Mersin Halk Sağlığı Müdürü Dr. Aytekin Kemik, kalıtsal bir kan hastalığı olan talaseminin Türkiye’de görülme sıklığının artmasında en büyük etkenin akraba evlilikleri olduğunu söyledi. Dr. Aytekin Kemik, çiftlerin evlilik öncesi mutlaka talasemi testi yaptırmalarını istedi.
Halk Sağlığı Müdürü Dr. Kemik, 8 Mayıs Dünya Talasemi Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, talasemi (Akdeniz anemisi) konusunda öneri ve uyarılarda bulundu. Talaseminin dünyada ve Türkiye’de sık görülen, ailesel geçişi olan kalıtsal bir kan hastalığı olduğunu belirten Dr. Kemik, talasemi hastalığında kan hücrelerinin vücudun ihtiyacı olan oksijeni dokulara taşıyamadığına dikkat çekti. Dokulara oksijenin, kırmızı kan hücrelerinin yüzde 90’ını oluşturan hemoglobine bağlanarak taşındığını aktaran Kemik, “Hemoglobinin yapımında yetersizlik ya da bozukluk oluşursa oksijen taşıma işini yeterince yapamaz ve doku organlarda oksijenin azalması sonucu solukluk, halsizlik, çabuk yorulma, çarpıntı, gelişme geriliği gibi hastalığın belirtileri görülür. Talasemi hastalığı, talasemi major (hasta tip), talasemi intermedia (hafif hastalık tipi), talasemi minör (taşıyıcı tip) olmak üzere 3 şekilde görülür. Taşıyıcı hastalar kendileri hasta olmasa da genetik yolla gelecek nesillere aktaran kişilerdir” dedi.
“TÜRKİYE’DE DÖRT BİN TALASEMİ HASTASI, 1,3 MİLYON TAŞIYICISI VAR”
Dr. Kemik, Türkiye’de, talasemi ve orak hücre anemisi başta olmak üzere kalıtsal kan hastalıklarının önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu vurguladı.
Türkiye’de beta-talasemi taşıyıcı sıklığının yüzde 2,1 olduğunu kaydeden Kemik, “Ülkemizde, yaklaşık 1 milyon 300 bin taşıyıcı ve 4 bin civarında hasta var. Her yıl yüzlerce hastalıklı çocuk dünyaya gelmekte, aileler ve toplum maddi ve manevi zarara uğramaktadır. Bakanlığımız tarafından şimdiye kadar yapılan hizmetleri organize etmek ve yaygınlaştırmak amacıyla hastalığın görülme sıklığı göz önüne alınarak, riskli 33 ilde Hemoglobinopati Kontrol Programı başlatılmıştır. 2013 yılında görülme sıklıkları tekrar gözden geçirilmiş ve 8 yeni il daha programa eklenmiştir” ifadelerini kullandı.
“AKRABA EVLİLİKLERİ TALASEMİ HASTA SAYISINI ARTIRIYOR”
Türkiye’de talasemi hastası sayısının artmasında akraba evliklerinin çok büyük etkisi olduğunun altını çizen Dr. Kemik, şunları kaydetti: “Türkiye’de akraba evliliklerinin fazla olması ve bu evliliklerin yüzde 70’inin 1. derece akraba arasında yapılması nedeniyle genetik geçişli bir hastalık olan talaseminin görülme sıklığı artmaktadır. Bu nedenle ikisi de taşıyıcı olan çiftlerin bilinmesi ve çocuk sahibi olmadan önce genetik danışmanlıktan yararlanmaları, hastalığın önlenmesi açısından gereklidir. Hemoglobinopati Kontrol Programı’nın temel amacı da toplum taraması, genetik danışma (rehberlik), halk eğitimi, doğum öncesi tanı ve tedavi yöntemleri kullanılarak anormal hemoglobin hastası doğumunun uygun strateji ile önlenmesi, mevcut hemoglobinopati hastalarının yaşam süreleri uzatılarak yaşam kalitelerinin artırılmasıdır.”
Dr. Kemik, açılan merkezlerde kalıtsal kan hastalıklarının tanı ve tedavisine yönelik çalışmalar ve toplum taramaları yapıldığını belirterek şu bilgileri verdi: “2005 yılı itibarı ile evlenen çiftlerin yüzde 53,46’sı taranmıştır. 2013 yılı için bu oran yüzde 77’ye yükselmiştir. Hastalığın tedavisinin ne kadar güç ve pahalı, aile ve çocuk için ne kadar sıkıntılı olduğu düşünülürse, hastalığı önlemenin önemi daha kolay anlaşılmaktadır.”
“KORUNMADA EN ETKİLİ YÖNTEM EVLİLİK ÖNCESİ TARAMA TESTİDİR”
Talasemiye karşı anne ve baba adaylarını uyaran Kemik, “Talasemi kalıtsal bir hastalıktır. Talasemi taşıyıcısı olduğunuzu bilmeniz önemli. Taşıyıcıların büyük çoğu hastalığı taşıdıklarını bilmez, ancak talasemi hastası bir çocuk sahibi olduklarında ya da özel kan testi yaptırdıklarında öğrenirler. Bu tür kalıtsal hastalıklardan korunmada en etkili yöntem evlilik öncesi tarama testleridir. Talasemi taşıyıcılığı hastalık değildir, hastalığa dönüşmez, bulaşıcı değildir, kalıtsal bir özelliktir ve yaşam boyu devam eder” dedi.
Talasemi taşıyıcılığının evliliğe engel olmadığının da altını çizen Kemik, anne-baba adaylarının evlilik öncesi mutlaka test yaptırmalarını isteyerek sözlerine şöyle devam etti: “Her iki ebeveyn taşıyıcı doğacak her çocuk yüzde 25 olasılıkla sağlıklı, yüzde 25 olasılıkla hasta, yüzde 50 olasılıkla taşıyıcı olacaktır. Anne ve babadan herhangi biri taşıyıcı yüzde 50 sağlıklı, yüzde 50 taşıyıcı bebek doğabilir. Sağlıklı bir çocuk sahibi olmak için evlilik öncesi mutlaka talasemi testini yaptırınız. Talasemi tanı merkezimizde evlilik öncesi sağlık kontrolleri ve gerekli tarama testleri ücretsiz olarak yapılmakta, kalıtsal hastalıklar konusunda danışmanlık verilmekte, ayrıca testlerin sonuçları doğrultusunda kişilere yapmaları gereken hususlar vurgulanarak bilgilendirilmektedir. Evlenecek çiftlerin bu testi yaptırmaları Sağlık Bakanlığımızın Hemoglobinopati Tarama Programı çerçevesinde zorunludur. Talasemi, toplum eğitimi, evlilik öncesi tarama ve doğum öncesi tanı testleri ile önlenebilen bir hastalıktır. Sağlıklı nesiller için toplumumuzu bu konuda bilgili, duyarlı olmaya ve Talasemi’nin önlenmesi için önlenebilir faaliyetleri zamanında yapmaya davet ediyorum.”