Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ile Turizm Destekleme Eğitim Vakfı iş birliğinde düzenlenen “Gaziantep Turizm Çalıştayı”nda sektörde küresel anlamda etkisini sürdüren trendlerden yola çıkılarak şehrin tanıtımı konusunda yapılması gerekenler değerlendirildi, yol haritası belirlendi.

Gaziantep’i eşsiz doğası, tarihi dokusu ve kültürüyle dünyaya tanıtmak ve bölgeyi turistler için cazibe merkezi haline getirmek amacıyla Büyükşehir Belediyesi’yle Turizm Destekleme Eğitim Vakfı önemli bir turizm çalıştayına imza attı. Çalıştaya, turizmin en uzun mesafeli trendler arasında bulunduğu ve Gaziantep’in ise her zaman ayrı bir yeri olduğu görüşünden hareket edilerek başlandı. Dünyada güncelliğini koruyan turizm trendleri, deneyimleme, yerellik, doğallık, lezzet, dijitalleşme, sağlık ve tasarım başlıklarından yola çıkılarak kentin turizm potansiyeli ele alındı. Çalıştayda, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, yıllar önce Gaziantep’in çok ciddi bir turizm potansiyeli olduğunu dile getirdiğini ifade ederek, “O dönemde Fırat Nehri’nin eşsiz sularına ev sahipliği yapan Rumkale’den herkes bir haberdi” dedi.

Çalıştaya, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantep Valisi Davut Gül’ün yanı sıra Gaziantep AK Parti Milletvekili Nejat Koçer, Oğuzeli Belediye Başkanı Mehmet Sait Kılıç, Gaziantep Sanayi Odası (GSO) Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi, Şehitkamil Belediye Başkanı Yardımcısı Murat Özgüler, Gaziantep Ticaret Odası Başkanı Mehmet Akıncı, GAP Bölge Kalkınma İdaresi temsilcileri ve çok sayıda davetli katılım sağladı.

“Turizm, kentin yaşadığı birçok sorunun çözümü demektir”

Çalıştayda konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, “Geçmişten geleceğe, yerelden evrensele söyleyecek çok şeyimiz var. Bizim bir hikayemiz var. 2002’de yola çıktığımız zaman 15 yıl özel sektörde mesaimiz oldu. ‘4 T’ dediğimiz; taşımacılık, tarım, turizm, toprak diye başladık. ‘Bu şehirde turizm memleketi değil’ denilen günlerden bugünlere kadar geldik. Gaziantep’in çok ciddi bir turizm potansiyeli olduğunu söylediğimde henüz Fırat Nehri’nin eşsiz sularına ev sahipliği yapan Rumkale’den herkes bir haberdi. Yıllar önce daha yeni göreve geldiğimde şehrin yöneticileriyle birlikte bölgenin kalkınması için çalıştık. 2014 yılında Büyükşehir Belediye Başkanı olduğumda eski başkan Asım Güzelbey’in kenti getirdiği noktayı sürdürülebilir kılmak adına önemli bir başlangıç yaptık. Maalesef birçok kez gördük ki eskinin birçok kişi için bir önemi yok. Ancak kalkınma ve sürdürülebilirlik için eskiyi unutmamak gerekiyor. Küresel ölçekte şehrin kalkınması için şehir ekonomisinin ve akabinde yerel kalkınmanın sağlanmasına dönük çalışmalar yaptık. Ardından bu memleketin sanayi memleketi olduğu görüşü ortaya çıktı. Ancak yüksek teknolojiye geçmek gerekiyor. İşte dijitalleşme kavramı da tam da burada devreye giriyor. Gaziantep’te büyük bir medeniyet ve yetişmiş insan gücü var. Turizm; istihdam, ekonomi ve kentin yaşadığı birçok sorunun çözümü demektir. Kültür turizmi üzerine insanlara başka bir şey söylememiz gerektiğini gördük. Göreve geldiğimiz dönemde Gaziantep’in ve Türkiye’nin şartları kentte turizm çalışmalarını aksaksız bir şekilde yürütmeye müsait değildi, dibimizde koca bir kaos vardı, büyük bir göç vardı. Biz bu şartlarda en zoru başardık ve gayret gösterdik. Geldiğimiz noktada şimdi de 5 antik kentin restorasyonu için önemli çaba sarf ediyoruz. Rumkale - Zeugma hattı bir insanın ölmeden önce görmesi gerektiği bir bölge. Muhteşem bir doku, doğa ve kültür yer alıyor. İşte bizim bu görsel şöleni dünyaya duyurmamız lazım. Bu kapsamda Türkiye’ye en büyük cam teras için kolları sıvadık. 6 ay sonra cam terasımız hazır olacak. Herkes o cam terasta menengiç kahvesini gelip içebilecek. Rumkale’nin üstünde büyük bir yaşam var. Yeni trendlerde artık karavan turizmi yer alıyor. Daha butik yerlerde insanların lokal yaşayacağı alanlar tercih edilmeye başlandı. Memleketin gücünden tam anlamıyla haberimiz yok. Kalenin içerisinde 10 kilometreye kadar ulaşan tünellerimiz bulunuyor. Kasteller ve livaslar var. Uluslararası network’un nereye gittiğini görüyoruz. Çalıştaydan çıkan sonuçlar bizim yol haritamız olacak” dedi.

“Çalıştay raporları gaziantep için çok faydalı olacak”

Gaziantep Valisi Davut Gül ise, “Türkiye’nin ve dünyanın her tarafında pandemi ile boğuşulurken bugünlerin geçeceğini, turizmin tekrar gündeme geleceğini ve insanların gezeceğini düşünmek çok önemli. Türkiye’de bu işi bilen iki kişinin davet edilmesi ayrı bir değer taşıyor. İnanıyorum ki Gaziantep potansiyelini sizlerle birlikte bulacak. Bugünler de geçtiğinde elde edilen raporların çok faydalı olacağını düşünüyorum. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

“Gaziantep’in farkındalıklarını dillendirmek gerekiyor”

Ömer Ersoy Kültür Merkezi’nde organize edilen çalıştayda turizmin duayen isimlerinden Dr. Cem Kınay yer aldı. Dr. Kınay, “Gaziantep’in değerlerini anlatmadan önce Gazianteplilerin ilk önce yaşadığı şehri idrak etmesi gerektiğini belirterek, Gaziantep’in doğru incelediğinizde dünyada sayılı şehirler arasında yer aldığını görebileceğinizi söyledi. Dünya ölçeğinde Gaziantep’in markalaşması için eşsiz değerlere sahip olduğunun altını çizen Kınay, özellikli şehrin farkındalıklarını dillendirmek gerektiğini ifade etti. Öte yandan sunumunda markalaşma kriterlerinden de bahseden Dr. Kınay, yerel ol dünyalı gibi düşün, stratejik plan yap, tarihi koru ve yaşat, antik kentini yaşat ve markalaştır, doğayı koru yaşat ifadelerinin turizm açısında büyük önem taşıdığı konusunda katılımcıları bilgilendirdi” diye konuştu.

Turizm odaklı yazılarıyla öne çıkan gazeteci Elif Dağdeviren ise kültür ve markalaşmaya yönelik bir sunum yaptı. Gelişen teknolojiyle sanat ve kültürün önemli bir aşamaya geldiğini anlattı. Markalaşma, tanınırlık, yerinde görme, yerinde tatma özelliklerinin öneminden bahsetti.