Samsun Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Hastanesi’nde görev yapan Op. Dr. Kamil Furtun’un görevi başında uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürülmesi, Adana’da düzenlenen yürüyüş ile protesto edildi.
Hastaneler kavşağında bir araya gelen Türk Tabipleri Birliği, Türk Diş Hekimleri Birliği, Sağlık Ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, Devrimci Sağlık İş Sendikası, Türk Hemşireler Derneği, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği, Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği, Türk Medikal Radyoteknoloji Derneği, Türk Psikologlar Derneği, Aktif Sağlık-Sen, Adana Aile Hekimleri Derneği yönetici ve üyelerinin yanı sıra siyasi partilerin temsilcileri ile TMMOB İKK Sekreteri Hasan Emir Kavi, Adana Dişhekimleri Odası Başkanı Dt. Fatih Güler, Adana Veteriner Hekimleri Odası Nihat Köse, sağlık çalışanlarıyla beraber Adana Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği Binası’na kadar “Sağlıkta şiddet sona ersin” sloganıyla yürüdü.
Sağlıkta dönüşümün hekimleri hedef gösterdiğini savunan Türk Tabipleri Birliği Merkez Konsey Üyesi Dr. İsmail Bulca, ilgililerin bu kötü gidişata bir an önce çözüm bulmaları gerektiğini söyledi.
Adana Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Neslihan Önenli Mungan ise iktidarı ve Sağlık Bakanı’nı; "Sağlığı piyasalaştıran, sağlık çalışanlarını köleleştiren ve itibarsızlaştıran uygulama ve söylemlerden vazgeçmeleri için defalarca uyardıklarını" ifade ederek, "Artık yeter dedik. Sağlıkta günbegün artan şiddete karşı bizleri duymadılar. Acil taleplerimizi ilettik; görmezden geldiler. Türk Ceza Kanunu’na ek maddeler önerdik, yok saydılar. Açıklamalar, eylemler, toplantılar yaptık; Sağlık Bakanlığı’nın önünü aşındırdık, Meclis Komisyonu’nda sunumlar yaptık, dikkate almadılar. Şiddete uğrayan sağlık emekçileri için acil şiddet hattı kurmak zorunda kaldık, önemsemediler. Çünkü onlar kendi iktidarlarını korumak için sağlık çalışanlarını korumasız bırakmaya niyetliydiler. Ve bir arkadaşımız daha görev yaptığı hastanede yaşamını yitirdi. Öfkeliyiz. Sadece katiller değil, azmettirenler ve önlem almayanlar da bu cinayetten sorumludur. Sağlıktaki şiddetten ve bu cinayetten sorumlu olanlar, ‘Ben doktora iğne yaptırmam, doktor bir iğne yapar, adamı felç eder icabında’ diyenlerdir. ‘Doktor efendi dönemi bitti’ diyenlerdir, ‘Doktorların eli hastaların cebinde’, ‘Doktor efendi mani peşinde’ deyip miting meydanlarında vatandaşa sağlıkçıları yuhalatanlardır. Daha fazla kar hırsıyla sağlıkçıları zorla, tehditle ölesiye çalıştıran, sermaye sahiplerine sağlık alanını çekici kılabilmek için insanları hasta etme garantisi veren, sağlığı öncelemek yerine hastalığı önceleyen bir yandan da hekimleri sağlıkçıları her fırsatta kötüleyen, ‘paragöz, tembel’ diyenler, SABİM’le terör estirenlerdir. Sadece katilin değil, azmettiricilerin de bulunmasını istiyoruz. İsyandayız. Bugün ülkemizin dört bir yanında bulunan bütün sağlık kurumlarında yastayız, isyandayız. Çünkü ülkemizde her alanda olduğu gibi sağlıkta da şiddet olağan bir hal aldı. Sağlık emekçileri olarak sürekli olarak şiddete uğradığımız, dövüldüğümüz, vurulduğumuz hastane binalarına, ASM’lere, TSM’lere ve muayenehanelere girmiyoruz" diye konuştu.