BAYBURT (AA) - ABDULKADİR NİŞANCI - Bayburt Üniversitesi Bayburt Tarihi ve Kültürü Uygulama ve Araştırma Merkezi (BAKÜTAM) Müdürü Yasin Taşkesenlioğlu, katoliklerin ruhani lideri Papa Franciscus'un 1915 olaylarına ilişkin Ermeni iddialarının aksine Bayburt'ta Müslüman halka yönelik Ermeni çetelerince katliamlar yapıldığını söyledi. 

Taşkesenlioğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Papa tarafından Ermenilerin tehcir edilmesi olayının "soykırım" olarak adlandırılmasıyla olayın siyasi boyuta taşındığını belirtti. 

Bu durumun siyasilerin değil bizzat tarihçilerin işi olduğunu vurgulayan Taşkesenlioğlu, "Vilayat-ı Şarkiye olarak adlandırılan bölgede, bu altı vilayet ile bağlı kaza, kasaba ve köylerde, Ermenilerin, 1878 Osmanlı-Rus harbinden itibaren yaptığı zulümleri bölge insanı çok iyi biliyor" dedi.

Ermenilerin, Bayburt'ta Müslüman Türkleri nasıl diri diri yakarak soykırıma uğrattıklarını, yörede "Küçük Hafız" olarak tanınan İsmail Hakkı Polattimur'un kaleme aldığı manzum bir el yazması esere ulaştıklarını anlatan Taşkesenlioğlu, bu eserin Osmanlıca aslından tercüme edilerek 2012 yılında Bayburt Üniversitesi aracılığıyla yayımlandığını söyledi.

Taşkesenlioğlu, "Birinci Dünya Harbi'nde Osmanlı-Rus Muharebeleri ve Bayburt'ta Ermeni Hadiseleri" adıyla yayımlanan eserin, Ermenilerin o dönemde yaptığı soykırım olaylarına ışık tutacak, ciddi bir kaynak olduğuna işaret ederek, "Bu eserde Küçük Hafız, bizzat 1918 yılında kendi gözüyle gördüğü, Ermenilerin yaptığı faaliyetleri, zulümleri anlatıyor. Bunu Bayburtlular bilir, aslında dilden dile dolaşır bu hadise. Bu hadiseden sonraki dönem de zaten Bayburt'un kurtuluşu olarak bilinir. Bayburt'ta taş mağazalarda, Ermenilerin Arşak Paşa denilen bir Ermeni çete reisi öncülüğünde yaptıkları katliamlar, asıl soykırım budur" diye konuştu.

Yöre halkının, o dönemde Müslüman Türklere uygulanan bu soykırımı çok iyi bildiğini ancak bunun uluslararası kamuoyuna da anlatılması gerektiğine dikkati çekerek, şunları söyledi:

"Özellikle 1915'in 100. yılından dolayı çeşitli sempozyumlar tertip ediliyor fakat bunun siyasi arenada da ispat edilmesi gerekiyor. Ermenilerle Türkler arasındaki bölgedeki hadisenin, bin yıldır aynı coğrafyada yaşayan, Bizansın zulmündense Türklerin idaresi altında kalmayı tercih edenlerin, Ermenilerin son 100-150 yılki ayrılıkçı düşüncelerini, bütün uluslararası kamuoyuna çok iyi ifade etmemiz lazım. Umarım bu eserimiz ya da bu bölgede yapılan çalışmalar buna hizmet edecektir."