BURSA (İHA) – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, başbakanlığı döneminde ofisini dinleyenlerden 2’sinin Romanya’da yakalandığını ve bir an önce Türkiye’ye iadesini istediklerini söyledi.
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) tarafından Hilton Otel’de gerçekleştirilen toplantıda iş dünyasına seslenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı olarak Bursa’yı ilk ziyaretinde kendisine gösterilen ilgi ve sevgiden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. 600 yıl önce bir cihan devletinin temellerinin atıldığı Bursa’nın bugün de yeni Türkiye’nin lokomotif şehirlerinden olduğunu belirten Erdoğan, “Cumhurbaşkanlığı görevime bir son değil, yeni bir başlangıç diyerek geldim. Bursa’nın da, Selçuklu’dan Osmanlı’ya geçişi sonun değil aslında başlangıcın tarihidir. Gelecekte de Bursa’nın gelişmesi, büyümesi, güçlenmesi için çalışacağız. Başbakanlığım döneminde 81 ilin tamamına en az üç kere gittim. Aralarında Bursa’nın da olduğu bazı kentlere 10 kezden fazla gittim. Güç, enerji ve motivasyonumu milletten alıyorum. Oturan bir cumhurbaşkanı olmayacağım. Sadece evrak imzalayan bir cumhurbaşkanı olmayacağım” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı olduktan sonra Türkiye’yi gezmeye devam ettiğini belirten Erdoğan, “Biz Türkiye’yi gezdikçe, biz vatandaşımızla buluştukça, hasbıhal ettikçe birileri bundan rahatsız olmaya başladı. Hatta işi gücü bırakıp, bizim peşimize takılanlar oldu. Bizi takip etmeleri onlar için bir kazançtır. Bu durumda yarın, öbür gün Bursa’ya da gelecekler demektir. Geldiklerinde ‘bugüne kadar neredeydiniz, aklınız yeni mi başınıza geldi’ diye bir sorun. Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) müracaat eden var. Cumhurbaşkanına seçimlere kadar meydana çıkma yasağı getirin diyor. Tabii YSK da reddetti. Bunlar herhalde Anayasa kitapçığını okumak üzere değil sadece raflarında saklamak üzere bulunduruyor. Bir açın okuyun, cumhurbaşkanının görevi, görev alanı nedir, neler yapabilir. Bunu da yapmıyor. Bunlar da ciddiyet yok” diye konuştu.
“OFİSİMİ DİNLEYENLER ROMANYA’DA YAKALANDI”
Ofisini dinleyenlerden iki tanesinin Romanya’da yakalandığını ifade eden Erdoğan, “Önce Hırvatistan, oradan Macaristan, oradan Romanya’ya kaçtılar. Ama yakalandılar. Şimdi görüşmelerimiz devam ediyor. Bir an önce onların Türkiye’ye iadesini istedik. Temenni ederim ki en kısa zamanda iadeleri gerçekleşir. Tarafsız cumhurbaşkanı olacağıma dair yemin ettiğimi söylüyorlar. Ama onlar orada hala bir inceliği ayırt edemiyorlar. Bir cumhurbaşkanı tarafsız olur mu? Cumhurbaşkanı, milletin tarafındadır, milletin tarafını tutar. Ben milletim tarafından, milletimin yanında bir cumhurbaşkanı olarak geldim. Bunu herkes böyle bilsin. Türkiye’nin büyümesinden, gelişmesinden ve güçlenmesinden rahatsız olanlar var” şeklinde konuştu.
“BENİM İNZİVAYA ÇEKİLMEMİ BEKLEYEN ÇOK BEKLER”
Kendisinin Ankara’da inzivaya çekilmesini veya Boğaz’da keyif çatmasını bekleyenlerin daha çok bekleyeceklerini ifade eden Erdoğan, “Cumhurbaşkanı meydanlara indi diyorlar. Ben meydanlardan hiç çıkmadım ki. Hayatım boyunca hep meydanlardaydım. Cumhurbaşkanlığına da meydanlardan geldim. Meydanlarda olmayacağım da nerede olacağım. Ben milletimin içinde çıkıp geldim. Bugüne kadar da her konumda, her zaman milletimle birlikte oldum, şimdi de aynı şekilde yoluma devam ediyorum. Çizgimde en küçük bir sapma, kırılma yok. Onlar kendilerine baksınlar, cumhurbaşkanının izini takip ederek yollara düşmenin ayıbı onlara yeter. Cumhurbaşkanına karşı halkı savaşa, direnmeye çağırmanın zilleti onlara yeter. Bunu rahmetli Özal’a yaptılar. Tabii Özal, adeta bir yalnız adam grafiği çiziyordu. Elhamdülillah biz yalnız değiliz, milletimizle beraberiz" dedi.
“RABBİMİN BİZE VERMİŞ OLDUĞU CANI RABBİMDEN BAŞKA KİMSE ALAMAZ”
“Bunların eteklerinde ne varsa bunların hepsi dökülüyor, dökülecek” diyen Erdoğan, “Bunların başındaki zat, Amerika’daki bir gazeteye güya makale yazıyor. Makale denilen metin başından sonuna Türkiye’yi karalama, Türkiye’ye iftira atma üzerine kurulu bir ihanet belgesi. Neymiş efendim? Türkiye’de demokrasi ve insan hakları rafa kaldırılmışmış. Biliyorsunuz bu melun çetenin, emniyet ve yargı içindeki maşaları Adana’da, Suriye’deki Türkmenlere insani yardım götüren MİT TIR’larına baskın yapmışlardı. Amaçları, Türkiye’yi teröristlerle hareket eden bir ülke gibi göstermekti. Aradıklarını bulamayınca hevesleri kursaklarında kaldı. Sizin hadi kuldan utanmanız yok, onu anladık, Allah’tan da mı korkunuz yok? Şu anda şahsımı, ailemi tehdide başladılar. Son günlerdeki gelişme bu. Bunu, zannediyorlar ki ’Bu tehditleri yaparsak bunlar biraz kendilerine çeki düzen verirler.’ Bakın, ben Bursa’dan şimdi sesleniyorum, diyorum ki; Rabbimin bize vermiş olduğu bu canı, Rabbimden başka kimsenin almaya gücü yetmez. Bu şahsım için de böyledir, çocuklarım için de böyledir. Dinlediniz, yaptınız, ettiniz, 12 yıl, 13 yıl her şeyi yaptınız. Bu sizin rezilliğinizdir. Bunların hepsi çıktı meydana ve çıkıyor, daha da çıkacak. Bunların eteklerinde ne varsa bunların hepsi dökülüyor, dökülecek” ifadelerini kullandı.