Tarih ve Kültürün Kalbi: Çarşamba
Samsun’un doğusunda yer alan Çarşamba, yalnızca verimli topraklarıyla değil, aynı zamanda zengin tarihî ve kültürel mirasıyla da öne çıkar. Yeşilırmak’ın iki yakasında kurulu bu kadim yerleşim, Orta Karadeniz’in en eski yaşam alanlarından biridir. Antik dönemden itibaren hem ticaret yollarının kesiştiği hem de kültürlerin buluştuğu bir merkez olmuştur.
Osmanlı döneminde hızla büyüyen Çarşamba, köprüleriyle, camileriyle ve mahalle dokusuyla klasik Anadolu kent yaşamının örneklerini taşır. Bugün ilçede gezerken, taş sokaklar, ahşap cumbalı evler ve minare sesleriyle geçmişin dingin atmosferine adım atmak mümkündür.
Çarşamba’nın tarihi mirası, yalnızca taş yapılarda değil, insanların yaşama biçiminde ve toplumsal ilişkilerinde de kendini gösterir. Bu yönüyle ilçe, Samsun’un kültürel sürekliliğini sağlayan en önemli merkezlerden biridir.
Yeşilırmak Üzerinde Zamanı Bağlayan Köprüler
Çarşamba’nın simgelerinden biri olan Tarihi Taş Köprü, 1890’lı yıllarda inşa edilmiştir ve Yeşilırmak’ın iki yakasını birbirine bağlar. Yaklaşık 250 metre uzunluğundaki bu köprü, kesme taş işçiliğiyle dönemin mühendislik başarısını yansıtır. Taş Köprü, yalnızca ulaşımı sağlamakla kalmaz; aynı zamanda ilçenin kimliğinin bir parçasıdır.
Köprünün çevresi, günümüzde hem fotoğraf tutkunlarının hem de tarih meraklılarının uğrak noktasıdır. Gün batımında köprüden bakıldığında, Yeşilırmak’ın sularında yansıyan eski mahalle siluetleri eşsiz bir manzara oluşturur.
Çarşamba’da ayrıca daha küçük ölçekli ahşap ve kemerli köprüler de bulunur. Bu yapılar, Osmanlı dönemi zanaatkârlığının örnekleridir. Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre, Çarşamba ilçesinde tescilli 15’e yakın köprü ve su yapısı bulunmaktadır.
Bu köprüler yalnızca fiziki geçişleri değil, zamanın ve kültürün sürekliliğini de sembolize eder. Her biri, geçmişle bugün arasında sessiz bir bağ kurar.
Asırlık Camiler ve Manevi Dokular
Çarşamba, Osmanlı döneminde inşa edilen camileriyle bölgenin dini ve mimari mirasını taşır. İlçenin merkezinde yer alan Göğceli Camii, 1206 yılında tamamen ahşaptan yapılmış olup Türkiye’nin en eski ahşap camilerinden biridir. Çivi kullanılmadan inşa edilen bu yapı, Selçuklu mimarisinin Anadolu’daki nadir örneklerinden biridir.
Göğceli Camii’nin çevresindeki mezarlık, aynı döneme ait taş süslemeleriyle dikkat çeker. Cami, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından koruma altına alınmış ve UNESCO’nun “Somut Olmayan Kültürel Miras” listesine aday gösterilmiştir.
Bir diğer önemli yapı ise Hacılıçay Camii’dir. Osmanlı döneminin klasik üslubunu taşıyan bu cami, taş ve ahşap işçiliğiyle öne çıkar. Caminin avlusundaki şadırvan, bölge halkının toplanma noktalarından biridir.
Bu camiler, yalnızca ibadet mekânı değil, aynı zamanda toplumsal birlikteliğin merkezleri olmuştur. Bayram sabahları, kandil geceleri ve cuma buluşmaları hâlâ bu manevi mekânlarda yaşatılır.
Eski Mahalle Kültürü: Komşuluk, Gelenek ve Zamanın Ritmi
Çarşamba’nın eski mahalleleri, Anadolu’nun dayanışma kültürünü yansıtır. Ahşap evler, dar sokaklar ve taş avlular, geçmişin yaşam biçimini bugüne taşır. Her mahallenin kendi hikayesi, kendi gelenekleri vardır.
Kemer, Beyyenice, Gökçeli gibi mahalleler, hem mimari dokusunu hem de sosyal dayanışma kültürünü koruyabilmiş yerlerdir. Burada hâlâ “komşu hakkı”, “imece” ve “sofra paylaşımı” gibi kavramlar günlük yaşamın bir parçasıdır.
Kadınlar sabah erken saatlerde sokakları süpürür, evlerin önünde oturarak sohbet eder. Akşam olduğunda mahalle aralarında çocukların oyun sesleri yankılanır. Bu yaşam biçimi, Çarşamba’nın kültürel sürekliliğini sağlayan en önemli unsurlardan biridir.
Mahallelerde ayrıca geleneksel el sanatları da yaşatılmaktadır. Ahşap oymacılığı, fındık kabuğundan yapılan süs eşyaları ve yöresel dokumalar, hem kültürel mirasın hem de yerel ekonominin bir parçasıdır.
Çarşamba’nın Tarihi ve Kültürel Mirası
1. Çarşamba’daki en eski yapı hangisidir?
Göğceli Camii, 1206 yılında yapılmış olup Çarşamba’nın ve hatta Türkiye’nin en eski ahşap camilerinden biridir.
2. Tarihi Taş Köprü’nün önemi nedir?
Tarihi Taş Köprü, 19. yüzyılın sonlarında Yeşilırmak üzerine inşa edilmiş olup ilçenin iki yakasını bağlar. Hem ulaşım hem de sembolik anlamda Çarşamba’nın simgesidir.
3. Çarşamba’nın eski mahalleleri neden önemlidir?
Bu mahalleler, geleneksel mimariyi, komşuluk ilişkilerini ve kültürel yaşam biçimini koruduğu için bölgenin kimliğini yansıtır.