Bugün en azılı mahkûmu bile elektrikli sandalyeye oturttuklarında son dileği soruluyor.
Ya biz ne yapıyoruz? Mezbahaların duvarları cam olsa idi hiç kimse et yemezdi.
En büyük acılar mezbahaların kapalı kapıları altında tüketilir.
Yıllarca sahibine güvenen inekler, koyunlar ve hatta kuzular, mezbahaya götürülürken başlarına gelecek o büyük acı ve kesimden habersizdirler.
Bugün dünyanın her tarafında gelişen teknoloji ile birlikte acısız kesim dediğimiz teknolojiyi kullanmaktalar, özellikle Müslüman ülkelerde.
Acısız kesim kavramı, kesim sürecinde hayvanın maksimum refahının sağlanmasını, acı ve korkunun yok edilmesini sağlar.
Acısız kesim, hayvanın kesim esnasında fizyolojik ve psikolojik acının tamamen ortadan kaldırılmasını sağlar. Bu süreç hem hayvanın onurunu korur, hem de insanın fıtratına, vicdanına ve merhametine hitap eder.
Kaldı ki bugün Diyanet başta olmak üzere tüm İslam âlimleri bu kesimi tasvip ederler.
En katı bildiğimiz İsmailağa cemaati bile acısız kesimi onaylar.
Kesime giren hayvana “bayıltan” dediğimiz aygıtla, kafatası ve beyin lezyonuna zarar vermeyecek şekilde müdahale edilir. Hayvan hemen bayılır. Bu süreç yaklaşık 4 dakikadır.
Bu esnada kesici, hayvanı keser ve hayvan hiç acı duymadan öldürülmüş olur.
Bu hem hayvanın refahı hem de insan onurunu koruyan bir yöntemdir.
Ayrıca bu yöntem, iş gücünden tasarruf ve kesici elemanların güvenliği açısından da önemlidir.
Düşünsenize; bazen mezbahalarda kesilen tonlarca ağırlıktaki boğaların kesimi sırasında sürekli iş kazaları olmaktadır.
Ayrıca tüketici açısından bu yöntemle kesilen hayvanlar hiçbir şekilde stres ve korku hormonu salgılamadığından çok yumuşak bir ürün olarak servis edilir.
Bu ürünün raf ömrü de uzun olur.
Bu tamamen İslami bir kesimdir. Diğer acılı kesimlerde olduğu gibi kan boşalımı da aynıdır; hatta daha fazla ve hızlı bir şekilde olur, çünkü hayvan stres duymadığı ve kendini kasmadığı için rahat kan akışı sağlanır.
Biz de Acısız Kesim Derneği olarak tüm Türkiye’de bunu öğretiyor, eğitiyor ve bayıltıcı aygıtları kesim yapacak mezbahalara hediye ediyoruz.
Bunun mukabilinde hiçbir menfaat ve ücret talebimiz yok.
Kazancımız, hayvana acı vermemek; hem onun onurunu korumak, varlığına ve yaratılmışlığına saygı duymak, hem de kendi insanlığımıza katkı vermektir.
2 yıl önce Vezirköprü Mezbahası’nda başlattığımız acısız kesimi, Tekkeköy Kesimhanesi’nde de başlatmış olmanın memnuniyetini yaşıyoruz.
Bu hizmeti küçük, büyük bütün kesimhanelerde eğitip, gösterip yaparız.
Dileyenlerin bize ulaşması yeterlidir.
Teknolojik yenilikleri kendi refahı için kullanan insanlar, hayvan refahı ve iyiliği için kullanmıyorsa, o toplumda ahlaki bir çöküntü başlar.
Tekkeköy Belediyesi’ne, değerli veteriner hekimimiz Levent Çakman Bey başta olmak üzere sonsuz teşekkürü borç biliriz.
İnsanı insan yapan olgu, vicdan ve merhamettir.
Acısız Kesim Derneği olarak sadece bir telefon uzaklığında ve hizmet için varız.