Uluslararası Bakliyat Konfederasyonu (CICILS) Başkanı Hüseyin Arslan, üye ülkelerin ‘2016 Dünya Bakliyat Yılı’na yönelik hazırlıklarını hızlandırdıklarını belirterek, “2016’da dünya her yönüyle bakliyatı konuşacak. Tanıtım çalışmaları sonrasında dünya bakliyat talebinde yaklaşık yüzde 10’luk artış bekleniyor. Türkiye, artacak talebi karşılamak adına şimdiden gerekli önlemleri almaya odaklanmalıdır” dedi.
2016 yılının Birleşmiş Milletler (BM) tarafından ‘Dünya Bakliyat Yılı’ ilan edilmesinin ardından üye ülkelerde hazırlıklar hızlandı. 55 ülkenin üye olduğu Uluslararası Bakliyat Konfederasyonu (Global Pulse Confederation CICILS) başvurusuyla 2016’ın Dünya Bakliyat Yılı ilan edilmesiyle dikkatler bu ürünlere çevrildi. Geçtiğimiz Nisan ayında ABD’nin Las Vegas kentinde yapılan toplantıda CICILS başkanlığına seçilen Arbel Grubu CEO’su Hüseyin Arslan, BM tarafından 2016 yılının Bakliyat Yılı ilan edilmiş olmasının, bakliyatın hak ettiği değeri yakalaması için büyük bir fırsat olacağını vurguladı.
“BAKLİYAT, EKİMİ DESTEKLENMESİ GEREKEN TEMEL GIDA ÜRÜNÜDÜR”
Dünya Bakliyat Yılı hazırlıklarına ilişkin açıklama yapan CICILS Başkanı Arslan, bakliyatın sağlıklı olduğu kadar ekolojik ve çevreci ürün grubu olduğunu ifade etti. Bakliyat ürünlerinin, dünyanın geleceği için ekiminin desteklenmesi gereken temel gıda ürünleri olduğuna dikkat çeken Arslan, “Zira toprağın azot ihtiyacını karşılar, zehirli atığı bulunmaz, yeraltı sularının kirlenmesine sebebiyet veren gübrenin kullanımını azaltır. Ayrıca dünyada su kaynakları ile ilgili problem yaşanırken sulama gerektirmez. Bakliyatın bu yönlerini vurgulamayı ve kamu spotları ile bir yıl boyunca desteklenmesini hedeflemekteyiz” ifadelerini kullandı.
Fasulye, mercimek, bezelye ve nohudun asırlardır sağlıklı ve geleneksel beslenmenin köşe taşları olduğunu hatırlatan Arslan, 2016 yılının Bakliyat Yılı ilan edilmesi için çok uğraş verildiğini belirtti. Bu bir yıllık süreci en iyi şekilde kullanmak istediklerinin altını çizen Arslan, bu nedenle CICILS olarak diğer projeleri bekleterek önceliği bu projeye verdiklerini kaydetti. 2016 yılında yapılmaya başlanacak olan çalışmaların, bakliyat için öngördükleri hedeflere ulaşmalarına imkan sağlayacağı dile getiren Arslan, şöyle devam etti:
“Gıda güvenliği konusundaki eksikliklerin giderilmesine ve çağın vebası haline gelen obezite ve diyabet hastalıklarıyla mücadelemize de katkı sağlayacak. Ayrıca çiftçilerin yararına ürün yelpazesinde iyileştirmelere gidilecektir. Uluslararası Bakliyat Konfederasyonu tarafından Dünya Bakliyat Yılı çalışmalarına ayrılan 1,1 milyon dolarlık fon dışında, farklı ülkeler tarafından desteklenen özel projelere de önemli miktarda dış kaynak sağlanacak. Böylece katılımcı ülkelerin sanayilerine önemli katkılarda bulunulacaktır.”
“2016’DA DÜNYA BAKLİYATI KONUŞACAK”
CICILS’a üye ülkelerin Dünya Bakliyat Yılı’na yönelik çalışmalara başladığını da aktaran Arslan, çalışmalarla ilgili şu bilgileri verdi:
“Ulusal komiteler oluşturuldu. Her ülke kendi ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak çalışmalar yapacak. Bakliyat profili, geleneksel yapısı ve yeni katkı maddesi formatında olmak üzere her iki haliyle her gün gözle görülür bir büyüme içerisinde. Bu ürünlerin geleneksel kullanımının dışında, sağlıklı katkı maddesi olarak kullanım alanlarına yönelik bilgilendirme, bu ürünlerin farklı şekillerde sunumunun arttırılması gibi çalışmalara başlandı.”
“2016 yılında dünya her yönüyle bakliyatı tanıyacak ve konuşacak” diyen Arslan, CICILS olarak hayata geçirmek istedikleri önemli diğer bir projenin de dünyada bir günün ‘Dünya Bakliyat Günü’ olarak ilan edilip kutlanması olduğunu bildirdi.
“BAKLİYAT TALEBİNDE YÜZDE 10’LUK ARTIŞ BEKLENİYOR”
Dünyada bakliyat tüketim trendinde artış olduğuna da dikkat çeken Arslan, Türkiye’nin artacak talebi karşılamak için gerekli önlemleri alması gerektiğinin altını çizdi. Arslan, “Kuzey Amerika’da bilinmeyen bir ürün olan nohut farklı soslarla artık pek çok marketin rafında yer alıyor. Lokantalarda bulunuyor ve bu ürünlerin tüketimine yönelik, tüketim çılgınlığı boyutunda diyebileceğimiz kadar bir trend oluşmuş durumda. Bu artışın nedeni, bakliyat ürünlerinin GDO (Genetiği Değiştirilmiş Organizma) içermemesi, gluten free olması ve bitkisel proteinin en yüksek ürün grubu olmasıdır. 2016’da yapılacak tanıtım çalışmaları ve etkinlikler sonrasında tüm dünya bakliyat talebinde yaklaşık yüzde 10’luk artış bekleniyor. Dünya bakliyat ticaretinde söz sahibi olan ülkemiz, artacak talebi karşılamak adına şimdiden gerekli önlemleri almaya odaklanmalıdır” dedi.