İzmir’de 22 yıl önce baş ağrısı şikayeti ve kafasında bulunan yağ bezesi nedeniyle gittiği hastanede beyninde tümör olduğunu öğrenen Murat Simsar, ameliyat olabilmek için hayırseverlerden yardım bekliyor. Kafatasının yarısı alınan ve kafatası çürüyen eşinin ameliyat olması için 200 bin lira gerektiğini belirten Neriman Simsar, ’’Her gün eşimi kaybetme korkusu yaşıyorum. Devlet ve hayırseverlerden yardım bekliyoruz. İki oğlum için babalarını yaşatın’’ diyerek gözyaşı döktü.
Bir demir atölyesinde çalışan Murat Simsar (43), 1993 yılında sürekli baş ağrısı ve kafatasının sağ tarafında çıkan yağ bezesi nedeniyle hastaneye gitti. Burada yapılan muayenede Simsar’ın başındaki yağ bezesini alma kararı çıktı. Ancak bir gün sonra doktor, Murat Simsar’ı arayarak tomografi çekilmesi ve detaylı muayene yapılması gerektiğini bildirdi. Yapılan detaylı işlemlerden sonra Simsar’ın beyninde tümör olduğu saptandı. O dönemde Nermin Simsar ile nişanlı olan Murat Simsar, aldığı haber ile büyük şok yaşadı. Beyin cerrahisi bölümünde yapılan ilk beyin ameliyatında, tümörün yüzde 70’i alındı. Ayrıca kafatasındaki kemikler çürümeye başladığı için, kafatasının sağ tarafı alındı. Aradan 2 ay geçtikten sonra tümörün yüzde 10’luk bölümü alındı. Ve daha sonra yapılan 3’üncü ameliyatla tümörün yüzde 10’luk kısmı daha alındı. Kalan yüzde 10’luk kısım ise göze yakın olduğu için alınamadı. Murat Simsar 22 yılda 7 beyin ameliyatı 3 de göz ameliyatı geçirirken, hastane ile ev arasında sağlığı için gelip gitti. Bu yolda en büyük destekçisi ise eşi Neriman Simsar oldu.
HASTALIKLARI ÇOĞALDI
Acı dolu günler yaşadıklarını ve yaşamaya devam ettiklerini dile getiren Neriman Simsar, ’’Tümör olduğunu öğrendiğimizde şoke olduk. İlk ameliyata girdiğinde kafatası kemiklerini çürümesinden dolayı, kafatasının sağ tarafını almak zorunda kaldılar. 22 yılda 7 kez beyin ameliyatı oldu 3 kez de göz ameliyatı oldu. Sağ gözü alındı protez takıldı. Son 20 yıldır devamlı hastanelerde hayatımız geçti. Eşim bu süreçte ilk önce epilepsi hastası oldu, sık sık nöbetleri oldu. Ondan sonra KOAH (tıkanan akciğer hastalığı) hastası oldu. Nefes almakta güçlük çekiyor. Hastanede de hepatit C’yi kaptı. Hastane ile ev arasında mekik dokuyoruz’’ dedi.
"AMELİYATIN 200 BİN LİRA OLDUĞU SÖYLENDİ"
Gün geçtikçe eşinin hastalığının ilerlediğini ifade eden Neriman Simsar, ’’Son 3 senedir, devamlı kafatasında bulunan çürük kemiğin oradan akıntısı var. Çürük kemiğin temizlenme işlemleri var. İzmir’deki devlet hastaneleri, çürük kemiklerin temizlenme işlemlerinin riskli olduğunu söylüyor. Yapılacak ameliyatta eşime yüzde 5 ya da yüzde 10 yaşama şansı veriyorlar. Biz bunu göze alamıyoruz. Ancak durumu git gide kötüye gidiyor. Bize Antalya’da daha önce Türkiye’de ilkleri gerçekleştirerek yüz nakilleri yapan Prof. Dr. Ömer Özkan’ı önerdiler ve yanına gittik. Ömer hoca, daha zor ameliyatları başardığını, bu ameliyatın da yüzde 15 risk olacağını, ameliyatı başarılı bir şekilde yapacağını söyledi. Ancak daha önce Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde görev yapan Ömer Özkan, 4 ay önce özel bir hastaneye geçtiği için hastane bu ameliyatın 200 bin lira olduğu söylendi. Bizim de bu parayı verecek gücümüz yok. Biz, eşimin malulen emekli olduğu para ve bakım parası ile ayakta duruyoruz. Bizim 2 çocuğumuz var okula gidiyorlar. Biz bu parayı veremiyoruz’’ dedi.
OĞULLARIM İÇİN BABALARINI YAŞATIN
Gözyaşlarını tutamayan Neriman Simsar, ’’Buradan devlet büyüklerine ve hayırseverlere sesleniyorum, benim eşimi yaşatın ne olur. İki tane oğlum var. Onlar için babalarının kurtulmasını istiyorum. Büyük oğlum 13 yaşında o biraz daha dirayetli babasının hastalığına dayanabiliyor. Ama 11 yaşındaki küçük oğlumun psikolojisi bozuldu. Hastanede psikolojik tedavi alıyor. Her gün eşimi kaybetme korkusu yaşıyorum. Çaresizlik çok zor. Elinden hiçbir şey gelmemesi, hiçbir şey yapamamak daha zor. 20 yıl boyunca eşimin yanında hastaneye gittim geldim. Bir an olsun terk etme düşüncem olmadı. Onu çok seviyorum. Bir an önce sağlığına kavuşmasını istiyorum. Konuşamıyor. Derdini bile anlatmakta artık güçlük çekiyor. Bize yardımcı olsunlar’’ dedi.