AK Parti Erzurum Milletvekili aday adayı Prof. Dr. Yüksel Özdemir, Erzurum’a, Erzurum insanına ve Erzurum’un sorunlarına sahip sivil toplum örgütlerinin olduğunu söyledi.
Erzurum’un sorunlarının çözümü noktasında son yıllarda büyük mesafeler alındığına dikkat çeken Prof. Dr. Özdemir, “Bunun da en büyük sebeplerinden birisinin de şehrin sorunlarını sorgulayan ve masaya yatıran sivil toplum kuruluşlarıdır” dedi.
SİYASETÇİ İLE STK’LAR EL ELE OLMALI
Erzurum’da sivil toplum kuruluşları ile siyasetçilerin el ele olmasının güce güç katacağını ifade eden Prof. Dr. Yüksel Özdemir, böyle bir anlayış içerisinde olmanın bir başka isminin de Erzurum’u daha çok geliştirip büyüteceği anlamına geleceğine işaret etti.
“Sivil Toplum Kuruluşları şehrin sorunlarını tespit eder ve hatta projelendirir bile. Ama bu sorunların çözümü için siyasete, siyasi kimlikli kişilerle birlikte çalışmaktan geçer” diyen Prof. Dr. Özdemir, ’Erzurum’da ki Sivil Toplum kuruluşları, ilin ortak yüreği ve ortak aklı olmuşlardır her zaman. Ben Sivil Toplum Kuruluşlarına her zaman ilin en büyük kazanımları olarak bakmaktayım. Şehrin adeta veli nimetleridir’ şeklinde konuştu.
‘ORTAK AKIL İSTİŞARE DEMEKTİR’
Günümüzde artık sorunlar sadece dile getirilmediğini, işin takibinin yapıldığını, şehrin dertleriyle dertlenildiğini belirten Prof. Dr. Özdemir, şunları söyledi: “STK’larımız toplumsal sorunları sadece seslendirmiyor, beraberinde çözüm önerileri de sunarak, ortak aklı öneriyor. Yani istişare yapıyor. Sadece ilin sorunlarına değil bölgenin sorunlarına da eğiliyor. Heyetler oluşturuluyor ve sorunların çözümü noktasında Ankara yollarına düşülüyor. Bu şu demektir, sadece sorunlar dile getirilmekle kalmıyor. Çözümü noktasında da gayretler, çabalar ortaya konuyor. İşte bu noktada şehrin ve bölgenin siyasetçileriyle el ele vermek STK’ların bu çabalarına daha çok güç ve kuvvet katacaktır. Bizim anlayışımız her zaman şehrin sorunlarının çözümü noktasında ortak aklı, istişareyi hedef almaktır.
Artık STK’larda yeni bir anlayış hakimdir. Bu anlayışta mevcut iktidarların imkan ve güçlerini şehre ve bölgeye aktarmaktır. Artık hiç kimse, hiçbir sivil toplum kuruluşu muhalif durmak ve bundan pirim çıkarmak anlayışı içersinde değildir. Bugün gelinen noktada yanlışlarından sıyrılmış bir sivil inisiyatif anlayışı vardır.
STK’larımız artık toplumsal akıl, vicdan, irfan ve izan içerisinde hareket etmektedirler. Artık hiçbir sivil toplum kuruluşu iktidarlara muhalif durarak ve olumsuz yaklaşarak bir anlayış sergileniyor. Böyle bir anlayış, böyle bir duruş her zaman şehrin ve bölgenin yararına olmaktadır.
Sivil Toplum Kuruluşlarımızın bu anlayışı, bu tavrı her daim taktire şayandır. Siyasete adım atmış biri olarak bu tür tavırlar bizi ziyadesiyle mutlu kılmaktadır. Bu tavrın, bu anlayışın, bu izanın, bu vicdanın ve bu irfanın her zaman yanında yer alacağımızdan da kimsenin şüphesi olmasın.”