Jeoloji Mühendisleri Odası Kayseri İl Temsilcisi Bülent Üzeltürk, son zamanlarda yaşanan depremlerle ilgili olarak, son 1,5 yıla bakıldığında Kayseri’de 10 günde bir deprem meydana geldiğini belirterek, Kayseri’de son 1,5 yılda 50 adet depremin yaşandığını söyledi.
Son zamanlarda yaşanan depremleri değerlendiren Jeoloji Mühendisleri Odası Kayseri İl Temsilcisi Bülent Üzeltürk, Kayseri’ de her 10 günde bir deprem olduğunu söyledi. Ağustos 2013 yılından itibaren 1,5 yılda Kayseri’de 50 adet depremin meydana geldiğini belirten Üzeltürk, “Aslında deprem hayatımızın içerisinde ve biz depremle yaşıyoruz. Depremlerin 3 ve üzeri olanlarını hissediyoruz. Deprem olduğu zaman depremi hatırlıyoruz. Halbuki 1,5 yılda Kayseri’ de toplam 50 depremi orantılarsak her 10 günde bir deprem olduğunu gözlemlemiş oluruz. O yüzden depreme hazırlıklı olmalıyız.”ifadesini kullandı.
Üzeltürk ayrıca, “26 Mart’tan itibaren 5 adet deprem daha oldu. Bunların 3 tanesi 3.8’e kadar çıkan hissedilebilecek derecededir. Diğerleri de 2.2 civarında kaldığı için hissetmedik. Kayseri’ye genel anlamda baktığımız da ‘fay zonu’ diye adlandırılan ve yeri hareket ettiren kırıklarımız var. Niğde tarafından gelen ‘Ecemiş’ fay hattı Kayseri Yeşilhisar ovasına girmeden dallara ayrılıyor. Bunun sebebi de Erciyes dağıdır. Erciyes Dağı yüzünden batı ve doğu ile Erciyes Dağını keserek geçen üç kola ayrılıyor. Bu faylar ise Kayseri’ de deprem olmasına sebep oluyor. Bu fay hattı tekrar devam ederek Sivas ve Erzincan’a kadar uzanarak Kuzey Fay hattına bağlanıyor. Son depremimiz ‘Erkilet fay zonu’ üzerinde Saraycık köyünde meydana geldi” ifadelerini kullandı.
‘Deprem her zaman hayatımızın içerisindedir’ diyen Üzeltürk, “Depremden kaçamayız, görmemezlikten gelemeyiz. En doğrusu depremi hayatımızda olduğunu bilmek ve buna önlemlerle hayatımızı devam ettirmektir. Deprem insanları öldürmez. İnsanları öldüren yaptığımız binalar, yol, köprülerdir. Onun için bunları yaparken afetleri göz olun de bulundurarak yapmamız gerek” dedi.
Deprem uzmanı Üzeltürk sözlerinin sonunda vatandaşlara tavsiyelerde bulunarak, “Riskli yapılardan vazgeçip kendimize daha güvenli binalar yapmalıyız. Vatandaşlarımız ev alırken özellikle binanın projesini zemin etütlerini iyi incelesin. Bina yaparken zeminle bağışık olması gerekir. Bina zemin ilişkisi ne kadar iyi olursa can ve mal kaybı da o oranda az olur” diye konuştu.