Engelli Kadın Derneği’nin yürüttüğü “Engelli Kadınların Hak Temelli Mücadele Adımları” projesinin Mersin ayağında oluşturulan ‘Farkındalık Atölyeleri’ çalışmasına katılan engelli kadınlar, ayrımcılığın sona ermesini isteyerek, ‘Engelli Kadınların Sessiz Direnişi’ sloganıyla balon uçurdular.
Sabancı Vakfı Hibe Programları tarafından desteklenen ve Engelli Kadın Derneği’nin yürüttüğü “Engelli Kadınların Hak Temelli Mücadele Adımları” projesinin Mersin ayağında yer alan engelli kadınlar, ‘Engelli Kadınların Sessiz Direnişi’ adı altında açıklama yaptı. Öğle saatinde İstiklal Caddesi üzerindeki Özgür Çocuk Parkı’nda toplanan engelli kadınlar, ellerinde mor balonlar ve ‘Engelliyim, kadınım, başarırım’, ‘Özgürlüğüme engel sizsiniz’, ‘Engelliyiz, kadınız, sahip istemiyoruz’, ‘Engelliyim, kadınım, cinsiyetsiz değilim’ yazılı dövizlerle slogan attılar. Engelli kadınların açıklamasına, projenin yürütücüleri Ankara Engelli Kadın Derneği üyesi ve il kolaylaştırıcısı Özlem Kara ile Proje Koordinatörü Nilgün Karacaoğlu İlgün de katılarak destek verdi.
“YAŞADIĞIMIZ ÇİFTE DEZAVANTAJI İLİKLERİMİZDE HİSSEDİYORUZ”
Engelli kadınların, toplumda alışılagelmiş ön yargılara ve kalıp düşüncelere karşı durmak amacıyla gerçekleştirdiği etkinlikte hazırlanan açıklamayı okuyan Mersin Ortopedik Engelliler Derneği Başkan Yardımcısı Şükran Alp, bu toplumda farklı, engelli ve kadın olmanın zor olduğunu söyledi. Hem engelli hem kadın olmanınsa kendilerini toplumda daha çok mücadele etmeye ve daha çok direnişe zorladığını vurgulayan Alp, “Bizler, toplumda alışılagelmiş bütün ön yargılara, kalıp düşüncelere karşı direniyoruz. Hem engelli örgütlerine hem de kadın örgütlerine sadece engelli olmadığımızı, aynı zamanda bir cinsiyetimizin olduğunu da hatırlatıyoruz. Engelliyiz, kadınız, cinsiyetsiz değiliz. Bizler iş hayatına, eğitim hayatına, sosyal ve siyasal hayata katılımda kendimizi engelli erkeklere nazaran daha fazla ispatlamak mecburiyetinde bırakılıyor, yaşadığımız çifte dezavantajı iliklerimizde hissediyoruz.
Engelliyim, kadınım, avukat da olurum öğretmen de” dedi.
Sahip değil, eşit, özgür erişilebilir bir hayat istediklerinin altını çizen Alp, “Bunu da sessiz ve güçlü, örgütlü mücadelemizle gerçekleştireceğimize inanıyoruz. Engelli kadınız, sahip istemiyoruz. Bugün burada, ötekileştirilen ve görülmeyen engelli kadınlar olarak hayatın her alanında var olduğumuzu bir kez daha dillendirmek üzere bir aradayız. Bizler biliyoruz ki, kadına ve erkeğe dayatılan toplumsal cinsiyet kalıpları, kadın ve erkek bedenini bu kalıplar doğrultusunda biçimlendirmektedir. Geleneklerle, kültürle, bilimsel bilgiyle, tekrarlarla meşruluğunu pekiştirme yolunda olan toplumsal cinsiyet kalıpları dışında davranan her birey, toplumun ötekisi ilan edilmektedir. Engelli kadınlar, tam da böylesi bir nedenle ‘iyi birer eş’, ‘sevgili’ ya da ‘anne’ olamayacakları için ötekileştirilerek, kendilerine karşı çıkılanlardır” diye konuştu.
“SESSİZ YA DA ÇIĞLIKLARIMIZLA MÜCADELE ETMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ”
2014 yılında gerçekleşen kadın cinayetlerinin yüzde 4,5’ini engelli kadınların oluşturduğuna da dikkat çeken Alp, “Bu ülkede engelli kadın ve kız çocukları tacize, tecavüze uğruyor ama duyulmuyor, görülmüyor, bilinsin istenmiyor. Üzeri kapatılıyor. Bizler, engelli kadınların güvensiz hayatlarda yok olup gitmelerine seyirci kalmayacağız. Eşitlik, özgürlük ve adalet istemlerimizin yaşam bulması için anlatmaya, mücadele ve dayanışmamızı büyütmeye devam edeceğiz. BM Engelli Hakları Sözleşmesi’nde yer alan ‘engelli kadın ve kız çocuklarının yaşadıkları çoklu ayrımcılık’ dolayısıyla yapılması gereken, verilmesi gereken çok ama çok mücadelemiz olduğunu biliyoruz. Bizler sessiz ya da çığlıklarımızla, örgütlü ve hep birlikte, engelli ve engelsiz kadınlar olarak birbirimizden güç alarak mücadele etmeyi sürdüreceğiz. Ne zaman ki, toplumsal ön yargılar yerle bir olacak, ne zaman ki, kafalardaki kalıp yargılar eşit ve özgür bir algılayış biçimine dönüşecek, işte o zaman hep birlikte özgürleşeceğiz” ifadelerini kullandı.
Açıklamanın ardından, engelli kadınlar, mor balonlar uçurdu.