Nefroloji Bilim Dalı tarafından 12 Mart Dünya Böbrek Günü nedeniyle basın açıklaması yapıldı. Yapılan basın açıklamasında konuşan Çocuk Nefroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ruhan Düşünsel, “Burada şunu özellikle belirtmek istiyorum; vatandaşlarımız komşularının ilacını kullanmasın. İşte ‘bütün ilaçlar bitkilerden üretiliyor ne zararı var’ diyorlar. Çok zararı var" dedi.
Erciyes Üniversitesi Çocuk Hastanesinde düzenlenen basın açıklamasına, Çocuk Nefroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ruhan Düşünsel, Halk Sağlığı Müdür Yardımcısı Ömer Faruk Özyurt, Erciyes Üniversitesi Nefroloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Zübeyde Gündüz, Erciyes Üniversitesi İç Hastalıkları Nefroloji öğretim üyesi Doç. Dr. Murat Sipahioğlu ve Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri katıldı. Basın açıklamasında konuşan Çocuk Nefroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ruhan Düşünsel, "Bugün 12 Mart Dünya Böbrek Günü. Bu tüm dünyada kutlanıyor. Birçok aktiviteler düzenleniyor. Bizde kendi birimimizde bu günü kutlamak istedik. Yapılan programın önemi böbrek hastalıklarına dikkat çekmek. O bakımdan çeşitli broşürler hazırladık. Burada şunu özellikle belirtmek istiyorum; vatandaşlarımız komşularının ilacını kullanmasın. İşte ‘bütün ilaçlar bitkilerden üretiliyor ne zararı var’ diyorlar. Çok zararı var. O bitkilerin içerisinde yüzlere madde var. Bunları birçoğu toksit. Çocuk nefroloji bölümünde çok iyi biliyoruz ki bir takım otlar yiyip ondan sonra böbrek yetmezliğinden hastaneye gelen çocuklar var. Kesinlikle ilaçlar gelişi güzel kullanılmamalı. Böbrek biliyorsunuz vücutta zehirli maddelerin atıldığı yer. O yönden ilaçlar buna göre kullanılmalıdır” diye konuştu.
Erciyes Üniversitesi İç Hastalıkları Nefroloji öğretim üyesi Doç. Dr. Murat Sipahioğlu ise, “Böbrek yetmezliği ile ilgili 2012 verilerine göre 60 bin hasta diyaliz tedavisi almaktadır. Buna 50 bini hemodiyaliz tedavisi almaktadır. Bu bize gösteriyor ki tüm dünyada ve Türkiye’de böbrek hastalıkları oldukça yaygın bir problem. Bu hastalık sosyal ve ailevi yaşantıları da olumsuz etkilemektedir. Bunlar bize böbrek yetmezliğinin önemini ortaya koyuyor” ifadelerini kullandı.
Sipahioğlu ayrıca, “Günlük yaşantımızda yapmamız gereken birtakım şeyler var. Bunlar tuz alımının kısıtlanması, yaklaşık biz Türkiye’de yapılan bir çalışmada günlük 18 gram tuz tüketiyoruz. Bunun ideal olabilmesi için 6 grama kadar düşürülmesi gerekiyor. Bu yemek tuzunu kısarak, ekmekte aldığımız tuzu kısarak bu hedeflere ulaşma şansımız var. Ayrıca obeziteyle ile mücadele etmeliyiz. Düzenli bir şekilde beslenmeliyiz. Bunlar böbrek yetmezliğinde yapılması gereken temel önlemlerdir” şeklinde konuştu.
Halk Sağlığı Müdür Yardımcısı Ömer Faruk Özyurt da, “Burada benim annem 16 sene diyalize girdi. Hasta olmadan sağlığın kıymetini bilmek lazım. Bu diyaliz hasta ve aile için oldukça sıkıntılı bir süreç. Hasta olmadan vücudumuzdaki organların kıymetini bilelim” dedi.
Erciyes Üniversitesi Nefroloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Zübeyde Gündüz de, “Gerçekten çok önemli bir gün. Herkes de böbrek hastalığı olabilme ihtimali var. Hepimiz birer böbrek hastası adayıyız. O nedenle böbreklerimizi çok iyi korumamız lazım. Bu konu ile ilgili nasıl beslenmeleri konusunda halkımızı uyarmaya çalıştık. Programın hazırlanmasına katkı sağlayan herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu.