Bilecik’te “Hiperaktivite Bozukluğu ve Dikkat Eksikliği” eğitimi verildi.
Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi ve Bilecik İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından ortaklaşa düzenlenen “Hiperaktivite Bozukluğu ve Dikkat Eksikliği” eğitimi, Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezinde gerçekleştirildi. Yapılan eğitime Bilecik Valisi Ahmet Hamdi Nayır, Bilecik Vali Yardımcısı Mustafa Güney, Bilecik İl Milli Eğitim Müdürü İsmail Altınkaynak, Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Azmi Özcan, rehber öğretmenleri ve psikolojik danışmanlar katıldı. Eğitim öncesi konuşma yapan Bilecik İl Milli Eğitim Müdürü İsmail Altınkaynak, Bilecik’in gündemine alınan dikkat bozukluğu ve hiperaktivite eğitimine gelirken gördüğü “Yaşam boyu dikkat” sloganın çok hoşuna gittiğini belirtti. Altınkaynak, “Bu Türkiye çapında bir ilk olacak. Yaptığımız işin ne kadar farkında olursak, elde ettiğimiz sonuçlarda o kadar güzel olur diye düşünüyorum. Bu çapta yapılmış projelerin ilki. Sizlerde bizlerde bu konuya ne kadar önem verirsek sonuçta elde edeceğimiz dönütler öğrencilerimize, şehrimize ve ülkemize o kadar katkıda bulunacak diye düşünüyorum. İlkine katılan arkadaşlarımız var. Bunun bundan sonraki aşamaları da olacak. İnşallah bunun neticeleri ortaya çıktıktan sonra memnuniyetimiz daha da artacaktır. İnşallah bundan sonraki süreçleri de hep birlikte değerlendirip Bilecik’teki bütün öğrencilerimize bunun Türkiye’ye de örnek olmasını dileyerek şimdiden hayırlar getirmesini diliyorum” dedi.
"BU PROJENİN MİMARI SİZLER OLACAKSINIZ"
Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Azmi Özcan ise; bu projenin mimarının katılıcılar olacağını belirterek, “Dolayısıyla projenin mimarı değilim. “Yıkmak istersen bir hamal yeter ama yapmak istersen bir Sinan, bir Süleyman ister” diyor Mehmet Akif. Projenin mimarı inşallah sizler olacaksınız. Öyle bir iş yapacağız ki beraber yapmadığımız zaman hiç kimse bize niye böyle bir şey yapmadınız diye sormayacak. Çünkü böyle bir sorumluluğumuz yok. Ama insani anlamda bu ülkeye olan, bu çocuklara olan borcumuz anlamında bizim önem verdiğimiz her ne varsa onları sonsuzluğa taşıyacak çocuklarımızı henüz vakit geçmeden tespit edip onların ihtiyacı olan ve onları kazandırmak adına hem bizim açımızdan, hem ülkemiz açısından hayati bir konu. Böylelikle bizi bekleyen tehditler ve tehlikeleri önceden fark edip onlara yönelik tedbir alma imkanı bize sağlayacak” dedi.
“HİPERAKTİVİTE VE DİKKAT EKSİKLİĞİ BİR HASTALIK DEĞİL”
Hiperaktivite ve dikkat eksikliği bir hastalık olmadığı ve bunu hocaların özellikle vurguladığı bir farklılık olduğunu belirten Rektör Özcan, “Bu çocukların dürtüleri ve enerjileri çok kuvvetli ama bulundukları yaş dönemi itibariyle o dürtü ve enerjileri kontrol edebilecek mekanizmalardan uzaklar. Buna bir de modern hayatın onlara sağladığı denetimsizlik aile sosyal yapı ve eğitim hayatındaki uyaranların kontrolsüzlüğü ve çeşitliliği eklendiği zaman bu çocuklarımız bu yaş grubunda edindikleri alışkanlıklarıyla daha sonraki hayatlarını istenildiği gibi devam ettirememe tehlikesi ile karşı karşıya. Kim bilir belkide kurtaracağımız bir çocuk bu ülkenin kaderini değiştirebilir. O yüzden bizim kültürümüzde her gelene hızır denilen bir şey var. Kehanetin nerede olduğu, kimde olduğu geleceğin hangi çocuğa bağlı olduğunu hiç birimizin bilmesi mümkün değil. İşte böyle de bir hayati fonksiyona sahibiz. Bu birliktelik ülkemize örnek olacak” dedi.
Konuşmalar sonrası Denizli Pamukkale Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Ahmet Büber katılımcılara eğitim verdi.