Kentsel dönüşümün büyük kentler için her geçen gün büyüyen bir yara olduğunu ifade eden Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan, İhlas haber Ajansı muhabirine sektördeki sorunları, kentsel dönüşümü ve İzmir’de kentsel dönüşüm adı altında yapılan rantı anlattı.
Kentsel dönüşüm hakkında çarpıcı açıklamalarda bulunan Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan, büyüyen kentleşme ile ortaya çıkan gecekondulaşmanın büyük kentler için büyük yara olduğunu söyledi. Büyük şehirler için yara haline gelen kentsel dönüşümün belirsizliğini koruduğunu ifade eden Aslan, şöyle konuştu: “Bu yaranın tedavisi için çıkarılan bir yasa olan 6306 yasası İzmir ölçeğinde baktığımızda amacına uygun kullanılmadığını görüyoruz. Kentsel dönüşümü İzmir ölçeğinde ele aldığımızda, rantın yüksek olduğu yerlerde yapıldığı görülüyor. Rantı yüksek yerlerde yaşayan vatandaşlara daha lüks konut yapmak için ve kentsel dönüşüm yasasının sağladığı avantajlarda orada kullanılarak bir anlamda rant için kullanılan bir pozisyona gelindi. Oysa kentsel dönüşüm afet riski altındaki alanların dönüştürülmesidir. Blokların, şehir merkezindeki apartmanların yenilenmesi başka bir şeye giriyor. Ama şuanda yapılan şey rantı yüksek olan şehir merkezlerindeki blok bazında, daire bazında yapılan kentsel dönüşüm altında yapılan işler doğru değil. Alsancak, Hatay, Bornova gibi en lüks yerlerde yapılıyor şimdilik kentsel dönüşüm."
İzmir’de, depreme dayanıksız bölgelerde maalesef şuan kentsel dönüşüm yapılmadığını anlatan Aslan, şunları söyledi: "Deprem riski taşıyan bölgelerin kentsel dönüşümle yeniden yapılması gerekiyor. Bunun içinde yeni bir imar ve projenin çizilmesi gerekir. O bölgede yaşayan halkın daha iyi şartlarda barınmaları sağlanmalı yoksa gerçekten şimdi yapılan kentsel dönüşüm; kentsel dönüşüm olmaktan çok rantsal dönüşüme dönüştü diyebiliriz.”
“ARTAN DOLAR FİYATLARI İĞNEDEN İPLİĞE HER ŞEYE YANSIR”
Son günlerde dolar fiyatlarında meydana gelen artışın inşaat sektörünü de etkilediğini ve bu etkinin konut fiyatlarına da yansıdığını aktaran Aslan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yakıt başta olmak üzere iğneden ipliğe her şeye yansır. Dolar kurunun yükselmesi inşaat sektörüne olumsuz yansıyacaktır. Hem alım satımlar zorlaşacak hem de vatandaş bu yükselmeden etkilenerek bir belirsizlik içine düşecek ve konut alımında daha zor karar verecek. Dolayısıyla alım satım olmadığında inşaat sektöründe çok büyük bir sıkıntı her an yaşanabilir. Bu konuda herkesin dikkatli olması lazım. Özellikle bir kere daha uyarıyorum, yüksek oranlı kat karşılığı ciddi bir risktir, buradan konut sahibi olacak vatandaşlarımız buna azami özen göstersin ve azami hesap kitap yapsınlar, mutlaka bilen birine danışsınlar."
“İNŞAAT SEKTÖRÜ EKONOMİNİN LOKOMOTİFİ”
İnşaat sektöründe ekonominin büyük önem arz ettiğini ve inşaat sektörünün ekonominin bel kemiği olduğunu vurgulayan Aslan, inşaat sektörü ile ekonomik dengelerin birbirinden ayrı düşünülemeyeceğinin altını çizdi. İnşaat sektörünün irili ufaklı 300 yan sektörü beslediğini ifade eden Aslan, “İnşaat dediğimizde 300 yan sektörü idare ediyor demektir. Bu rakam inşaat sektörünün önemini ortaya koyuyor. İnşaat sektörü önemli bir istihdam alanı, önemli bir yatırım aracı. O nedenle inşaat sektöründe bir kriz yaşanırsa yarar yerine zarar getirir. İnsanlarımızın tabi birikimlerini yatırıma dönüştürmesi her bakımından önemlidir. Ama şuanda maalesef inşaat sektöründe ciddi bir belirsizlik var. Kaygı duyuyorum, gelişigüzel herkes inşaat yapıyor, inşaata soyunuyor ve borca giriyor, bunun sonucu gerçekten iyi bir şey değil" dedi.
“SEKTÖRDEKİ ÖLÜMLERİN NEDENİ YASANIN UYGULANMAMASI”
İnşaat sektöründe meydana gelen kazalarda ölüm oranlarının artmasını var olan yasanın uygulanmamasına bağlayan Aslan, “inşaat sektöründe yasa var, yasa yok diyemeyiz. Ama, yasa uygulanmıyorsa çıkan yasanın hiçbir faydası yok. Bu konuda eğer iş güvenliği yasası eğer tam olarak uygulanırsa, çalışanda çalıştıranda, bilhassa çalışanlar eğer iş güvenliği yasasındaki gibi çalışırlarsa ve işverenlerde buna göre önlem alırlarsa iş kazalarında bu kadar kaza olmaz. Şuan bir denetimsizlik var. Özellikle işi gücü olmayan ve inşaat sektöründe akşam alacağı ücreti düşünen bir durum var. Bunun sonucunda da inşaat sektöründe çok ciddi canların yanmasına neden oluyor. Bu konuda yasanın uygulanması, iş güvenlik yasasının uygulanması ve çalışanında çalıştıranın da bu yasaya uyması artık şart koşuşturmalı. Uyulmaması halinde de cezai işlem uygulanması lazım" diye konuştu.