Medicana International Ankara Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Neyyir Tuncay Eren, şeker hastalığı, sigara kullanımı, ileri yaş, hipertansiyon, damar sertliği oluşturan faktörlerin kritik bacak iskemisi oluşumunda rol oynadığını açıkladı.
Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Neyyir Tuncay Eren, atardamarlardaki tıkayıcı damar hastalıkları nedeniyle bacağın veya ayağın bir kısmının yeterince kan alamaması sonucu canlılığının tehlikeye girdiği durumun kritik bacak iskemisi olduğunu belirtti. Bu durumun toplumda 50 yaş üzerindeki kişilerde yüzde 1 oranında görüldüğünü belirten Prof. Dr. Eren, ’’Bu durumda ülkemizde 150 bin kişide kritik bacak iskemisi olduğunu söylemek yanlış olmaz. Bu kişilerin yüzde 20’si, yani beşte biri bir yıl içinde yaşamlarını kaybetmektedirler. Olay ortaya çıktıktan 6 ay içinde yüzde 15’i ayaklarını, parmaklarını veya bacaklarından bir kısmını kaybetmektedirler’’ dedi.
Şeker hastalığı, sigara kullanımı, ileri yaş, hipertansiyon, damar sertliği oluşturan faktörlerin kritik bacak iskemisi oluşumunda rol oynadığına dikkat çeken Prof. Dr. Eren, şunları kaydetti:
’’Atardamarlardaki darlıklar ayakta tehlike yaratmadan önce çoğunlukla çeşitli belirtiler verirler. Örneğin ayakta üşüme, soğukluk, daha ileri dönemlerde kıllarda dökülme, tırnaklarda kabalaşma ve kalınlaşma, uzun yürüyüşlerde baldırda veya kalçada aşırı gerilme ile seyreden ağrı oluşumu ve daha zorlanırsa yürüyemeyecek kadar ağrının artması mecburi sonuçlardır. Daha ileri dönemlerde bacakta incelme, renk değişiklikleri ve hadisenin daha da ilerlemesi sonrasında artık istirahat sırasında bile ağrı vardır. Ayaklarda çeşitli nedenlerle oluşan yaralar iyileşmez, büyürler ve çabuk mikrop kaparlar. Bu durum kangrene kadar giden bir süreçtir.’’
Prof. Dr. Eren şöyle devam etti:
’’Bazen ayak damarlarındaki tıkanıklık kalpten veya yukarı damar sisteminden gelen pıhtılarla damarın tıkanması şeklinde olur. Kalp yetmezliği, ritm bozuklukları, pıhtılaşma bozuklukları, aort anevrizmaları, aşırı hareketsizlik, vücudun ileri derecede susuz kalması gibi durumlarda damarlarda pıhtı ile tıkanma oluşabilir. Atardamar ani olarak tam tıkanırsa tıkalı bölgenin alt tarafındaki dokular hızla hasar görmeye başlar, ilk 6 saat içinde damar tekrar açılır kan akımı sağlanırsa dokular kurtulabilir. Bunun üzerinde geçen zamanlarda süre ilerledikçe doku hasarı artar ve bir noktada artık kan akımı tamamen sağlansa da doku canlılığını yitirir. Canlılığını yitiren dokuların da vücuda zarar vermemesi için mümkün olduğu kadar çabuk vücuttan uzaklaştırılması gerekir.’’
Atardamar hastalıklarında her hastalıkta olduğu gibi zamanında tanının çok önemli olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Neyyir Tuncay Eren, ayak damarlarında kan akımı azalmış olan kişilerde durum zamanında tespit edilirse uygun önlem ve tedavilerle olayın ilerlemesinin durdurulabileceğini veya yavaşlatılabileceğini, bunun için basit testler ve muayene yöntemleri olduğunu belirtti. Eren, ’’Hastalık tespit edilen kişilerde çok etkili ilaç tedavisi yöntemleri vardır. Gerekli olan hastalarda darlıkların ameliyatsız balonla açılmaları veya çeşitli ameliyat yöntemleri kullanarak bacağın yeniden kanlandırılması işlemleri vardır. Cerrahi seçeneğinin olmadığı durumlarda kök hücre uygulamaları veya ileri teknik balon uygulamaları yapılmaktadır” diye konuştu.