Türk Kızılayı, 14 Haziran Gönüllü Kan Bağışçıları Günü dolayısıyla İzmir’de düzenli kan veren gönüllü bağışçılarını plaket, altın, gümüş ve bronz madalya ile onurlandırdı.
Hilton Oteli’nde düzenlenen 14 Haziran Gönüllü Kan Bağışçıları Günü İzmir Valisi Mustafa Toprak, İl Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya, Kızılay Ege Bölge Müdürü Gökay Gök ve çok sayıda gönüllü bağışçının katılımıyla kutlandı. Kutlama töreninde en çok kan bağışı yapan kişilere plaket, altın, gümüş ve bronz madalya verildi.
RAMAZANDA BAĞIŞ SIKINTISI”
Türk Kızılayı Ege Bölgesi Kan Merkezi Müdürü Gökay Gök, her yıl geleneksel olarak toplandıklarını ve bu sayede kan bankacılığında yol haritası çizerek bilgi paylaşımlarında da bulunduklarını ifade etti. Ramazan ayının gelmesi ile birlikte vatandaşlara çağrıda bulunan Gök, "Her yıl ramazan ayında kan sıkıntısı yaşıyoruz. İl ve ilçe müftülerimiz vaazlarında kan vermenin gerekliliğini belirtiyor. Hepsi bilgi sahibi bu sayede cemaate doğru bilgi vererek cuma ve teravih namazlarında vatandaşları bilinçlendirerek kan bağışına yönlendiriyor. En sıkıştığımız temmuz-ağustos aylarında sayın müftümüz yardımcı oluyor. Tüm vatandaşlarımız bilinçlenerek kan vermeye koşuyor” dedi.
Gelişmiş ülkelerde kan bağışının yüzde 5 olduğuna değinen Gök, Türkiye’de bu rakamın yüzde 2,5 olduğu ve sayının yüzde 5’leri bulması ile Türkiye’de hiçbir hastanın kan ihtiyacı kalmayacağını, her türlü kanın bulunabilir hale geleceğini kaydetti.
“İZMİR’DE SINIFTA KALDIK”
Ege Bölgesi illeri arasında gönüllü bağışçı anlamında en geride İzmir’in yer aldığını dile getiren Gökay Gök, “İzmir’de hâla sınıfta kaldık. Manisa, Uşak, Denizli, Muğla kendi ilinin kan ihtiyacını karşılıyor, fazlasını İzmir’e gönderiyor. Ama İzmir kendi ihtiyacını karşılayamıyor. Bu konuyla ilgili araştırma yapıyoruz ve bu sıkıntıyı aşmaya çalışacağız” dedi.
“İNSANLARIMIZIN KAFASINDA ÖNYARGI VAR”
İzmir’in yıllık kan ünite ihtiyacının 200 bin olduğunu belirten Gök, şunları söyledi: “2014 yılında yapılan kan bağışı sayısı 125 bin 68 ünite ancak daha 45 bin üniteye ihtiyacımız var. Ne yazık ki çok fazla önyargı ve yanlış bilgi var. ‘Kızılay kanı parayla satıyor, doğru kullanıyor mu çöpe atıyor mu’ gibi yanlış bilgiler oldu. Biz bu yüzden eğitim düzenledik. Aralarında üniversite öğrenciler, din adamları, muhtarlar, kamu kurum ve kuruluşlarının yer aldığı 1 milyon kişiye ‘gönüllü kan bağışçısı’ eğitimi verdik. Herkese ulaştık ama bu rakamlar hâla yetersiz ve insanlarımızın kafalarında ön yargılar var.”
İzmir’in kan konusunda kendine yetebilmesi için projelerini paylaşan Kızılay Ege Bölgesi Müdürü Gökay Gök, kan alma birimi, örnek yaşam evi kurmak istediklerini ancak büyükşehirlerde onay alamadıklarını ifade etti.
TÜRK KADINLARI AVRUPALI KADINLARIN GERİSİNDE
Türkiye’de kan bağışının düşük olduğu kadar kadınların da kan vermeye yanaşmadıklarına dikkat çeken Gök, şöyle konuştu: “Kadınlar daha kansız olarak görülüyor ancak bu noktada biz erkeklerin de ego tatmini söz konusu olabilir ancak kadınlarımızı cesaretlendirmeliyiz. Avrupa’daki kadınların kan değerleri ile Türkiye’deki kadınların arasında fark var. Bayan bağışçı oranı ülkemizde yüzde 15 civarında bulunuyor. Özellikle kadınları kan vermeleri konusunda desteklememiz lazım.”
Lösemi, kan kanseri, trombosit aferezi ve bir çok hastalık için bağış çağrısında bulunan Gök, kan bağışında olduğu gibi kök hücre bağışı yapılırken de insanların hiçbir şekilde acı çekmediğini ve bağışın aynı kan vermek gibi olduğunu belirtti.
“NASIL OLSA BİRİ VERİR DEMEYİN”
Gönüllü kan bağışları konusunda gelişmiş ülkelere nazaran Türkiye’nin ve İzmir’in yetersiz kaldığına işaret eden İzmir Valisi Mustafa Toprak da şunları söyledi: “İzmir’in yıllık kan ihtiyacı 200 bin ünite iken buna karşılık kan bağışı 2014’te 120 bin 68’de kalmıştır. Bu anlamda gayretlerimizi yoğunlaştırmamız gerekiyor. Kendi kanından başka birine can vermek hayattaki en ulvi yardımlardan biridir. Ülkemizde birçok hasta tedavisi için kan bekliyor. Bir çok kişi zamanında kan temin edilmediği için hayatını kaybedebiliyor. Anonslarda duyduğumuz kan bağışı taleplerini ‘nasıl olsa biri verir’ diye önemsemiyoruz. Bağışta bulunarak hiçbir şey kaybetmezken bir hayat kazandırabiliriz. İşte hayat kurtarmak bu kadar kolay olabilir. Kan bağışı yapmak hepimizin ortak uğraşı ve elinde diye düşünüyorum. Bütün sağlıklı vatandaşlarımızı kan vermeye davet ediyoruz."
Programın sonunda Türkiye’de en fazla kan bağışında bulunan gönüllülere ödül verildi. Gönüllü bağışçı Ahmet Bahadır Alpsan da, 162 ünite kan vererek en fazla kan veren kişi olarak ödülünü aldı.