Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, Ülker Stadyumu Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi’nde bulunan 1907 Tribünü’nde düzenlediği basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

"FUTBOL TAKIMIMIZA GÜVENİYORUM”

Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, Spor Toto Süper Lig'de şampiyonluk mücadelesini veren takımlarına güvendiklerini belirterek, "Futbol takımımıza ben güveniyorum. Daha 5 maç ve 15 puan var. Arada 5 puan fark var. Bundan 3 hafta önce İspanya Ligi'nde Barcelona 9 puan farkla öndeydi. Dün akşam itibariyle Barcelona ve Atletico Madrid'in puanları 76, Real Madrid'in puanı ise 75. Ne olacağı belli değil. Aynı şekilde bizde de olabilir. Biz oyuncularımıza, teknik heyete inanıyoruz. Kendimize de inanıyorum. Son maçta şampiyon belli olacak" ifadelerini kullandı.

"İSTEYEN İSTEDİĞİ YERE GİDEBİLİR"

Sezon sonunda sözleşmesi bitecek olan futbolcuların Caner Erkin ve Gökhan Gönül'ün durumu hakkında ise Başkan Yıldırım, "İsteyen istediği yere gider. Kulüpler bütçelerini yeniden düzenlemeli. Şartlarımız bu. Daha iyi şartla buluyorlarsa gitsinler. Caner ve Gökhan'ın aldığı para Avrupa ayarında 5. Bu oyuncularla Trabzon maçından sonra konuşmaya başlayacağız. Anlaştıklarımız kalacak. Acelesi de yok. Tümer Metin, Beşiktaş'ın kaptanı değil miydi? Olabilir yani. Profesyonel oyuncular" diye konuştu.

“SARILSA SORUN, YANINDAN GEÇİP ELİNİ UZATMASA SORUN

Basın mensuplarının Hollandalı futbolcu Robin van Persie'nin, Mersin İdmanyurdu maçında golü ardından hocasına sarılması ile ilgili soruya ise Başkan Yıldırım, "Neden kafasından çizgi geçen insanlarız? Adam sarıldı. Sarılsa sorun, yanından geçip elini uzatmasa sorun. O anki insani duygulardı. Onlar küs de dargın da olabilir. Birbirimizi seviyoruz. Bende bir şey olduğunda belki de en çok sevdiğimden, kızdığıma sarılırım. İnsani duygular neden istismar ediliyor? Neden sarıldı mı diyeyim?" diye cevap verdi.

“DEYİN Kİ SANA İHTİYACIMIZ YOK, KESİN ATIN”

Volkan Demirel konusunda inat edilmemesi gerektiğini ifade eden Yıldırım, "Volkan'a talimat veriyormuşum. Bunlar basit şeyler. Bunlar olmaz, bunları hiç kimse yapmaz. Milli takımda kendisine küfür edildiği için stadı terk etti. Acilen geri dönmesi lazım diye telefon ettiler. Yoksa milli takım ceza alırız dediler. Kaptan Emre'yi aradım, bulun götürün dedim. Hocasından ayrılırken, Fatih Terim'e söylemiş. Fatih Terim arabasını vermiş, göndermiş. O zaman daha niye inat ediyorsunuz. Deyin ki sana ihtiyacımız yok, kesin atın. 'Bizim ona ihtiyacımız yok, Volkan kötü kaleci' deyin, kesin atın. Türk Milli Takımı, kötü giderse faturası kime çıkacak? Hocaya çıkmayacak. Ne ona çıkacak. Maaşını, parasını alıyor. Millete çıkacak. Kan davası gütmenin manası yok” dedi.

“AYKUT KOCAMAN BENDEN SONRA GELEBİLİR”

Basın mensuplarının, "Teknik Direktör Aykut Kocaman tekrar gelebilir mi?" sorusuna ise Yıldırım, “Aykut Kocaman benden sonra gelebilir. Beni ilgilendirmez. Çaykur Rizespor maçı dönüşü olay olmasaydı bize geçen sezon şampiyonduk. Otobüse kurşun geliyor. Ölümle karşı karşıyayız. Yabancıların psikolojik durumuna bakın. Travmalar yaşadık. Devlet bulmuyor, bulamıyor. Mehmet Topal'ın arabasına da ateş açıldı. Bunların hepsi travma. O çocukların saha dışında, arkada yaşadıklarını bilmiyorsunuz” dedi.



“BEŞİKTAŞ O ZAMAN ROBIN VAN PERSIE’Yİ ALSAYDI”

Basın mensuplarının geçen gün bir Beşiktaş yöneticinin Hollandalı yıldız futbolcu Robin van Persie’nin, bonservis bedeli ödenmeden alınabileceğini iddia ettiğinin hatırlatılması üzerine Başkan Aziz Yıldırım, “O zaman Robin van Persie’yı alsaydılar. Alamadılar” şeklinde cevap verdi.

“BEN GİDENE KADAR STADA ONLARI SOKMAM”

Mersin İdmanyurdu maçında Diego Ribas, Robin van Persie ve Nani için, “Bunların hiçbiri Türkiye'ye gelmese canlı görme şansınız var mıydı?" diyerek şunları söyledi:

"Başarılı olamayabilirler. Gomez, Fiorentina'da hiçbir şey yapamadı. Ellerinden göndermek için uğraştılar. Beşiktaş aldı, gayet güzel oynadı. Niye böyleyiz toplum olarak, çözemiyorum. Sow'u biz göndermedik. 17 milyon Euro sözleşmesi de vardı. Bunu getirdiler ve biz de mecburen verdik. Nani, Van Persie, değişik bonservisleri var. Hepsi büyük paralara satılırlar, giderler ama arkada bağıranlar bir daha bunları göremezler. Ben gidene kadar stada onları sokmam. Yıl sonunda konuşma yapacağım, gerekirse kongre de yaparım”

Bir gazetecinin, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yapılan toplantıya neden katılmadınız?" sorusuna ise Başkan Aziz Yıldırım, “Arkadaşlarımla beraber hapse düştüm. Kulüpler Birliği Vakfı'nda başkandım. 160 milyon Euro olan yayın havuzunu 450 milyon Euro’ya çıkardım. Sonra bana teşekkür ettiler. Hep diğer kulüplerin haklarını savundum. Hapse girdim, hiç kimse ziyaretime gelmedi. Bir daha da onların toplantısına gitmedim. Görüşmelere Şekip Bey ve Sayın Cumhurbaşkanının toplantılarına da Mithat bey gitti. Randevuyu Cumhurbaşkanı'ndan Kulüpler Birliği istiyor. Sayın Cumhurbaşkanı kabul ediyor. O gün Cumhurbaşkanı'na Kulüpler Birliği'nin randevu isteğiyle gidildi. Terörden dolayı bir araya gelelim diye olmadı. Kendileri randevu aldı. Ben davetli miyim? Kimin davetlisiyim? Kulüpler Birliği'nin başkanının davetlisiyim. Benim pozisyonumdaki bir insan gidebilir mi? Siz karar verin” şeklinde cevap verdi.