Aile Danışma Fatma Çakır, artan şiddet olaylarının, dizi ve filmlerden özenilmesinin yanı sıra aile içinde verilen eğitimden de kaynaklandığını söyledi.
Son zamanlarda Türkiye’de görülen şiddet olaylarında sürekli artış yaşanıyor. Özellikle kadınlara yönelik taciz ve cinayetlerin her geçen gün sayısı artıyor. Bu tür suçlara karışan şüphelilerin yaş ortalamalarının da düşük olması dikkat çekiyor. Öte yandan yapılan araştırmalarda aile düzeni olmayan, ailesinden şiddet görmüş ya da şiddet olaylarının yaşandığı ortamda büyümüş kişilerin suç işleme oranlarının yüksek olduğu yapılan testlerle kanıtlandı. Küçük yaşta başlayan teknoloji çılgınlığı çocukları ailelerinden uzaklaştırarak yalnızlaştırdığı da şiddete yönelmelerinde etken olarak gösteriliyor.
Konuyla ilgili konuşan Aile Danışmanı Fatma Çakır, geçmiş yıllarda aile yapısından dolayı ‘biz’ kelimesinin kullanıldığını ancak günümüzde bu kelimenin ‘ben’ olduğu ve aileler içinde bir bütünlüğün oluşmadığını söyledi.
“BABANIN GÖLGESİ YETER SÖZÜNDEN, BABANA BİLE GÜVENME SÖZÜNE GELDİK”
Geçmişte aile içinde bulunan güvenin günümüzde olmadığını ifade eden Çakır, “Geçmişte aile yapımızda her zaman ‘biz’ kelimesi ilk olmuştur. Ne olursa olsun ailede direk olarak baba görülürdü. ‘Babamın gölgesi yeter’ sözü aslında bize ailenin ne kadar kıymetli olduğunu anlatan en güzel söz. Bunun yanı sıra anne evin bütün sıkıntısını çözen, her şeyine koşan, yerine geldiğinde evin hizmetçisi, yerine geldiğinde evin hanımı olandı. Evlat ise bir evin umuduydu. Herşey evlada bağlanırdı. Peki şimdi ne oldu? Gün değişti, zaman değişti. Ben son zamanlarda izlenilen televizyonlardaki program ve dizilerinde bu durumda etkisinin olduğunu düşünüyorum. Bugünlere baktığımızda ‘Babamın gölgesi bile yeter’ sözünden döndük ‘babana bile güvenmeyeceksin’ sözüne. Bence en acı cümle bu. Eskiden güven demekti baba” diye konuştu.
“AİLELER ÇOCUKLARI İLE VAKİT GEÇİRSİN”
Çocukların şiddete meyilli olmaması için ailelerin çocuklarıyla zaman geçirmesinin önemine değinen Çakır, konuşmasının bir bölümünde şunları söyledi:
“Ben bu konuda ailelerimizi özellikle uyarıyorum. Çocuklarımızla zaman geçirilelim. Çocuklarımızla kaliteli bir zaman geçirmek demek, alıp onları alışveriş merkezlerine, oyun salonlarına gitmek demek değildir. Onlarla yemek yapmaktır, bir oyuncakla oynamaktır, en basiti sohbet etmektir, kaliteli zaman geçirmek. Bundan dolayı anne ve babaların akıllarına kaliteli zaman denilince alışveriş yapmak gelmesin. Bir gülüş, bir sıcak kucaklama da çocuklar için güzel bir hediyedir. Bir evi temizleme de onlara hediyedir. Evi temizlemek çocuklara tertip düzeni öğretir. Bu sayede çocuk aynı zamanda dağıtmamayı, kirletmemeyi öğretir. Anne veya babanın verdiği emeğin ne kadar zor olduğunu öğrenir. Bu nedenle anne ve babalar çocuklarıyla etkin zaman geçirsin.”
“TEKNOLOJİNİN ÇOCUĞUNUZ İLE SİZİN ARANIZA GİRMESİNE İZİN VERMEYİN”
Ailelerin çocuklarına güven duyması gerektiğini sözlerine ekleyen Çakır, çocukların 5 yaşında kadar aileden eğitim aldığını söyledi. Aile Danışmanı Çakır, aile tarafından öğretilen eğitimlerin yıllarca süre gelen yazılı olmayan davranış biçimleri olduğunu belirterek, “5 yaşına kadar gösterilen kurallar bir yerde yazmaz. Hepimiz gördük. Her zaman söylenir, biz babadan anneden böyle gördük diye. Ailede görülen kurallar bizim okulda gördüğümüz kurallar gibi değildir. Aile çocuklara kendi içinde eğitim verir. Eğitim verirken, kendi içinde sınavda yapar. Birebir gözlemler, ben bunu çocuğuma öğrettim ama yapıyor mu? diye. Aile eğitim verirken, şiddetten uzak durarak, çocuklarına insanı, doğayı sevmesini öğretmelidir. Böyle büyüyen bir çocuk şiddete eğilimli olmaz. Çocuğu sevmek çok önemlidir. Çocuklarınızı sevin ve ona sık sık seni seviyorum cümlesini kullanın. Bunu söylemekten çekinmeyin. Ona güvendiğinizi belli edin ve her zaman yanında olduğunuzu söyleyin. Çünkü güven çocuk için çok önemlidir. Çocuk ailesinin kendisine güven duyduğunu bilmez ise, ister istemez bunu diğer maddelerle tamamlamaya çalışır. Yeri gelir silah olur bu, yeri gelir şiddet olur. Bu tür şiddet olayları ise son günlerde haddini aşacak seviyeye gelmiştir. Çocuklarımızın izledikleri çizgi filmlere kadar dikkat edelim. Zamanın çoğunu televizyon karşısında geçirmesine izin vermeyelim. Ellerinde sürekli telefon veya tablet olmasın. Bunların maddi ve manevi çok fazla zararı vardır. Özellikle bu tür cihazlar çocuk ile sizin aranızda kopukluğa neden olmaktadır” diye konuştu.