Bu ülkede,
herkesin
seçme ve seçilme
hakkı var...
Yasal koşullara
uyan herkes, ister bir partiden
aday adayı olur isterse de
bağımsız aday olarak, seçmen karşısına çıkar...
Ancak, aday adayı
ya da bağımsız aday olmanın da
yasal bir maddi bedeli 
bulunuyor...
Yani, bedel
ödemeden
ne aday adaylığı
ne de bağımsız adaylık
söz konusudur...
Şimdilerde, aday adayları
görücüye çıktı. Önümüzdeki
günlerde de
çalışmalarına
hız verecekler. Anketler, temayüller ve ön seçim gibi
zorlu bir süreç var önlerinde...
Gelelim asıl
sıkça tartışılan meseleye...
Bu süreçte aday adayının
açıklamaları,
"haber" midir
yoksa
kendisini  tanıtmaya
yönelik bir çalışma olduğu için
reklam mıdır?..
Bir şeyin haber değeri taşıması
için "kamu yararı"
olması gerekir...
Buradaki durum,
tamamen kişiseldir...
Eğer bu süreçten çıkıp,
milletvekili olursa;
bu ülke ya da şehir için
söyledikleri de
"haber" değeri taşır...
Bugünlerde, aday adayları
medya merkezlerine
danışmanları aracılığıyla
haber servisi yapıyor ve bunların
çoğu da birçok yerde
değerlendirilmeyince;
"Haberim niye çıkmadı?" 
siteminde bulunuyor...
Gazete sahibi ya da sorumlusu; kağıdı, boyayı ve
kalıbı bedava  alıp,
kira ve işçilik
bedeli ödemiyor mu?..
TV ve radyolar da öyle...
En masrafsız internet
siteleri bile bir bedel
ödüyor...
Bu insanların
giderleri gökten zembille mi iniyor?..
Milletvekili aday adayı olabilmek için
yasal bir bedel ödemek zorunda kalan
insan,
sıra medyaya geldiğinde
reklamını bedavaya getirmek istiyorsa;
burada medyaya karşı bir "haksızlık" 
yok mudur?..
Medya işverenleri;
en çok satan, en çok izlenen,
en çok tıklanan ve
en çok dinlenen
olmanın bedelini
öderken, bu imkanlardan
"reklam" boyutunda
yararlanmak istemek,
fırından bedava ekmek
istemek gibi bir şeydir...
Bilmem anlatabildim mi?..