Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi’nde meme tümörlerini görüntülemek için Meme Lazer Tomografi (MLT) sistemi geliştirildi. Donanımı ve yazılımı AÜ’de yapılan MLT sistemi ile ilgili olarak B Blok Mor Salon’da, AÜ Tıp Fakültesi Biyofizik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Canpolat ve Radyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emel Alimoğlu tarafından bir toplantı gerçekleştirildi. Bilgilendirme toplantısına Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Rektörü İsrafil Kurtcephe de katıldı.
2007 YILINDA BAŞLANDI
Projeye 2007 yılında aldığı kaynakla başladığını ifade eden AÜ Tıp Fakültesi Biyofizik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Canpolat, "2011 yılına kadar bu kaynakla sistemin bir kısmını yaptık. Daha sonra 2011 yılında TÜBİTAK 1001 projesiyle aldık ve projeyi 2014 yılında tamamladık. Sistem bittikten sonra Akdeniz Üniversitesi Etik Kurulu’nda hastalar üzerinde çalışmak için gerekli izinleri aldık" dedi.
Amaçlarının var olan görüntüleme yöntemlerine destek olmak olduğunu söyleyen Tıp Fakültesi Biyofizik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Canpolat, cihazla tanısal doğruluk oranını arttırmak olduğunu ifade ederek, "Tümörü tam olarak tespit edememekte bazen de iyi huylu tümörü olan hastalar ameliyata alınmakta. Bizim yaptığımız da bunlara destek olabilecek yeni cihaz geliştirmek. Bizim kullandığımız Meme Lazer Tomografi Sistemi farklı bir sistem. Geliştirdiğimiz cihaz dokudaki kana duyarlı. Kanın fazla olduğu bölgeyi görüntülüyoruz. Bundan dolayı da tümör olan bölgede de kan arttığı için bizim sistemimiz tümörü görüntüleyebilmektedir. Bizim amacımızda diğer cihazlarla kullanılarak tanısal doğruluk oranını arttırmak" şeklinde konuştu.
BALKON BORUSUNDAN OPTİK PROB
Organize Sanayi Bölgesi’nden alınan yarım metrelik balkon borusundan optik prob oluşturduklarını dile getiren Prof. Dr. Murat Canpolat, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Görülen 10 santimetrelik balkon borusu. Biz bunları yaparken Organize Sanayi Bölgesi’ne gittik. Onlarla çalıştık. Oradaki bazı firmalar bize oldukça destek verdiler. Onların desteğiyle bir çok şey yaptık. Ayrıca yeni bir cihaz yaparken bunu nasıl yapacağınızı düşünüyorsunuz. Nasıl parçaları bir araya getireceğinizi düşünüyorsunuz. Tabi ben de o esnada sanayi bölgesinde balkon borularını gördüm. İlk başta yarım metre kadar aldık. 10 santimetresini kullanarak prob kısmını oluşturduk. Kaynaklarımız kısıtlı olduğu için neyi bulabiliyorsak onu alarak kullandık. İleride biz özel problar, tutucular geliştiririz. Bu sadece laboratuvar benzeri bir sistem oluşturmak için yaptığımız doğal bir şey. Alakasız bir şeydi aldık ve fiber optik prob yapmakta kullandık."
DOKUYA LAZER IŞIĞI GÖNDERİLİYOR
Cihazın diğerler görüntüleme cihazlarından farklı olduğunu belirten Prof.Dr. Canpolat, "Biz dokuya lazer ışığı gönderiyoruz. Lazer ışığı dokuya memeye hiçbir zarar vermemektedir. Lazer ışığı dokuya geldikten sonra kanın yoğun olduğu bölgede absorblamakta. Kanda tümör olan bölgede yoğunlaştığı için bizim sistemimiz tümör olan bölgeyi göstermekte. Diğerlerinden farkı ne? Mamografi kitleleri gösteriyor, ultrason dokudaki sertliğe bağlı olarak kitleleri tekrar göstermemektedir" ifadelerini kullandı.
BELLİ BİR HASTA GRUBUNDA ÇALIŞMA YAPILDI
Sistemde ışıkla çalıştıklarını ve zararının olmadığını dile getiren Radyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emel Alimoğlu ise şunları kaydetti:
"Henüz daha bir takım sınırlılıkları var. Belli bir hasta grubunda çalışma yaptık. Bizim amacımız diğer tıbbı cihazlara destek olmasıdır. Bu cihazlarla birlikte meme kanserlerini daha iyi yakalayabilmek. Tanıların oranını arttırmak. Özellikle de birinci basamakta kullanılacağını umuyoruz. Meme kanserinden korkan çok fazla hasta var. Bu sistem doktorların iş yükünü azaltabilir. Devlete olan maliyetin azalmasına neden olur. Hastalar gerçek lezyonlarla (şüpheli bölge) hastaneye başvurabilirler. Bizim sistemimiz kistleri ayırabilir. Biz şu an iyi ve kötü huylu tümör ayrımı yapamıyoruz. Sistem üzerinde çalışmalarımız devam ediyor. İlk sonuçlar çok fazla yüz güldürücü ve heyecan verici durumda. Sistemde ışıkla çalışıyoruz. Bunun da hiçbir zararı yok. Her yaşta hatta bebekler de bile kullanabileceğimizi düşünüyorum."
REKTÖR KURTCEPHE: "ÜNİVERSİTELERİN LOKOMOTİF GÖREVLERİNİ ÜSTLENMESİ LAZIM"
Toplantıda konuşan Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe, "Ekonomik gelişmişliği sağlamak ve sürdürebilmek için ileri teknoloji ürünlerinin geliştirilmesi gerekiyor. Üniversitelerin lokomotif görevlerini üstlenmesi lazım" dedi.