Hiçbir şey göründüğü gibi değil!..
Türkiye'nin
üzerine yıkılmaya çalışılan
Duhok'taki saldırının
arka planında,
ortak çıkarlar
söz konusudur...
"Büyük tezgah" başlıklı yazımda
ifade ettiğim gibi,
bu saldırıyı
Türkiye'nin üzerine
yıkmak,
birincisi PKK'nın haliyle ABD'nin
işine gelmektedir...
O yazıda da belirtmiştim...
Türkiye'nin sınır ötesi operasyonundan
ABD rahatsızdı,  
PKK ve PYD-YPG'liler
üslere sığınmıştı...
İkincisi, Irak'ın da
bu komplodan
çıkarı vardı...
Türkiye ile
Dicle ve Fırat nehirlerinden
gelen su konusu gündemdeydi...
Türkiye'nin 
taviz vermesini
istiyorlardı...
Yani, Türkiye'nin
sıkıştırılması gerekti...
Hem ABD ve beslemesi
PKK-YPG hem de
Irak'ın durumdan vazife çıkarmaya kalkışması
tezgahını,
Türkiye'den gelen
"birlikte soruşturalım" teklifi
bozmuştur...
Irak'ın buna samimi biçimde yanaşmamasının
nedeni de budur...
Sadece bu değil elbette...
İran'ın Tahran kentinde,
Erdoğan, Putin ve Reisi
arasında yapılan zirve;
Avrupa'yı da
rahatsız etmiş,
üçlü fotoğraf da
"Gözdağı" olarak yorumlanmıştı...
Üç güçlü ülkenin
bölgedeki dengeleri
değiştirmesinden ürken
bir başkası daha vardı...
O da İsrail'di...
Saldırının 
üçlü zirve sonrasında
gerçekleşmesi,
bu yüzden "tesadüf" olarak
tanımlanabilir miydi?..
Bu ülke, terör belasından
çok acılar çekti,
binlerce can verdi...
Maddi kayıplar da
cabası...
Hangi dinden, dilden, mezhepten olursa olsun;
yaşadığı Anadolu toprağını
vatanı sayan
herkes,
yaşanabilecek hainliklere karşı
dikkatli olmak zorundadır!..
O yüzden çevremizde
dikkatimizi çeken
birtakım şüpheli
kişi ve faaliyetlerden
güvenlik güçlerimizi haberdar etmek,
vatandaşlık görevidir...
Uyanık olmalıyız!..