Bazen MHP Lideri
Devlet Bahçeli
bazen de
Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan,
Nazım Hikmet'in
şiirlerinden alıntı
yapıyor ya...
"Atatürk'ün şehri"
Samsun tablosu da
böyle bir alıntıyı
hak ediyordu...
Tıpkı, Nazım Hikmet'in "Sen mutluluğun resmini yapabilir misin
Abidin?"

diye ünlü Türk ressam
Abidin
Dino'ya seslendiği
gibi...
Samsunluların,
Cumhuriyet'in 100. Yılı
coşkusunu
görüp de
mutluluk duymayanın
aklına şaşarım...

Şehrin en işlek caddelerindeki
ev ve işyerlerine
asılan,
sitelerin
girişleri ve bloklarda
boy gösteren devasa 
Türk bayrakları,
havai fişekli kutlamalar,
hele de Cumhuriyet Meydanı'ndaki insan
seli...
Çocuk, genç,
yaşlı kadın ve
erkek,
Cumhuriyet Meydanı'nda
gerçek bir bayram
coşkusunu
yaşıyordu...
Cumartesi günü ise
bambaşka
bir 
duygu yaşadım...

Bir markette alışveriş yaptığım sırada
içeriye giren Türk bayraklı ve kırmızı-beyazlı balonlu
onlarca genç,
hiçbir rahatsızlık vermeden büyük bir nezaketle
bayramımızı kutladı...
Sordum;
Duruşehir Uğur Kurs
öğrencileriymiş...
O gün
bölgedeki bütün esnafı
ziyaret etmişlerdi...
Duygulandım!..
Ben de fotoğraflarını çekip,
sosyal medyada paylaştım...
Çünkü, bizler böylesine
içtenliklere 
hasret kalmıştık...
Hafta boyu, Cumhuriyet Meydanı'ndaki
etkinlikleri, gazetedeki
odamdan izlerken de
zaman zaman
doruklara ulaşan
duygulu anlar 
yaşadım...
Sadece ben değil, elbette...
Sahra Sıhhiye Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığı
bandosunun
çaldığı
milli marşları
dinleyen
o yaşlı insanların
gururla
diklenişini
görebilseydiniz!..
Göremeyenler için
bizler de
Kanal S ve Samsun Canlı Haber TV'den
bu etkinliklerin birçoğunu
canlı yayınladık...
Cumhuriyet Meydanı'nda
başı açık ya da kapalı,
kara çarşaflı
veya
kot pantolonlu
kadınlar;
çember ya da
kirli sakallı
erkekler
ile rengarenk
giysili 
çocukların
ortaya koyduğu tablo,
gizli-açık
rejim düşmanlarına
adeta "Biz buradayız"
hatırlatması yapıyordu...
Nazım Hikmet'le 
yazıya başlamıştık, onunla bitirelim...
"Saman sarısı" adlı şiirinde,
"Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin?"
diye soran
Nazım Hikmet,
Küba Devrimi'nden duyduğu
mutlulukla
devam ediyordu:
"Çok şükür çok şükür bugünü de gördüm
Ölsem gam yemem gayrının resmini yapabilir misin üstad?"
...
Samsunluların
ortaya koyduğu
coşku da bizlere adeta
"Çok şükür çok"
duygusunu yaşattı...
Cumhuriyet'in değerlerine
sahip çıkarak
ebediyete
kadar
yaşatma çabası
içinde
olanlara
"Selam";
manevi şuurda
Peygamber
Efendimiz,
milli şuurda
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün
izinde yürümeye
"devam" diyorum...
Yaşasın Cumhuriyet!..