Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü farklı alanlardaki çalışmaları ve üniteleri ile bölge tarımına katkı koymaya devam ediyor. 1977 yılında 40 arı kolonisi ile eğitim hayatına başlayan Zootekni Bölümü Arı Ünitesi, bugün 300 adet bal arısı kolonisi ile eğitim ve öğretim veriyor. Birçok akademik çalışmanın yanı sıra Zootekni Bölümü’ne gelen her öğrenciye bir arı kolonisi verilerek arı üreticiliği uygulamalı olarak öğretiliyor.
Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü’nde arıcılıkta bilimsel çalışmaları desteklemek amacıyla Rektörlük alt yapı projesinden, 1989 yılında “Zootekni Arıcılık Araştırma Eğitim ve Uygulama Ünitesi”, NATO Projesinden ise 1992 yılında “Arıcılık Araştırma Laboratuvarı” kurularak Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Arıcılık Ünitesi devreye girdi.
Oluşturulan alt yapı olanakları ile arıcılık konusunda bilimsel çalışmalar ve arıcılık teknikleri konularında lisans ve lisansüstü eğitim, öğretim ve araştırmalar yapma olanağına sahip olunduğunu belirten Arıcılık Ünitesi sorumlusu Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ulviye Kumova arıcılık ünitesi ile ilgili şu bilgileri verdi:
“Arıcılık Ünitemizde 300 adet bal arısı kolonisi bulunuyor. Mevcut arı materyali ve laboratuvar olanakları ile araştırma projeleri, lisans eğitim, öğretimi ve uygulama çalışmaları, mezuniyet tez çalışmaları, yüksek lisans ve doktora araştırmaları, staj uygulamaları ile arıcılık kursları ve seminerleri yürütülüyor. Zootekni Bölümü’ne giren her lisans öğrencisine, arıcılık derslerinde birer koloni verilerek arı yetiştiriciliği konularında uygulama pratiğinin arttırılması, koloni yönetiminin öğretilmesi amaçlanıyor. Lisans öğrencilerine tüm arıcılık faaliyetinin misyonları öğretilerek mezun olmaları sağlanıyor.”
ARICILIK GENÇLERE İSTİHDAM ALANI
Arı yetiştiriciliğinin yüksek düzeyde bilgi, beceri ve teknik uygulama isteyen tarımsal bir iş kolu olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Kumova, arıcılığın bugün yetiştiriciliğin yanı sıra; insan, arı ve çevre sağlığı açısından birçok ürünün üretilmesini, işlenmesini ve kullanılmasını zorunlu duruma getiren Ziraat, Eczacılık, Kimya, Biyoloji, Tıp, Gıda ve Çevre Mühendisliği gibi bilim dalları ile içiçe girdiğini söyledi.
Tüm bu konularda teknik bilginin sahaya aktarılması, resmi, özel ve üniversitelerde arıcılığın her konusunda uzmanlaşmış dinamik kadroların oluşturulması için üniversiteli gençlerin bu konuda eğitim almaları ile gerçekleşebileceğini belirten Prof. Dr. Kumova şunları kaydetti;
“Üniversitelerde arıcılık eğitimi alan Zooteknist gençlerimizin kendi arılıklarını, üretim çiftliklerini, firmalarını kurmalarını ve iş istihdamı sağlayarak, tarıma ve ekonomiye katkı yapmalarını ve arıcılığın ülkede önemli bir sektör durumuna gelmesini bekliyoruz. Ülkemizde arı yetiştiriciliği konularında büyük bir iş potansiyeli bulunmaktadır. Bu potansiyelin genç Zooteknist adaylar tarafından kullanılarak bu açığın hızla kapatılmasını umuyoruz. Bölümümüz, arı yetiştiriciliğinin temel konularını işleyen otuzun üzerinde doktora ve yüksek lisans eğitimini gerçekleştirerek, yetiştirdiği arıcı Zooteknistleri diğer üniversite ve araştırma kuruluşlarına transfer ederek bu kuruluşların arıcılıkta yetişmiş eleman gereksinimini karşılamıştır. Arıcılıkta lisansüstü eğitimini doktora düzeyinde tamamlayan öğrencilerimiz, bugün çeşitli üniversitelerde akademisyen olarak görev yapmaktadırlar.”