Psikolog Barış Gürkaş, boşanma süreçlerinin en fazla çocukları olumsuz yönde etkilediğini söyledi.
Çocuk için gerçekleşmesi muhtemel felaket senaryolarından birisinin de ailenin parçalanması olduğunu dile getiren Psikolog Barış Gürkaş, “Çocuk gözüyle ailenin parçalanmasına sebep olabilecek durumların başında ise boşanma gelir. Bowlby’nin bağlanma kuramına göre, Çocuğun, sevgi ve güven temin edecek bir veya birkaç kişiyle geliştireceği bir bağlılığın, onun sağlıklı gelişimi için esas olduğunda bir görüş birliği vardır: O bağın kopması, ruhsal acı ve hiddet yaratır. Küçük yaşta çocuğun, boşanma sürecindeki yaşadıkları sonraki dönemlerde davranışlarını etkilemektedir. Bu süreç boyunca ailenin yapısı değişerek iki küçük parçaya ayrılmakta ve bu iki parça arasında kuracağı ilişkiyi ve dengeleri çocuğun kendi başına oturtması mümkün değildir. Bununla başa çıkabilecek davranış repertuarına çocuklar genellikle sahip olmadığı için, bu noktada ebeveynlere çok iş düşmektedir. Ebeveyn çocukla pazarlık yapmamalı, diğer ebeveyni kötülememeli, çocuktan büyük kararlar almasına sebep olacak beklentiler içinde olmamalıdır. Ebeveynler ondan taraf olmasını beklememelidir” diye konuştu.
Boşanma ile birlikte birçok zaman ailenin gelirinin de azaldığını, bu durumun sıradan bir ekonomi gibi görünse de çocuk için önemli sonuçlara varabildiğini ifade eden Psikolog Barış Gürkaş, “Ekonomi yüzünden oturulan evden, semtten taşınma çocuklarda olumsuz izler bırakabilir. Kimi zaman çocuğun okulu değişmekte, kimi zaman ise mahalle arkadaşları değişebilmekte. Bu çok basit gibi görünse de sosyal ilişkiler açısından problem yaratabilmektedir. Boşanma sürecinde aile arasında duygusal açıdan yaşanan bunalım dönemi, kimi zaman kendini öfke ile gösterebilir, bu da çocuğun duygusal açıdan kaldırabileceği bir durum değildir. Böyle bir dönemde ebeveynler anlaşmazlıklar ile duygusal olarak fazlasıyla yara alırken, çocukların böyle bir dönemi desteksiz atlatmaları çok mümkün değildir.” Şeklinde konuştu.