Hüseyin ÖZBALI/ ANKARA, () - ANKARA'nın Mamak İlçesi'nde yıkılmaya yüz tutan tek odalı bir gecekonduda, okutamadığı 3 çocuğu ile çöplerden topladığı atık maddeleri satarak yaşam mücadelesi veren 37 yaşındaki Seval Battı, yalnız kaldı. Eşinden 12 yıl önce boşanan Battı'nın bakamadığı ve okutamadığı 3 çocuğu, Aile ve Sosyal Politikalar Ankara İl Müdürlüğü tarafından alınıp, yurda yerleştirildi. Ancak 14 yaşındaki Ali Aydar,  Sincan Çocuk Esirgeme Kurumu Yurdu'ndan kaçarak ortadan kayboldu.
Mamak'ta 12 yıl önce eşinden şiddetli geçimsizlik nedeniyle 3'üncü çocuğuna 8 aylık hamileyken boşanan Seval Battı bir süre annesinin evinde yaşadığını, iş bulamayınca da çöplerden topladığı atık maddeleri satarak çocuklarını okutmaya çalıştığını belirtti. Seval Battı'nın annesi ise 3 yıl önce durumu yetkililere bildirmesi sonucu 3 torunu Çocuk Esirgeme Kurumu'na yerleştirildi. Ancak 3'ü de 2 ay sonra kaçarak yeniden annelerinin yanına sığındı.
'KIZIM DA KAÇAR'
Ancak okutamadığı için çocukları yeniden yurda yerleştirilen anne Seval Battı şunları anlattı:
"Geçtiğimiz perşembe günü sivil polisler eşliğinde Sosyal Hizmetler Kurumu'ndan geldiğini belirten yetkililer, 'Çocukların kimliklerini yeniden çıkaracağız. Bu nedenle nüfus idaresine gideceğiz. Daha sonra da yaşadığınız bu evi yaşanır hale getireceğiz' diye beni ikna ettiler. 3 çocuğumu ve beni de geldikleri araçlara bindirdiler. 12 yaşındaki kızım Yağmur'u Çubuk, 14 yaşındaki oğlum Ali Aydar'ı da Sincan Çocuk Esirgeme Kurumu'na teslim ettiler. Kandırıldığımı anlayınca tepki gösterdim. Büyük oğlum Aytekin 18 yaşına 1 ay kaldığı için onu serbest bıraktılar. Çocuklarım bensiz yaşayamazlar. Zaten oğlum Ali bir gün sonra kaldığı yurttan kaçmış. Nerede, nasıl bir durumda, sağlığından endişe ediyorum. 12 yaşındaki kızım Yağmur da kaçar. Ondan da korku ve endişe yaşıyorum. Büyük oğlum da 'beni de götürürler' korkusuyla o günden beri eve gelmiyor. Haber konusu olduk, kimse doğru dürüst bir yardım etmediği gibi, evim dağıldı, beni çocuklarımdan ayırdılar. Çocuklarımın okumasını ben de istiyorum. Ama imkansızlıklar nedeniyle okula gönderemiyordum."
ÇOCUKLARIYLA BİRARADA OLMAK İSTİYOR
12, 14 ve 17 yaşındaki 3 çocuğu ile yaşam mücadelesi veren Seval Battı sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yıkılmaya yüz tutmuş bir gecekondu da olsa, aç da kalsak yine de çocuklarımla bir arada olmanın sıcaklığını yaşıyorduk. Başta kızım Yağmur ve diğer çocuklarım okumayı çok istiyorlardı. Maddiyatsızlık nedeniyle okutamadım, okullarına gönderemedim. Ölen babamdan 120 TL yetim maaşı aldığım için hiç bir kurum yardım desteği sağlamadı. 12 yaşındaki kızım Yağmur çok zeki bir çocuk. Evi o çekip çeviriyordu. İlaçlarımı o düzenli kullanmamı sağlıyordu. Devlet bana çocuklarım için gereken yardımı yapsaydı, çocuklarım okullarına devam edeceklerdi. Bu mağduriyeti yaşamayacaktık."
'DEVLET DESTEK SAĞLAYABİLİR'
Eğitim Gönüllüleri Derneği Genel Başkanı İsmail Bilim, Seval Battı'yı evinde ziyaret etti. Battı'nın sorunlarını dinleyen Bilim şöyle konuştu:
"Görünen o ki anne çocuklarına, çocukları da annelerine sıkı sıkıya bağlı. Aslında devlet çocukları yurtlara alarak doğrusunu yapmış, ama başlarında bir anne var. Bir anneyi çocuklarından ayırmak çok zor. Zor koşullarda olsa bile anne çocuklarına sahip çıkıyor. Devlet çocuklara gerekli desteği sağlayarak, annelerinin yanlarında çocuklarının eğitimini sağlayabilir. Devlet, bu aileye yaşayabilecekleri sağlıklı bir ev sağlayabilir. Bu insanlara balık vererek değil, balık tutmayı öğretirse, zaten bu insanlar kimseye muhtaç olmadan ayakta kalabilirler."

FOTOĞRAFLI