Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye’nin geleceğinden umutlu olduğunu ifade ederek, "Eğer ülke olarak birlik ve beraberliğimize bir halel getirmezsek, Allah’ın izniyle bizim önümüzde kimse duramaz. Türkiye sanayi devi bir ülke haline geldi. Bizden daha güçlüsü yok. Tek bir şey var kendi kendimizi yakmayalım, kendi ayağımıza kurşun sıkmayalım" dedi.
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Anamur-Bozyazı Vergi Rekortmenleri Ödül Töreni’ne katıldı. Anamur Ticaret ve Sanayi Odası ve Bozyazı’da bir otelde düzenlenen ödül törenlerinde Hisarcıklıoğlu’na, Bozyazı Kaymakamı ve Anamur Kaymakam Vekili Mustafa Erkayıran, Bozyazı Belediye Başkanı Mehmet Ballı, Anamur Belediye Başkanı Mehmet Türe, MTSO Başkanı Şerafettin Aşut, Anamur Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Abdulkerim Çilingir, Mersin Vergi Dairesi Başkanı Adem Güngör, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, siyasi parti temsilcileri, kurum amirleri ve vatandaşlar katıldı. Ödül töreni öncesi konuşan Rifat Hisarcıklıoğlu, Japonya seviyesine gelmek isteniyorsa, o zenginliğe ulaşmak isteniyorsa, girişimci sayısını artırmaları gerektiğini ifade ederek, "Bu kapsamda son yüzyıldır girişimci sayısını artırmaya çalışıyor. Türkiye’de şuan itibarıyla girişimci sayısı bir milyon 500 bin. Bunun yüzde 93’ü erkek, yüzde 7’si kadın. Hepimiz çocukluğumuzdan itibaren israf haramdır kültürü ile büyüyoruz. İsraf haramdır ama nüfusumuzun yarısını görmüyoruz. Nüfusumuzun yarısı kadın. Yarısı kadın olmasına rağmen kadınlarımızı yok farz ediyoruz. Özellikle kadınlarımızı, kızlarımızı teşvik edip girişimci olmalarını sağlamamız lazım. Ancak zenginliğe böyle ulaşırız. Her bir yeni işyerinin açılması ortalama 10 kişiye iş sağlıyor. Girişimcilikten daha hayırlı bir iş yok. Bir insana iş ve aş verebiliyorsan ne mutlu. Müslüman olarak kimi örnek alıyoruz. Peygamber Efendimizi. Peygamber Efendimizin yaptıkları bizler için sünnettir. Peki Peygamber Efendimizin yolundan gidiyor muyuz? Peygamber Efendimizin eşi Hz. Hatice en büyük tacirdi, Peygamber Efendimizin yanında çalışırdı. Hem ’elhamdülillah Müslümanız’ diyeceğiz, hem de örnek aldığımız Peygamber Efendimizin eşinin tüccar olduğunu unutup kızlarımız gidip evde oturacak diyeceğiz. Bu israf haberiniz olsun, bir de hak yemektir" diye konuştu.
"PAZARLARIMIZ RİSKLİ, DİKKATLİ OLUN"
Mersin olarak pazarlara baktıklarında, pazarların hepsinin riskli pazarlar olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, "Şu an itibariyle Mersin’deki tarım ürünlerinin ihracatının yüzde 50’sinden fazlası riskli pazarlara mal satıyor. Onun için ödemelerinizde problem yaşanabilir dikkatli olun. Sattığınız malın parasını almakta sıkıntı yaşayabilirsiniz. Ne yapacaksınız ki, nasıl dikkatli olacaksın bununda mekanizmaları var. Bakın sizlere söylüyorum açık hesap vermeyin. Pazarlarımız riskli. Muzları, sebzeleri emek verip yetiştirip ama sonunda paranızı alamayabilirsiniz. Bakın iç pazar için bir önemli bir mekanizma getiriyoruz. Kare kotlu çek gelecek piyasaya. Sayın Babacan’la geçen gün çalışmamızın bir tanesi buydu. Bir normal çek olacak, birde kare kotlu çek olacak. Kare kotlu çeki makineye koyduğun zaman adamın nereye mal sattığını, özgeçmişini göreceksin. Çekini zamanında ödüyor mu? Karşılıksız çeki var mı? Protesto olan senedi var mı? Vergisini, doğalgaz, su, elektrik ödemesini yapıyor mu hepsini göreceksiniz" ifadelerini kullandı.
"ÜLKENİN GELECEĞİNDEN UMUTLUYUM"
Türkiye’nin geleceğinden de umutlu olduğunun altını çizen Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti:
"Eğer ülke olarak birlik ve beraberliğimize bir halel getirmezsek, Allah’ın izniyle bizim önümüzde kimse duramaz. 30 sene önce Türkiye 3 milyar dolar ihracat yapıyordu. Bunun yüzde 90’ı tarım ürünü. 2 tane araba satıyorduk. İncir, üzüm, fındık 5 kalem mal satıyoruz doğal ürünler sattığımız bunlar. Ama bugün nereye geldik, bakın bugün 161 milyar dolar ihracat yapan bir Türkiye’ye geldik. Bunu kimin sayesinde yaptık siz ihracatçıların sayesinde. Türkiye 161 milyar dolar ihracat yapıyor, ihracatın yüzde 90’ı sanayi malı. Bütün dünyaya sanayi malı satıyoruz. İtalya ile Çin’in arasında Türkiye sanayi devi bir ülke haline geldi. Şu anda sanayi deviyiz. Bizden daha güçlüsü yok. 2 araba üretimi yaptığımız dönemden 12 tane yabancı araba markası üreten ülke haline geldik. İhracatımızın yüzde 50’sini Avrupa pazarlarına yapıyoruz. Avrupa’da satılan her dört beyaz eşyadan birisini biz üretiyoruz. Devletten, hükümetten hiçbir şey istemiyoruz. Engel çıkarmayınız. Tek isteğimiz şu benim rakibim kim o hangi şartlarda üretiyor, alıyor, satıyor. Benim devletten isteğim beni rakiplerimle eşit şartlara getir, ben para da istemem pul da istemem. O zaman Allah’ın izniyle bu ülkeyi 2023 de ilk 10’a getirmek. Bizim neslimizin hedefi oraya getirmek. Bizden sonra da Allah’ın izniyle birlik ve beraberliğimize bir halel getirmezsek, biz kendi kendimize, birlik beraberliğimize kardeşlik ruhumuza bir şey getirmezsek kimse bizi durduramaz. Tek bir şey var kendi kendimizi yakmayalım, kendi ayağımıza kurşun sıkmayalım."
Konuşmaların ardından vergi rekortmenlerinin plaketleri verildi.