Mersin Hayvan Dostları Derneği Başkanı Nilgün Derviş, 2013 yılında Mersin Üniversitesi ve Büyükşehir Belediyesi ile imzaladıkları üçlü protokolle yönetimini devraldıkları Kampus Geçici Hayvan Bakımevinin tüm yetki ve sorumluluğunu Büyükşehir Belediyesi’ne devrettiklerini söyledi.

Dernek Başkanı Derviş, Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nde düzenlediği basın toplantısında, 2013 yılında Mersin Üniversitesi Çiftlikköy Kampusu içinde Kampus Geçici Hayvan Bakımevinin kurulduğunu anımsattı. Rektörlük, Büyükşehir Belediyesi ve dernek arasında üçlü bir protokol imzalandığını belirten Derviş, o dönemde bakımeviyle ilgili tüm hazırlıkların dernek tarafından yapıldığını dile getirerek, “Bu, bizim 16 yıllık hayalimizin bir sonucuydu. Bütün umutlarımız, doğada yaşama yansını kaybeden hayvanlarımızın, dostlarımızın ömür boyu güvenle sevgiyle merhametle bakılmalarını ve bizden sonra da bakımevine sahip çıkacak genç kuşakların bu insani projeyi yürütmesiydi. Bu süreçte 500’e yakın canlıyı kucaklayıp Mersin’de hizmet üretmeye çalıştık. Fakat ne ilginçtir ki, Büyükşehir Belediyemizin bir sivil toplum örgütüyle ortak yaşama, projeye imza atma ve çözüm üretme gibi güzel bir görevde sürekli bizi ötelemesi ve hatta bu birlikteliği içine sindirememesi sonucu zaman içerisinde ciddi sorunlar yaşamaya başladık. Ne acıdır ki, yaşanan sorunların bedelini bizler değil, orada korumak adına topladığımız 500 can ödedi” dedi.

Yaşadıkları sorunlara geçen Aralık ayında Mersin’de meydana gelen sel felaketini örnek veren Derviş, o dönemde 2 ay boyunca yardım beklediklerini ifade ederek, “Büyükşehir Belediyesi için oraya bir kepçe getirmek, bir kanal kazmak ya da bir baskın daha yaşanırsa önlem almak çok zor olmasa gerekirdi. Fakat bu bilinçli, hesaplı yapıldı. Bütün istedikleri derneğin oradan uzaklaşması, işletmenin Büyükşehir Belediyesi’ne geçmesi, yaptıkları her şeyi alkışlayan bir grupla birlikte yola devam etmekti” diye konuştu.

“Barınaktan 27 Eylül’de bütün yetki ve sorumluluğunu Büyükşehir’e devredip ayrıldık”

Kendilerinin hayvan hakları savunucuları olduklarını ve 17 yıldır bu kentte olduklarını dile getiren Derviş, ağzı, dili olmayan hayvanlar adına konuştuklarını söyledi. Yaptıkları işte çıkar ilişkileri ve menfaat olmadığını vurgulayan Derviş, o canlar için ellerini taşın altına koyup mücadele verdiklerini kaydetti. Derviş, “Türkiye’ye örnek olacak kadar güzel, emek verilmiş olan o barınağı 27 Eylül 2017 tarihinde bütün yetki ve sorumluluğunu Büyükşehir’e devredip oradan ayrılmayı tercih ettik. Çünkü kaldığımız sürece oradaki canlar yardım alamayacak, perişan edilecek. Bedelini onların ödediği bir zaferi istemiyoruz. Bu günden sonra her bir canın takipçisi olup, ne yaşadıklarını, nerelerde açlığa, ölüme mahkum edildiklerinin takipçisi olacağız. Çünkü hasta, sakat, yaşlı, sokakta, sitelerin arasında yaşama şansı olmayan bir gruptan bahsediyorum. Bu yapılan yanlıştı. Üzünüz ve bu kararlı davada el ele yürümeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.