Türkiye ve Avrupa arasında Geri Kabul Anlaşması ile paralel devreye girmesi beklenen vize serbestîsi için Türkiye’nin tanıdığı süre yılbaşında doluyor. Mülteci dalgası altında kalan AB, alınan önlemlerle göçmen akını kesilince, ne Türkiye’ye verdiği ‘vize serbestîsi’ ve 3 milyar Euro’luk mali destek sözlerini tuttu, ne de Halep ve İdlib’te yaşanan yeni katliamlar için harekete geçti. AB, akan kanı durdurmak yerine yeni göç dalgalarına karşı adeta yeni Berlin duvarları örmeye başladı.
AVRUPA ASYA BLOĞU
Avrupa Birliği Türkiye ile yapılan Geri Kabul Anlaşması’nın iptali olasılığına karşı içeriği hakkında bilgi vermediği bir B planı hazırladığını açıkladı. İçerik gizli tutuluyordu ancak AB, göçmenlerin güzergahı olan Türkiye-Bulgaristan-Yunanistan, Rusya-Ukrayna-Letonya-Litvanya, Danimarka-Hollanda, Macaristan-Çek-Sırbistan-Almanya, Fransa-İngiltere, İspanya-Fas arasında yeni sınır duvarları ve sınır polisi uygulamasına başlayarak, B planının mültecileri kaderine terk etmek olduğunu gösterdi. AB’nin B planı, soğuk savaş döneminde Doğu ve Batı bloğunu ayıran Berlin Duvarı gibi, Türkiye ve Rusya sınırına duvar örerek fiilen yeni bir Avrupa-Asya bloğu oluşturdu.
TÜRKİYE’DE 2 KATI
BM rakamlarına göre, Eylül ayı itibariyle tüm Avrupa ülkelerindeki toplam Suriyeli mülteci sayısı, 1 milyon 151 bin. Türkiye’de ise 2 milyon 700 bini Suriyeli olmak üzere 3 milyon mülteci barınıyor.
ORTADOĞU’DA SAVAŞI BİTİRSİNLER
Yıldız Teknik ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Nurşin Ateşoğlu Güney, sadece Hıristiyan göçmenlere kapısını açan AB’nin Türkiye-Bulgaristan arasında adeta ‘Haçlı polisi’ diktiğini söyledi. Güney, Avrupa’nın Suriye ve Irak’ta güvenli bölge oluşturulması ya da savaşın sona erdirilmesi yönünde adım atmayarak, Türkiye’yi ve savaş ortamında yaşayan insanları kaderine, ölüme terk ettiğini anlattı. (Star)
