Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, İhlas Holding’e bulunduğu ziyarette önemli açıklamalarda bulundu. Özhaseki, birinci derecede sit alanlarında yapılar yükselmesi için bakanlığa bir çok başvuru geldiğini belirtti. Bakan Özhaseki, “Şu anda bıraksanız birinci dereceden sit alanlarında inşaatlar başlayacak. Müraacatlar hep o yönde ilerliyor. Milyonlarca metre kareyi heba edecekler. Bıraksanız koyların içerisinde o güzelim koylarda devasal yapılar çıkacak” dedi.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, İhlas Holding’e ziyarette bulundu. Bakan Özhaseki, Türkiye Gazetesi’nin gündem toplantısına da katılarak önemli açıklamalarda bulundu. Özhaseki, birinci derecede sit alanlarında yapılar yükselmesi için bakanlığa bir çok başvuru geldiğini belirterek, “Şu anda bıraksanız birinci dereceden sit alanlarında inşaatlar başlayacak. Müraacatlar hep o yönde ilerliyor. Milyonlarca metre kareyi heba edecekler. Bıraksanız koyların içerisinde o güzelim koylarda devasal yapılar çıkacak” dedi.

Türkiye Gazetesi, TGRT ve İhlas Haber Ajansı’nı bir gördüklerini belirten Özhaseki, “Yıllardır izlediğimiz takip ettiğimiz çıkan haberlerim doğru olduğuna inandığımız bir kurumdayız. Asparagas haberden ziyade doğruyu anında bulup izleyicisine takipçisine ulaştırması noktasında en güvendiğimiz kurumların başında geliyor. Böyle bir kurumda bulunmak bizim için de mutluluk vericidir. Başarıların devamını diliyorum” diye konuştu.

“Bıraksanız o güzelim koylarda devasal yapılar çıkacak”

Çevre konusunda hassasiyetlerinin bulunduğunu söyleyen Özhaseki, “Bugünlerde ihmal edilen bölüm çevre, çünkü şehircilik çok hızlı gelişiyor. İnsanlar şehirlerde yaşadığı için belediyelerle ilgiliyim fikre sahipler. Deprem gibi bir gerçek var. Bunun neticesinde olabilecekler hepimizi korkutuyor. Belediyeler bazen öne çıktığı için şehir daha çok öne çıkıyor. Ama diğer taraftan da çevre açısından müthiş derecede derinden takip edilen bir iş var. Bu çevre noktasında da hassasiyetimiz çok ön plandadır. Sebebine gelince; yaşadığımız çevre milyonlarca yılda oluşmuş. Bu çevrede oluşabilecek herhangi bir zarar hayatiyetimizin sona ermesi demektir. Şu anda bıraksanız birinci dereceden sit alanlarında inşaatlar başlayacak. Müraacatlar hep o yönde ilerliyor. Milyonlarca metre kareyi heba edecekler. Bıraksanız koyların içerisinde o güzelim koylarda devasal yapılar çıkacak. İnsanoğlunun bitmek bilmeyen bir para kazanma hırsı var. Ama mücadeleye devam ediyoruz . Özel koruma alanlarımız var. Orada kendine has çalılar var. Bunlarla ilgili düzenlemeye devam ediyoruz. Şehirciliğin temel ilkelerini yeniden yazmaya çalışıyoruz. Önümüzdeki yıl içerisinde imar ile ilgili yeni bir takım yasalar gelir diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.

Bakan Özhaseki, parsel bazlı yoğunluk anlayışından vazgeçilmesi gerektiğini belirterek “Eğer bir yerde bir plan oluyorsa ve bu karşı tarafa bir rant sağlıyorsa rantı devlet alsın istiyoruz” dedi.

Özhaseki, “Türkiye’nin kadim şehirciliği var. Binlerce yıllık medeniyetin üzerine kurulmuş şehirciliği var. Ama son yüz yıl içerisinde bir zaafa uğramış. Bu zaafta biraz planlamaları biraz geç yapmışız. Daha sorma göçlere maruz kalmışız. İdeolojik bir belediyecilik anlayışı sarmış. Böyle olunca adeta şehirlerimizi perişan etmişiz. Önemsediğimiz birkaç şey var. Parsel bazlı yoğunluk anlayışından vazgeçilsin istiyoruz. Birisi tapusunu eline akıp geldiği zaman onun ki yükseltilmesin. Eğer bir yerde plan tadilat oluyorsa ve bu karşı tarafa bir rant sağlıyorsa rantı devlet alsın istiyoruz” şeklinde konuştu.

Şehir planları üzerlerinde oynanmasını istediklerini aktaran Bakan Özhaseki, bunun bir taraftan şehirlerin silüetleri adına bir taraftan da adalet duygusunu sarsmaması açısında doğru olduğunu vurguladı.

Çok hızlı bir şekilde değişim ve dönüşüm yapmak istiyoruz.

Türkiye’nin deprem gibi bir tehlikeyle karşı karşıya olduğunun altını çizen Özhaseki, “Kentsel dönüşümün yeni ilkelerini yazdık. Kanun olarak önümüzdeki günlerde Meclis’e gelir, bunları tartışırız. Çok hızlı bir şekilde değişim ve dönüşüm yapmak istiyoruz. 2000’e kadar yapılan yapıların biraz risk taşıdığını hepimizin bilmesi lazım. Çünkü eski yönetmeliğe göre yapılmış. Gölcük depreminden sonra çıkan yönetmeliğe göre yapılanlar biraz sağlam gibi gözüküyor” diye konuştu.

“Önümüzdeki dönem bu kentsel dönüşümün hızlanacağı bir dönem olacak diye düşünüyorum”

Türkiye genelinde 7 milyon 500 bin binanın risk taşıdığını söyleyen Bakan Özhaseki, bunların yenilenmesi gerektiğini söyleyerek, “Dönüşürken doğru bir mantıkla dönüşmesi lazım. Hem sağlam yapmanız lazım hem de kendi medeniyetinizin izlerini taşıyacak mahalle kültürü ortaya koymanız lazım. Bunun tüm planlamaları bir çok yerde yapıldı. Önümüzdeki dönem bu kentsel dönüşümün hızlanacağı bir dönem olacak diye düşünüyorum. Bu bir mecburiyet, bir zorunluluk, çaremiz yok yapmalıyız” dedi.

Terör çatışmalarının yaşandığı şehirlerde oluşan hasarların karşılanması noktasındaki gelişmelerden bahseden Özhaseki, “Çukur siyaseti neticesinde 7 bölgede çatışmalar yaşandı. 70 bin civarına ev hasarlı. Bunun 45 bini az hasarlı. 25 bini oturulamayacak durumda. Oturulamayacak durumda olan evlerin hepsinin yapılması söz konusuydu. Gidip kontrol ettiğimizde en ufacık bir şeyde yıkılabilecek şekilde olduğu için o evlerin hepsini yıktık. 45 bin kişini hasarını karşıladık. Hasar gören evlere eşya yardımında bulunduk. Kira yardımında bulunduk. 26 bin konutun yapımına başladık buralarda. Evlerin bir kısmını geçen hafta teslim ettik. Bir kısmını da 5-6 ay içinde bitirip vatandaşa teslim ederiz inşallah” ifadelerini kullandı.

“Silopi’de vatandaşla anlaşma oranının yüzde 92, Cizre’de yüzde 93”

Bakan Özhaseki, bölgede terör olayları sonucunda evleri kaybeden vatandaşlara yeni konutlar verildiğine dikkat çekti. Özhaseki evi yıkılan vatandaşa aynı metrekarede yeni ev teklifinde bulunduklarını eğer daha büyük bir ev istenirse o farkın karşılanması koşuluyla konut teslim edildiğini söyledi. Yeni ev verme uygulaması kapsamında Silopi’de sene boyunca hiçbir kimsenin başvurmadığını belirten Özhaseki, “Önceleri vatandaşı ikna edemedik ya da ikna oluyor ama bir şeyden korkuyorlar. Sonra anladık ki terör örgütünün avukatları ‘sakın anlaşmayın’ demişler. Eski yaşam sürsün istiyorlar o daracık sokaklar dursun istiyorlar” dedi.

Evlerin yavaş yavaş yükselmesiyle ortaya çıkan yapıların vatandaşı cezp ettiğini belirten Özhaseki şimdilerde Silopi’de vatandaşla anlaşma oranının yüzde 92, Cizre’de ise bu oranın 93 olduğunu vurguladı. Bakan Özhaseki,”Terör örgütünün tek isteği oradaki o eski halin sürmesi. O kirlilikten istifade ediyorlardı” diye konuştu.