Sadece Samsun'da değil,
bütün Türkiye'de
"belediyecilik"
anlamında
Yusuf Ziya Yılmaz'ın;
eski-yeni, partili-partisiz
belediye başkanları
arasında
farklı bir yeri vardır...
Samsun'da 4 dönem
Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapan
ve bu süreçte şehrin
çehresini değiştirirken,
zaman zaman bizler tarafından da
eleştirilen
Yusuf Ziya Yılmaz,
AK Parti Milletvekili
olarak
taşıdığı
sorumluluğun çok üstünde
bir görevle
31 Mart'ta yapılacak
yerel seçimlerin
yükünü,
büyük ölçüde omzunda taşımaktadır...
Bütün Türkiye'de seçimi kazanmak
ister ama
daha çok da
Samsun'da, 
Büyükşehir başta olmak üzere
"Cumhur İttifakı" ile
17 ilçede seçim kazanılması
onu 
fazlasıyla mutlu
eder!..
Ülke genelinde olduğu 
gibi kendi ilinde de
seçim kazanmak,
onu partide de
daha güçlü hale getirecektir!..
Dün, AK Parti Samsun İl Başkanlığı
binasında,
basın toplantısı düzenleyen
Yusuf Ziya Yılmaz'ı,
Samsun Canlı Haber TV'den
izlediğimde,
partisinin
seçim takvimi
sürecinden
söz ederek,
3 dönemi hatırlattı...
Ancak, nadir de
olsa
bazı adaylar
için bu
3 dönem uygulamasından
vazgeçilebileceğini
anlattı...
Aslında bunun anlamı
şuydu...
Seçimin kazanılması
için bazı uygulamalardan
taviz verilecekti
ve
başkan seçilme olasılığı
çok yüksek
adaylarla
yola çıkılacaktı...
Yılmaz genel konuştu, Samsun özeline
girmedi...
Doğru olanı yaptı,
yapmaya da devam ediyor...
Bugün daha önceden
verdiği söz gereği,
gazetecilerle
kahvaltı yapacak olan
Yusuf Ziya Yılmaz,
burada da
soruları yanıtlarken,
aynı özeni gösterecektir...
Yani, birilerinin
deneyimli siyasetçi
Yılmaz'dan 
sonuç getirmeyecek
zamansız ve gereksiz
bir hamle
beklemesi,
boş hayaldir...
Çünkü, Yılmaz'ın kullandığı
sözcükler arasından
cımbızla
çekilecek
en küçük bir ima bile
bağlayıcı olacaktır...
AK Parti'den
aday adayı
olacaklar için
söylüyorum;
parti genel merkezi ve Cumhurbaşkanlığı
tarafından yaptırılan
anketler
dışındaki
birtakım çalışmalar,
sosyal medya üfürmeleri
ve sipariş
söylemlere
itibar edilmediğini
en iyi bilenlerden biri
Yusuf Ziya Yılmaz'dır...
Yılmaz, aday belirlemede
önemli etkenlerden
biri olacak elbette...
O yüzden
Yılmaz'dan
"ihsas-ı rey" gibi bir tavır beklemek
ona haksızlık yapmak olur...
AK Parti'nin kuruluşundan bugüne
bakıldığında;
"Kavga" eden siyasi figürlerin
diskalifiye edildiği görülecektir...
Ayrıca; Yılmaz'ın AK Parti'de süreç içindeki 
tavrı, işte bu yüzden doğrudur!..