlara" dedi. 
Yangının çıktığı apartmanda oturan ve çocukları evin arka balkonundan kurtaran alt komşu Koray Güllüoğlu, "Balkondan aldık çocuğu, ablasını aldık. Sonra itfaiye diğerlerini çıkardı. Bir anda oldu, ben de yarım saat oldu eve girdim. Bir gürültü, sonra çığlıkları duyduk. İlk anda yukarı çıkmaya çalıştım. Sonra bir şeyler yıkıldı, alamadık ilk önce. Sonra çıkardık, öbür çocukları evin arka balkonundan benim kattan çıkardık. Sonra itfaiye diğerlerini ön taraftan aldı" dedi.

İTFAİYE EKİPLERİ DÜN GECE DE İLERLEMEKTE GÜÇLÜK ÇEKMİŞTİ
İtfaiye ekipleri yangını tamamen söndürerek dairede soğutma çalışması yaptı. Olay sonrası yangın çıkan daire kullanılamaz hale geldi. Polis ekipleri yangın sonrası olay yerinde çalışma yaptı. Dün gece de İstanbul Fatih'te bulunan Derviş Ali Mahallesi'nde yangın çıkmış, itfaiye ekipleri yine dar sokaklara hatalı park eden araçlardan dolayı olay yerine ulaşmakta zorluk çekmişti. Bazı itfaiye ekipleri de evlerin camlarına vurarak otomobil sahiplerini araçlarını çekmesi yönünde uyarıda bulunmuştu. 

Görüntü Dökümü:
---------------------------
- Olayın meydana geldiği yer
- Alev alev yanan dairenin görüntüsü (ÖZEL)
- Sokak içerisinde yaşanan panik anları (ÖZEL)
- Yangın çıkan daireden kurtarılan çocuğun görüntüsü
- İtfaiye ekiplerinin ilerlemekte güçlük çekmesi
- İtfaiye ekiplerinin çalışması
- Sağlık ekiplerinin yaralılara müdahalesi
- Vatan Mahallesi muhtarı ile röp (Hikmet Özbir)
- Çocuğu çıkaran vatandaş ile röp (Koray Güllüoğlu)
- Genel ve detaylar 

07.12.2018 - 04.48 Haber Kodu : 181207005

FATİH'TEKİ YANGIN DÜN GEÇİLEN GÖRÜNTÜLER
Görüntü Dökümü:
---------------------------
(CEP TELEFONU KAMERASI)
- Vatandaşa ait cep telefonu görüntüsü
- Alev alev yanan dairenin görüntüsü
- Mahalledeki panik anları 
- Genel ve detaylar
AKTÜEL
- Olayın meydana geldiği yer
- Yangın çıkan dairenin görüntüsü
- İtfaiye ekiplerinin çalışması
- Sağlık ekiplerinin beklemesi
- İtfaiyenin camlara vurması
- Polisin önlemi
- Vatandaş ile röp
- Genel ve detaylar 

06.12.2018 - 06.10 Haber Kodu : 181206007

==============================

6- D-100'DE TIR DEVRİLDİ, EDİRNE İSTİKAMETİ TRAFİĞE KAPANDI 

Haber-Kamera: Soner HASIRCIOĞLU / İSTANBUL
Silivri'de D-100 Karayolu'nda sabaha karşı seyir halinde giden TIR sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu karşı yöne geçerek devrildi. Kaza sonrası yol Edirne istikametinde trafiğe kapandı. Yaklaşık 3 saat kapalı kalan yol TIR'ın kaldırılmasıyla açıldı. 

Kaza, D-100 Karayolu Silivri mevkiinde sabaha karşı 04:00 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Tekirdağ istikametinden İstanbul yönüne seyreden 34 GH 6103 plakalı TIR, sürücüsünün Gümüşyaka mevkiinde direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kontrolden çıktı. TIR karşı yöne geçerek devrildi. Kaza sonrası TIR sürücüsü ve yanındaki arkadaşı hafif şekilde yaralandı. Yoldan geçen sürücüler yardıma koşarken bir yandan da durumu polis, itfaiye ve sağlık ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri yaralılara ilk müdahaleyi yaparak hastaneye kaldırdı.

D-100 KARAYOLU 3 SAAT KAPALI KALDI
Olay yerine çağrılan Istanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı vinç,  TIR'ı bulunduğu yerden kaldırmak için çalışma başlattı. Ağır hasar gören TIR yaklaşık 3 saatlik çalışma sonucu vinç yardımıyla yolun kenarına alındı. Belediye ekipleri yolda temizlik yaptı. Kapanan yol saat 07.00 sıralarında tekrar araç geçişine kontrollü bir şekilde açıldı. Yolun kenarına alınan TIR ve dorsesinin sabah saatlerinde kaldırılacağı öğrenildi. Kazayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor. 

Görüntü dökümü:
--------------
-TIR'dan görüntü
-TIR'ı kaldırma çalışması
-Ekiplerin çalışmaları 
-Genel ve detaylar 

07.12.2018 - 07.27 Haber Kodu : 181207005

=======================

 (ÖZEL)
7- JAPONLAR 'O UÇUŞ'UN MÜRETTEBATINI UNUTMUYOR

-JAPONLARIN KALBİNDE TAHT KURAN 33 YIL ÖNCEKİ ÖZEL UÇUŞU KABİN EKİBİ ANLATTI 

Haber-Kamera: Enver ALAS - İSTANBUL /
İran-Irak savaşı sırasında Tahran'da mahsur kalan 215 Japon'u başarılı bir operasyonla Türkiye'ye getiren THY uçağının mürettebatı, üzerinden 33 yıl geçmesine rağmen Japonlar'dan büyük saygı görüyor. Büyük minnettarlık duydukları kabin ve kokpit ekibini Japonya'nın özel etkinliklerine davet eden Japonlar, her vesileyle onları kahramanlıklarıyla anıyor. Önceki akşam Japonya İmparatoru'nun doğum günü vesilesiyle düzenlenen resepsiyona da davet edilen ekip, burada da büyük ilgi gördü. Tarihi uçuşun kabin amiri Ayşe Özalp, bu ilgi için, "Japon dostlarımız bizi unutmuyorlar, büyük saygı gösteriyorlar. Biz de onları unutmayacağız" derken, kabin memuru Müge Sayar ise "Japon halkı bizi kahraman olarak görüyor. Bugün burada gördüklerinde bile minnet duygularını ifade ediyorlar" ifadesini kullandı. 

1985'teki İran-Irak savaşı sırasında mahsur kalan 215 Japon vatandaşın kurtarılması için Türkiye'den gönderilen özel uçakta, gözlerini kırpmadan görev alan 11 kişilik mürettebat arasındaydılar. Bombaların ortasında kalan Japonlar'ı başarılı bir operasyonla havalimanından alıp Türkiye'ye getirerek, kahramanlık destanı yazdılar. Japon halkı, başta uçağın mürettebatı olmak üzere Türkiye'ye hep minnet duydu. Japonlar, 'yüzyılın sınır ötesi kurtarma operasyonu' adını verdikleri olayın kahramanlarını hiç unutmadı. 3'ü kokpit 8'i kabin olmak üzere 11 kişilik mürettebata 2006 yılında Tokyo'da Japon İmparatorluk Nişanı verildi. 215 Japon'un kurtarıldığı bu olay, Japonya'da tarih kitaplarında yer alırken; Türk-Japon ortak yapımı bir sinema filmi ile belgesellere konu oldu. Türk ve Japon dostluğunun gelişmesinde önemli katkı sağlayan ekip, hem Japonya'da hem Türkiye'de yapılan birçok etkinliğe de özel olarak davet ediliyor. 
 
JAPONLAR'DAN BÜYÜK İLGİ
19 Mart 1985'te THY'nin TC-JAY tescilli 'İzmir' adlı DC10 tipi uçağıyla İstanbul-Tahran arasında güç koşullarda gerçekleşen 9,5 saatlik tarihi uçuşta yer alan kabin ekibi, önceki akşam bir kez daha Japonlar'dan büyük ilgisiyle karşılaştı. Japonya İmparatoru Akihito'nun doğum günü vesilesiyle Japonya Başkonsolosluğu tarafından Beşiktaş'ta bir otelde resepsiyon düzenlendi. Japonya'nın İstanbul Başkonsolosu Hisao Nishimaki'nin ev sahipliğinde gerçekleşen resepsiyonun özel konukları arasında 'Tahran Seferi'nde görevli 8 kişilik kabin ekibinden, kabin amiri Ayşe Özalp, Manolya Komutan, Deniz Cansız, Müge Sayar, Nuray Şalcı ile bugün hayatta olmayan pilotların ailelerinden temsilciler vardı. 

TARİHİ OPERASYONUN KABİNDEKİ DETAYLARI 
Emeklilik günlerini yaşayan kabin görevlileri, 33 yıl önceki olayda Japonları Tahran'dan kurtarma sırasında kabinde yaşananları 'ya anlattı. Uçuşun riskli olmasına rağmen görev almayı tercih ettiğini belirten, Ayşe Özalp, "O gün sabah nöbetine geldim. Uçuş tebliğ edildiğinde kabul ettim. Riskli bir uçuştu. O uçuşta ben ve arkadaşlarım görev aldık. Tahran'dan kalkıp Türkiye sınırına geçtiğimizde ateşkes bitmişti. Uçağın arızalanması durumunda biz de orada kalabilirdik. Ancak görevi kabul ettikten sonra böyle şeyler düşünülmüyor. Uçağın bütün hazırlıkları İstanbul'da yapılmış, yiyecek içecek ikramı uçağa yüklenmişti" dedi. 

"GURUR DUYUYORUM"
Yaşadıkları tarihi olayın hafızalarda halen taze olduğunu vurgulayan Kabin Amiri Özalp,  şöyle konuştu:
"Japonlar bu tarihi bize hiç unutturmuyorlar. Her yıl bizi sık sık arıyorlar. Bize 2006 yılında Tokyo'da Japon İmparatorluk nişanı verdiler. Japon dostlarımız bizi unutmuyor biz de onları unutmayacağız. Japonlar özel insanlar. Bu olayın ardından bize inanılmaz ilgi gösterdiler. Bizi tanıyan her Japon, büyük saygı gösteriyor. Bizimle fotoğraf çektirmek istiyorlar. Tabii, hala inanamıyoruz; çünkü üzerinden çok zaman geçti. Gurur duyuyorum, iyi ki bu uçuşa katılmışım."

"JAPONLARIN KALBİNDE TAHT KURDUK"
Deniz Cansız ise uçuş görevinin kendisine tebliğ edilmesiyle ilk başta korkuya kapıldığını ancak mahsur kalan Japonların yerine kendini koyduğunu ve görevi bundan sonra kabul ettiğini dile getirdi. Cansız, "İlk başta korkmadım dersem yalan olur. Ancak kendimi o insanların yerine koyduğumda heyecanlandım ve kutsal bir görev olduğunu düşünerek kabul ettim. O anda bütün korkumuzu da unuttuk. Uçak Tahran'a indiğinde havalimanındaki Japonların koşturmaları, hiçbir karışıklığa meydan vermeden sırayla koltuklarına oturup arkadan gelenlere yer açmaları; gerçekten çok heyecan vericiydi. O gün o uçakta olduğum için çok mutluyum. Hem o insanların kalbinde büyük bir taht kurduk hem de bir imparator tarafından onurlandırılmak bizim için çok kutsal bir şey oldu. Ömrümün sonuna kadar bunu gururla taşıyacağım" diye konuştu. Uçağın Tahran'dan hareket etmesiyle Japonların da çok heyecanlı olduğunu aktaran Cansız, "Japonlar bir an önce uçağın Türk hava sahasına girmesini istiyorlardı. Kaptan, Türk hava sahasına girdiğimizi anons ettiğinde büyük bir alkış koptu. Uçak, İstanbul'a indiğinde bütün yolcular mutluluktan havalara uçtu" diyerek kabinde yaşanılanları dile getirdi.  

"TARİH DERSİ KİTAPLARINDA OKUTULUYOR"
"Japon halkı bizi kahraman olarak görüyor" diyen Müge Sayar ise "Bize her zaman 'kahraman' olduğumuzu hissettirdiler. Bugün burada gördüklerinde bile minnet duygularını ifade ediyorlar. Son derece vefalılar. Kızım Japon tarihi dersi aldı; orada bile bizim adımızın geçtiğini bu olayın tarih dersi kitaplarında okutulduğunu biliyoruz. Bu çok güzel bir duygu" ifadelerini kullandı. 
Tahran uçuşunda kabin ekibinin en kıdemsizi olan Nuray Şalcı da, uçuşun bütün ekip için kahramanlık öyküsüne dönüşen bir anı olduğunu söyledi. Şalcı, "Bu kahramanlık hikayesinde yer aldığımız için çok mutluyuz. O insanların kendilerini kurtaracak uçağa koşarak gelip yerlerine oturmaları çok güzel bir anıydı. Tahran'dan dönüşte tehlikeyi iyice anladık. Savaş alanından kaçan insanların konuşmaları, çığlıkları bize gerçeği gösterdi" diye konuştu. 

BAŞKONSOLOSTAN TÜRK-JAPON DOSTLUĞU VURGUSU
Resepsiyonda konuşan Japonya Başkonsolosu Hisao Nishimaki de Ertuğrul Fırkateyni olayından sonra Türk-Japon Dostluğunun tarihsel gelişim süreci içerisinde  en büyük olaylardan birinin Tahran'daki kurtarma operasyonu olduğunu ifade etti. 

"YÜZYILIN KURTARMA OPERASYONU"
İran-Irak Savaşı şiddetlendiği sıralarda, bir Japon firmasının çalışanları ve ailelerinin aralarında bulunduğu 215 Japon, Tahran'da  mahsur kalmıştı.  Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in, İran hava sahasından geçecek sivil uçakların bile vurulacağını ve saldırının 19 Mart'ta başlayacağı açıklaması Japonlar'ın tahliye edilmesini zorunlu kılmıştı.  Ancak ülkeden ayrılamıyorlardı. Çünkü yabancı havayolu şirketleri, kendi vatandaşlarına öncelik tanıyor, Japon havayolu firmaları ise riskli sayılabilecek bir uçuş için İran ve Irak'tan garanti alınmasını şart koşmuştu.  Tahran'da adeta sıkışıp kalan 215 Japon'un yardımına Türkiye yetişti. Dönemin Tahran'daki Türk Büyükelçisi İsmet Birsel'in talebi ve Başbakan Turgut Özal'ın talimatıyla, Japonlar'ın Türkiye'ye getirilmesi için THY özel bir uçuş planladı. 19 Mart günü Tahran'a çok zor şartlar altında gerçekleşen uçuşun ardından Japonlar İstanbul'a getirilmişti. 

TARİHİ UÇUŞUN KOKPİT VE KABİN EKİBİ
THY uçağında o gün görev alan pilotlar, Orhan Suyolcu ve Ali Özdemir bugün hayatta değil. Koray Gökberk uçuş mühendisi olarak uçakta bulunurken, kabinde ise Ayşe Özalp, Sevil Atıcı, Manolya Komutan, Deniz Cansız, Nazan Akünler, Emine Köprülü, Müge Sayar, Nuray Şalcı görev yapmıştı. 

Görüntü Dökümü
------------------
-Resepsiyonda yer alan emekli kabin ekibi
-Tarihi uçuşun tanıkların açıklamaları
-Uçuşun ayrıntılarını anlattılar
-Kabin amiri Ayşe Özalp ile röp
-Deniz Cansız ile röp
-Müge Sayar'ın ve Nuray Şalcı'nın açıklamaları
-Elbiselerine taktıkları 'Japon İmparatorluk Nişanları' 
-Nişanların yakın görüntüsü
-Törene katılanlar
-Başkonsolos'un konuşması
-Japon geleneksel müzik aletleriyle verilen konser
-Genel ve detaylar

07.12.2018 - 10.32 Haber Kodu : 181207032_
==========================

8- İSTANBUL-SİNGAPUR HATTININ ÇOCUK MENÜSÜNÜ ONLAR SEÇTİ

Haber-Kamera: Enver ALAS,İSTANBUL,()
Singapur Havayolları, '7 Aralık Uluslararası Sivil Havacılık Günü'nü özel bir etkinlikle kutladı. Singapur Havayolları Türkiye ve SosyalBen Vakfı iş birliğiyle gerçekleşen etkinlikle daha önce hiç uçağa binmemiş 30 çocuk, Singapur Havayolları'nın önümüzdeki dönemde servis edilecek olan çocuk menüsünü belirledi. Uluslararası Sivil Havacılık Günü kapsamında gerçekleşen programa, Fuat Soylu Ortaokulu öğrencileri özel olarak seçildi. Kendilerine ait biniş kartlarını alan çocuklar, önce uçuş simulasyon alanına geçti ve burada havacılık sektörü hakkında bilgilendirildi. Menü kartları için her bir çocuğun daha önceden 'uçuş hayallerini' çizdikleri resimler kullanılarak, onlara sürpriz yapıldı. Sunulan birbirinden lezzetli yemekleri deneyen çocukların en yüksek puanı verdiği menü ise bundan sonra Singapur Havayolları'nın İstanbul-Singapur rotasındaki çocuk yolculara ikram edilecek.  
 
Singapur Havayolları Türkiye Genel Müdürü Mark Seah, "Bu yılki Uluslararası Sivil Havacılık Günü'nü, havayolu operasyonlarının bir bölümünü deneyimlemek üzere 30 özel davetliyle kutlamaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Çocukların gelişiminde önemli rol oynayan SosyalBen Vakfı ile bu projede işbirliği yapan Singapur Havayolları, topluma katkı sağlamak ve gelecek nesillerimize hayallerini gerçekleştirmeleri için ilham vermeyi ümit ediyorum" diye konuştu. 

"30 ÇOCUKLA ÖZEL BİR ETKİNLİĞE İMZA ATTIK"
SosyalBen Vakfı Kurucusu Ece Çiftçi ise "SosyalBen Vakfı olarak, 5 senedir tüm dünya çocuklarının yeteneklerini ve sosyal benliklerini geliştirmeleri için çalışıyoruz. Bu kapsamda şimdiye kadar sayısız katma değer sağlayan aktivite gerçekleştirdik. Bugün Singapur Havayolları desteğiyle gönüllü SosyalBen'ler ve 30 çocukla çok özel bir etkinliğe imza attık. Daha önce havacılık konusunda yeterli bilgiye sahip olmayan çocuklarla havacılık sektörünü tanıdık, onların yeteneklerini ve hayal güçlerini kullanarak çok keyifli ve anlamlı bir gün geçirdik" ifadelerini kullandı. Etkinliğin sonunda çocuk jürilere katılım sertifikaları ve teşekkür hediyeleri sunuldu.  

Görüntü Dökümü
-------------------
-Etkinliğe katılan öğrenciler
-Öğrencilere biniş kartlarının verilmesi
-Jüri üyesi olan öğrencilerin menüyü test etmesi
-Ece Çiftçi ile röp
-Mark Seah ile röp
-Çocukların açıklamaları
-Toplu fotoğraf
-Genel ve detaylar