Serpil KIRKESER /İSTANBUL,() İşadamı Rıza Sarraf'ın otomobiline tekme attıkları ve kendisini tehdit ettikleri iddia edilen 3 sanık kardeşin 5'er yıl hapis cezası istemiyle yargılandıkları dava 3'üncü duruşmada karara bağlandı. İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuksuz sanıklar Sinan S., Serkan S. ve Servet S. katılmadı. Duruşmaya sanıkların avukatı ile Rıza Sarraf'ın avukatı katıldı.

TANIK: YANLIŞ ANLAŞILMA OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI
Duruşmada tanık olarak dinlenen M.A, olay anında mağdur Rıza Sarraf'ın aracının ardındaki aracın şoförü olduğunu söyledi. Tanık M.A., "Olay yerinde arabanın başında bir kalabalık görünce biz de araçtan indik. Onların yanına gittik. Bir takım bağırışmalar vardı. Biri cama eliyle vurup "Biz Karadenizliyiz. Rizeliyiz" diye bağırıp genel anlamda da 'Biz Rizeliler olarak adam vururuz" diye ortada konuşuyorlardı. Ancak aracın içerisinde kim olduğunu görmediler. Zira aracın camları filmli olup, kapıları da içerden kilitlenmişti. Bizim gitmemizle beraber olayı sorguladığımızda plakasız benzer bir aracın kendilerini takip ettiğini ve rahatsız ettğini söylediler. Hemen akabinde araca baktıklarında 'Bu aracın plakası varmış bu araç değilmiş' şeklinde kendi aralarında söylendiklerini duydum. Daha sonra bizim gidebileceğimizi herhangi bir sorun olmadığını ifade ettiler. Yanlış anlaşılma olduğu ortaya çıktı. Biz de olay yerinden ayrıldık. Rıza beyin şikayetçi olmasının ardından şahıslarda akabinde gelip yanlış anlaşılmadan dolayı özür dilediler. Olay ortaya çıkınca kendisi de şikayetinden vazgeçti. Konuyla ilgili bilgim bu kadardır" dedi.

"YANLIŞ ANLAŞILMA OLDUĞUNU ÖĞRENİNCE ŞİKAYETİNDEN VAZGEÇTİ"
Duruşmada dinlenen diğer tanık C.B. ise Rıza Sarraf'ın aracını takip eden araçta bulunduğunu belirterek şöyle konuştu: Olay tarihinde aslında Rıza beyi ve bizi hedef alan bir tehdit olayı olmamıştır. Sanıkların hasımları varmış. Aracı görünce hasımlarından birisi takip ediyor endişesiyle davranışta bulundular. Daha sonra özür dileyip dilemediklerini ben hatırlamıyorum. Rıza bey de yanlış anlaşılma olduğunu öğrenince şikayetinden vazgeçti diye biliyorum" dedi.

"YANLIŞ ANLAŞILMADAN DOLAYI BU OLAYLARIN YAŞANDIĞINI BİLİYORUZ"
Mağdur Rıza Sarraf'ın avukatı, "Yanlış anlaşılmadan dolayı bu olayların yaşandığını biliyoruz. Müvekkilim de kendisi "Vururuz' kelimesini bizatihi duymamıştır, zira aracın içindedir. Sadece panikle gidip şikayetçi olmuştur. Kendisini hedef alan bir olay olmadığını anlayınca da şikayetinden vazgeçmiştir. Takdir mahkemenindir" diye konuştu. 3 sanığın avukatı da müvekkilllerin beraatine karar verilmesini talep etti.

MAHKEME HEM BERAAT HEM DÜŞME VERDİ
Mahkeme, sanıkların mağdur Rıza Sarraf'a yönelik 'tehdit' suçunu işlemeye kasıtları bulunmadığından atılı suçtan ayrı ayrı beraatlerine karar verdi. Mahkeme, sanıklar hakkında sabit görülen "mala zarar verme" suçundan ise mağdurun şikayetinden vazgeçmesi nedeniyle kamu davasının düşmesine hükmetti.

3 SANIĞIN 5'ER YILA KADAR HAPSİ İSTENİYORDU
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanan iddianameye göre olay şöyle gelişti: 11 Eylül 2014 tarihinde müşeki Rıza Sarraf aracı ile Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nden Balta Limanı Sapağı'na inip buradan sahil yolunu geçip seyir ettiği bir sırada arkasından gelen koruma araçları kırmızı ışıkta takılı kaldı. Rıza Sarraf, Hasret Sokak'ta geride kalan korumaların aracını beklemeye başladı. Bu sırada şüpheliler Sinan S., Serkan S. ve Servet S. rakip firmalardan birinin aracı zannederek Rıza Sarraf'ın aracının camını tıklattı. Şüphelilerin bu davranışlarından korkan müşteki Rıza Sarraf kapıları açmayarak aracını çalıştırıp yoluna devam etti. Şüpheliler ise araçlarına binerek müşteki Rıza Sarraf'ın aracını takip etmeye başladı. Müşteki Rıza Sarraf'ın biraz ilerde koruma araclarıyla buluşması nedeniyle aracını durdurdu. Bu sırada şüpheliler, müşteki Rıza Sarraf'ın yanına geldi. Şüpheliler, müştekinin aracına tekme ve yumruklarla vurarak hasar verdi. Şüpheliler, müşteki Sarraf'a hitaben "Bizim hasımlarımız var. Biz Rizeliyiz, biz milliyetçiyiz. Biz adamı vururuz" diye tehdit etti. 3 kardeş hakkında “Mala zarar vermek' ve 'Tehdit' suçlarından 10'ar aydan 5'er yıla kadar hapis cezası isteniyordu.