Televizyon programcısı ve şair Serdar Tuncer, Kağıthane’de katıldığı bir programda şehit savcı Mehmet Selim Kiraz olayında çalıştığı kanalın kullandığı haber dili nedeniyle istifa ettiğini belirterek, “Yaptığımız bir pazarlık değil, insan olan herkesin yapması gereken bir şeydi” dedi.
Kağıthane Belediyesi’nin kültür sanat etkinlikleri kapsamında vatandaşlarla buluşan televizyon programcısı ve şair Serdar Tuncer, ‘Şiirli Muhabbet’ programıyla sevenlerine unutulmaz bir akşam yaşattı. ‘Şiirli Muhabbet’ programına Kağıthane Belediye Başkanı Fazlı Kılıç, başkan yardımcıları, birim müdürleri, meclis üyeleri, STK temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Gültepe Kültür Merkezi’nde düzenlenen programda aşk, tarih ve tasavvuf üzerine konuşan Tuncer, şiirleri ve sohbetiyle hayranlarının beğenisini kazandı. “Dinleyen söyleyenden arif gerektirir” diyen Tuncer, “Konuşanı dinleyeni kalbindeki muhabbet konuşturur. Mevlana diyorum söz Leyla’ya çıkıyor, Yunus diyorum söz Şirin’e çıkıyor. O zaman anlıyorum bir köşe de Âşık ve Uşak varmış. Kalbi sevgi yüklü” şeklinde konuştu.
Tuncer, “Eskiler birbirine ‘Allah derdini arttırsın’ diye dua edermiş. Şimdi birisi diğerine Allah derdini arttırsın dese kavga sebebidir. Çünkü eskiden dertten anladığımız başka bir şeymiş. Dün dert dediğimiz şey Allah ve Allah’a dair olandır. Yunus, ‘Derdi dünya olanın, dünya kadar derdi olur.’ derken; Niyazi Nusri Hazretleri ise, ‘Derman arardın derdine, derdin derdime derman imiş.’ Bir derdi olanın başka derdi kalmaz ama çok derdi olanın dermanı bulması da imkânsız değildir. Dert bitmiyor. Bu dert şayet aşk ile yoğrulursa, aşkla var olursa bir mana ifade ediyor. Aşkı nerde kaybettiğimizi görüp nasıl bulacağımızı fark ettiğimiz zaman sanıyorum yeryüzü başka bir yer olacak” dedi.
“BU BİR KAHRAMANLIK DEĞİLDİR”
Tuncer, İstanbul Adalet Sarayı’nda düzenlenen terör saldırısında şehit düşen Savcı Mehmet Selim Kiraz’a Allah’tan rahmet ve ailesine başsağlığı diledi. Şehit Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın rehin alınması sırasında çalıştığı kanalın kullandığı haber diline tepki göstererek istifa eden Tuncer, “Bu bir kahramanlık değildir. Bu herhangi bir Müslüman’ın zaten yapması gereken bir şeydi. O Savcı arkadaşı yakından tanıyan bir dostumla konuştum. Telefonda dedi ki; ‘9 yaşındaki çocuk babasının cenazesinde olduğunun farkında değil’ dedi. ‘Nasıl öyle tevekkülle duruyordu’ dedim, ‘bilmiyordu babasının cenazesinde olduğunu’ dedi. O çocuğa 5 sene sonra diyecekler ki; ‘Hani yavrum seninle bir törene gitmiştik. İşte o senin babanın cenazesiydi’ Cenazenin ertesi günü öyle bir manşet atılması, öyle bir haber yapılması midesi olan herhangi birisinin orada kalamayacağı bir durumdu. Dolayısıyla yaptığımız bir pazarlık değil, insan olan herkesin yapması gereken bir şeydi. Ama dualara vesile oldu. Bir dolu insan güzel dualar etti. Allah razı olsun” şeklinde konuştu.
Programın sonunda Tuncer’e çiçek takdim eden Kağıthane Belediye Başkanı Fazlı Kılıç, ‘Bu akşam burada çok farklı bir atmosfer oluştu. Sayın Tuncer’in sohbetiyle hepimiz derin düşüncelere, duygulara daldık. Tasavvuf ve insan üzerine güzel sohbeti için Sayın Tuncer’e teşekkür ediyoruz” dedi.
Tuncer’in sohbeti ve şiirleriyle devam eden program, duygulu anlar yaşayan davetlilerin alkışları eşliğinde sona erdi.